Ramazan YAVUZ -Serdar SUNAR Diyarbakır (DHA)- Amerika\'da 21 yıl yaşamasına rağmen memleket hasreti nedeniyle Kültür ve Turizm eski Bakanı Ömer Çelik\'in, gayrimüslimlere yaptığı, Yurda Dönün çağrısına uyarak 2013 yılında Türkiye\'ye kesin dönüş yaparak Diyarbakır\'a yerleşen Ermeni Udi sanatçı Yervant Bostancı, girdiği sınav ile Türkiye\'nin ilk Ermeni Devlet sanatçısı olunca yaşamı değişti. Diyarbakır Devlet Klasik Türk Müziği Korosunda Ud ve ses sanatçısı olmanın yanı sıra Sanat Kurulu üyeliğine de getirilen Yervant Bostancı\'nın yaşamını yazan Şeyhmus Diken\'in, Ula Fılle (Hıristiyan) Hoşgeldin isimli bir kitabı büyük ilgi görerek 3\'üncü baskı yaptı. 21 yıl yaşadığı Amerika\'da bulamadığı mutluluğa memleketi Diyarbakır\'da ulaştığını dile getirdi. Bostancı, İyi ki ABD\'den dönmüşüm. Mutluluğu yine memleketimde buldum. Keşke daha önce dönüş yapsaydım dedi. ARTIK OLMAYAN GAVUR MAHALLESİN\'DE DOĞDU Diyarbakır\'da bir zamanlar Türkler, Kürtler, Ermeniler, Yahudiler\'in bir arada yaşadığı kitaplara konu olan ancak 2015-2016 yıllarında yaşanan hendek-barikat operasyonları sırasında yıkılan \'Gavur Mahallesi\'nde doğan Yervant Bostancı, ilkokul ve ortaokulu Diyarbakır\'da okuduktan sonra ilk müzik öğrenimini babası Yakup\'tan alarak düğünlerde darbuka çalmaya başladı. Bostancı, ailesinin kararı üzerine 1976\'da göç ettiği İstanbul\'da 1992 yılına kadar Üsküdar Musiki Cemiyeti\'nde ud ders verdi, hem de sahneye çıktı.Amerika\'ya 1992 yılında büyük hayallerle göç eden Yervant Bostancı, 21 yıl boyunca California Eyaleti\'ndeki Los Angeles kentinde gazinolarda sahneye çıktı. Uduyla Ermenice, Türkçe ve Kürtçe türküler söyleyen Yervant Bostancı, bu nedenle kendisini dinlemeye gelenlerinde zaman zaman eleştirilerine de maruz kaldı. Sen Ermenisin niye Kürtçe veya Türkçe de söylüyorsun diye tepki gösterilmesine rağmen ülkesinin kültürü, dili ve şarkılarından hiç bir zaman kopmayan ve bu dillerde söylemeye devam eden Bostancı, Amerika\'da 4 dilden şarkılar söylüyordum. Her kesimden muhakkak sivri insanlar vardır. Yani Ermenice okursun bir başkası istemez. Kürtçe okursun başkası istemez. Türkçe okursun öbürü istemez. Ama ben bunlara rağmen her zaman bu 3 dilde Udi Yervant olarak kendimi kanıtladım. Ve o konuda çok rahattım. Korkum yoktu. Hakkını verdik. Burada da yine koromuzda da açılımlardan dolayı kaç dilden şarkılar okuduk. Bende yıllardır ilk kez bu koroda okunmayan dilde Kürtçe ve Ermenice şarkılar da okudum. Benim için çok önemliydi. Büyük ilgi de gördük. dedi. DEVLET SANATÇISI OLAN İLK ERMENİ OLDU, SANAT KURULUNA DA SEÇİLDİ ABD\'ye yerleştikten sonra sürekli memleket hasretiyle yanıp tutuşan Udi Yervant Bostancı, dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik\'in yurt dışındaki gayrimüslimlere yönelik ülkenize geri dönün çağrısına olumlu yanıt vererek 21 Haziran 2013\'te yurda döndü. Yurt dışına göç edip tekrar geri dönen ilk Ermeni olan Yervant Bostancı, 4.5 yıldır yaşadığı memleketinde ekonomik anlamda ilk aylarda zorluk çekmesine rağmen, Kültür ve Turizm Bakanlığı\'nın açtığı sınava girip kazanınca yaşamı hızla değişmeye başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Diyarbakır Devlet Klasik Türk Müziği Korosu\'na kadrolu Ud ve ses sanatçısı olarak giren Udi Yervant Bostancı, kısa sürede gösterdiği başarılı performans