Gülseli KENARLI -Kamera: Güven USTA/ İSTANBUL DHA - CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, \"Yere yıktığın düşmanını tekmeleme, sen İsrail\'deki Yahudi değilsin. Zira onlar yere devirdikleri bırak erkeği, kadını, çocuğu bile tekmelerler. Biz Müslümana ne yakışır? Alicenaplık yakışır. Biz mağdur, mazlum durumunda olana tekmeyi atmayız\" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Gençlik Vakfı\'nın (TÜGVA) 3. Olağan Genel Kurulu\'na katıldı. Haliç Kongre Merkezi\'ndeki kongreye Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Sönmez, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Bilal Erdoğan, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak da katıldı. Erdoğan kongrede yaptığı konuşmasında, salonda bulunanlara seslenerek, \"Sizler, bu milletin ve Türkiye\'nin geleceğisiniz, umudusunuz. Ecdadın mirasının sadece büyüklüğünün değil, getirdiği sorumluluğun da idrakinde bir gençlik olarak sizler bizim iftihar kaynağımızsınız. Her birinizin ahlakına, kabiliyetine, gayretine, birikimine, azmine, başarılı olacağına, Türkiye\'nin aydınlık geleceğine inandığım gibi inanıyorum. Türkiye\'nin 2053 ve 2071 vizyonlarını oluşturma ve hayata geçirme vazifesini huzuru kalple sizlere emanet ediyorum. Tarihimizin en önemli eserlerinden olan Kutadgu Bilig, bakınız gençlere nasıl sesleniyor; \'Ey yolunda sevinçle ilerleyen genç, bu sözümü gönülden ve içinden gelerek dinle. Doğruluk yolundan şaşma, gençliğini değerlendir, ondan yeteri kadar yararlan. Çünkü ne kadar sıkı tutarsan tut, o bir gün elinden kaçar. Sende gençlik gücü varken, boşa harcama. İbadetten hiçbir zaman geri durma, hep ibadet et\'. Bize doğruluktan şaşmamayı ve ibadetten geri durmamayı tavsiye eden ecdadımıza kulak verin. Bu nasihate uyanlar, hep kazanmıştır. Şeyh Edebali\'nin \'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın\' nasihatiyle çıkılan yol, ecdadımızın dünyanın en büyük ve güçlü devletini kurmasıyla sonuçlanmıştır. Bugün de hamdolsun son devletimiz Cumhuriyetimizi nice badirelerden kurtararak, bugünkü seviyesine getirdik. Hamdullah Suphi gençlere şöyle sesleniyordu: \'Yokuşları tırmandıkça, ufkun genişledikçe, asırlardır unutulmuş bir alemi hayran gözlerinle tekrar buluyorsun\'. Geçmiş dönemler için temenni olan bu sözler bugün artık her gün daha da yaklaşılan bir hakikate dönüşmüştür. İnşallah sizler de aynı mirası sonraki nesillere bırakacaksınız\" dedi. \"BİZE GURUR, KİBİR YAKIŞMAZ\" Cumhurbaşkanı Erdoğan, \"Bizler millet olarak daima tarihin öznesi olduk. Hedeflerimizi büyük kılan, sahiplendiğimiz misyonu sınırlandırmamış olmamızdır. Dünyanın neresinde olursa olsun hep haktan yana saf tuttuk. Her zaman mazlumların ve masumların hamisi olmak için çalıştık ama dikkat ediniz milletimizin hakimi değil, sadece ve sadece hizmetkarı olduk. Bu sayede gönüllere girdik, kalplere yerleştik. Bize gurur, kibir yakışmaz. Karşımdaki gençliği ehli tevazu, tevazu ehli olarak görüyorum\" ifadelerini kullandı. \"HERKES, DİNİ, DİLİ, MEZHEBİ NE OLURSA OLSUN KALBİNİ VE YÜZÜNÜ TÜRKİYE\'YE ÇEVİRİYOR\" Erdoğan, \"Aradan asırlar geçmiş olsa da hala bizleri gönüllerinde yaşatanların güven adresiyiz, umut kaynağıyız çünkü biz hep, her yere selamla, muhabbetle, sevgiyle gittik. Biz gittiğimiz yere \'Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu\' diyerek gittik. Selamı karşımızdakilerin üzerine gönderdik. Rahmeti, merhameti karşımızdakilerin üzerine gönderdik. Bu, tevazunun ifadesidir, burada gurur olmaz, kibir olmaz. Biz bununla girdik yola. Bu yüzden coğrafyamızda ve ötesinde başı sıkışan, can ve mal güvenliği tehdit altına giren herkes, dini, dili, mezhebi ne olursa olsun kalbini ve yüzünü Türkiye\'ye çeviriyor. Dünyanın en zengin ülkeleri sığınmacılara adeta vebalı muamelesi yaparken, biz soframızı milyonlarcasıyla paylaşıyoruz\" şeklinde konuştu. \"YERE YIKTIĞIN DÜŞMANINI TEKMELEME, SEN İSRAİL\'DEKİ YAHUDİ DEĞİLSİN\" Cumhurbaşkanı Erdoğan, salonda bulunanlara tavsiyelerde bulunarak, \"Gençler; güzel bulduğun edebi, felsefi güzel parçaları ezberle. Bu sayede hem kelime hazinen gelişir hem hafızan kuvvetlenir. Öğrendiklerini arkadaşlarınla müzakere ve hatta münakaşa et ki zekan işlesin. En yeni fikir, eski bir fikrin yeni elbise giymiş halidir. Bir konu hakkında yazacağın zaman evvela önceden yazılmış olan eserleri oku ki aynı şeyleri tekrarlayarak ömrünü israf etme. Ana dilini iyi konuşmayı ve iyi yazmayı mutlaka öğren. Dil bilgisi amaç değil fikir zenginliğinin vasıtasıdır. Bir işe sinirliyken veya asabi iken, sinirli olduğun zaman karar verme. Öfkeyle kalkan, unutma, zararla oturur. Arkadan konuşmak korkaklığın en iğrenç şeklidir. Kimsenin yüzüne söyleyemeyeceğini arkasından söyleme. Yalan söyleyen, yakalanma korkusu içinde yaşayan hırsız gibidir. Yalan söyleme. Kimseyi kıskanma fakat imren. Benzeri bir başarıya ve mutluluğa ulaşmak için çalış. Unutma; hasisin dostu yoktur. Cömert ol. Dostluğunu kötü günde göster ki sen de kötü gün dostu bulabilesin. Ahlakı güzel insan her yer yaşta güzeldir. Sözlerin tatlı, tavırların zarif olsun. Yere yıktığın düşmanını tekmeleme, sen İsrail\'deki Yahudi değilsin. Zira onlar yere devirdikleri bırak erkeği, kadını, çocuğu bile tekmelerler. Biz Müslümana ne yakışır? Alicenaplık yakışır. Biz mağdur, mazlum durumunda olana tekmeyi atmayız. Karşımızda, \'Yiğitsen dik olarak gel haddini bildirelim\' deriz\" diye konuştu. SLOGAN ATTILAR AYAKTA ALKIŞLADILAR Erdoğan salonda bulunanlara söylediği \"sizin gibi yol arkadaşlarım olduğu için rabbime ne kadar hamd etsem azdır\" sözleri uzun süre ayakta alkışlandı. Salonda bulunanlar Erdoğan\'ın konuşması sırasında tekbir getirdi ve \"Cenk, cihat, şahadet\", \"İşte ordu, işte komutan\", \"Reis bizi Mümbiç\'e götür\" şeklinde sloganlar atıldı.