nedeniyle başkanlığını Tanju Demirkol\'un yaptığı Sanat Kurulu üyeliğine de getirildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı\'nın Türkiye\'deki kadrolu ilk Ermeni sanatçısı olan Yervant Bostancı, korodaki arkadaşları tarafından da oldukça seviliyor. ABD\'ye yerleşirken yüreğini memleketi Türkiye\'de, Diyarbakır\'da bıraktığını belirten Bostancı, Diyarbakır çocuğuyum burada doğdum, büyüdüm. Buranın ananesi, kültürü ile yoğruldum. Dönme kararı verdiğimde bana \'Los Angeles\'te işin var, mesleğin var orayı bırakıp Diyarbakır\'a nasıl dönersin. Orada harcanırsın\' dediler ve engellemek istediler. Adeta dalga geçtiler. Ancak, ben onlara kulak asmadım ve memleketime kesin dönüş yaptım. Sağolsun o dönemin bakanı Ömer Çelik çok yardımcı oldu. Onun ve yazar Şeyhmus Diken\'in dönüşümde büyük katkısı var. İyi ki ABD\'den dönmüşüm. Mutluluğu yine memleketimde buldum. Keşke daha önce dönüş yapsaydımdedi. YAŞAMINI KONU ALAN KİTAP 3 BASKI YAPTI ABD\'deyken Facebook sayfasından sürekli memleket hasretini dile getiren ve yaşadıklarını anlatan Yervan Bostancı, arkadaşı Diyarbakırlı yazar Şeyhmus Diken\'in de dikkatini çekti. Yervant Bostancı ile diyaloga giren Yazar Şeyhmus Diken, Bostancı\'nın dönme kararı üzerine yaşamını konu alan Ula Fılle (Hıristiyan) Hoşgeldin isimli bir kitap yazdı. Diyarbakır\'ın yanısıra yurt dışında da büyük beğeni toplayan kitap kısa sürede 3 baskı yaptı. Diken, Yervant Amerikada yaşıyordu. İzini bir şekilde bulduk. Bir süre sonra geniş ve derinliği olan hayatı hakkında kitap yazdık. Kitap kısa sürede 3 baskı yaptı. Gelipte burada sıradan bir insan halinde kalmadı. Bir süre sonra kent kamuoyu onun o sanatçı kimliğini, aslında gecikmiş bir gelişin kesin dönüşü olarak kabullendi ve içselleştirdi. İtiraf edeyim ki, biz bugün Diyarbakır caddelerinde, sokaklarında Yervantla dolaştığımızda ben bunca yıldır Diyarbakır\'dan hiç ayrılmamış biriyim, onun gidiş gelişi 21 yıllık kesintiye uğramış o kesintiye rağmen bugün şehirde benden çok seveni, hayranı vardiye konuştu. YERVANT, KOROMUZA RENK KATTI Diyarbakır Devlet Klasik Türk Müziği Korosu Müdürü Derya Akkoç ise, müziğin evrenselliğini Udi Yervant\'ın koroya dahil olmasıyla bir kez daha ıspatladıklarını belirterek, Yervant bey, çok güzel ve değişkik bir renk kattı. Çünkü, sanat farklı renklerden oluşan birşeydir. Farklı dillerde eserler söylemesi, kendi kültürünü bizim müziğimize de aktarması bizim için çok büyük bir avantaj oldu. Zaten kendiside çok renkli bir kişiliğe sahiptir. Biz onu çok sevdik. Güzel konserler ve turneler veriyoruz. İyiki aramıza geldi. Bizim için koromuz ve Diyarbakır adına çok güzel bir avantaj oldu. Kendisinin değişik farklı fikir açıları olduğu için bu kurulda da ona yer vermek istedikdedi. Diyarbakır Devlet Klasik Türk Müziği Korosunda ritim sazları çalan Ali Atilla Sütşurup da, Yervant Bostancı\'nın koroya renk kattığını ifade ederek, Yervant ağabey gerek kişiliğiyle, gerek sanatıyla çok güzel bir renk kattı koromuza. Kendisine hem ağabey olarak, hem dost olarak hem de sanatçı kişiliği olarak kendisini seviyoruz. Aramızda olmasından çok mutluyuz. Uzun yıllar Diyarbakır hasreti çektiği çok belli. O hasretini şarkılarına, türkülerine yansıttı. Bizlere de bunu hissettirdi. Gelişinden dolayı çok memnunuz. İnşallah daha güzel yıllarımız olurdiye konuştu.