Tansu Edip GÖKBUDAK- Harun UYANIK/ İSTANBUL, (DHA) BOĞAZİÇİ Üniversitesi’ndeki Öğretmenler Günü kapsamında düzenlenen panelde konuşan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk okullar arasında farkı kapatmak için çalıştıklarını kaydederek, “Okullarımız arasındaki imkan ve başarı farklılıkları yüksek” dedi. EĞİTİM FELSEFİ ZEMİNE OTURTULMALI Eğitim sisteminin felsefi bir zemin üzerine oturtulması gerektiğini kaydeden Bakan Selçuk, “Bir eğitim sisteminden söz ediliyorsa felsefi bir zemini olmalı. Eğitim insanla ilgili bir kurum. Eğer bir felsefi zemini kurmazsak zemin olmadığında üzerinde şekil yapma olasılığımız söz konusu olmayacaktır” dedi. Selçuk, eğitim sisteminin bütün altyapısıyla eş güdümlü ve zamanlı olarak ele alınması gerektiğini, aksi takdirde eğitimle ilgili oynanılan her sorunun başka bir soruna yol açacağını söyledi. OKULLAR 30 PARAMETREYLE İZLENECEK Okullar arasında başarı farkının yüksek olduğunu bu nedenle planlı bir çalışma yürüttüklerini söyleyen Bakan Ziya Selçuk, “Sistemi okul bazlı ve öğretmen yetiştirmeyi kaynağında ele almak ve sistemin bütün süreçlerini okul bazlı ele almak istiyoruz. Okulların gelişim modelini izlemek ve günlük olarak her bir okulun belirli parametlerde değerlendirilmesini sağlamak mümkündür” dedi. Selçuk, “Türkiye’de önümüzdeki birkaç ay içinde bütün okulların somut olarak değerlendirilmesi ve belli okulların öncelikle desteklenmesi bekleniyor. Çünkü okullarımız arasındaki imkan ve başarı farklılıkları yüksek” diye konuştu. “TÜM BİRİMLERİMİZLE İLERLİYORUZ” Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmed Özkan da Boğaziçi Üniversitesi’nin tüm birimleriyle ilerleme çabası içerisinde olduğunu söyleyerek, sadece öğretmen yetiştirmediklerini, disiplinlerarası çalışmalar gerçekleştirdikleri kaydetti. Prof. Dr. Özkan, “Eğitimde öğretmen yetiştirmekle kendimizi sınırlamıyoruz. Eğitimde genel yaklaşımlar yerine özelleşmiş yaklaşımlara destek vermeli bunların sayısını artırmalıyız” diye konuştu. DESTEĞE HAZIRIZ Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Emine Erktin de, “Kurgulanan sistemi bilimsel modellerle açıklamakta zorlandığımız dönemlerden geçtik. Okulların bilime esas alan anlayış içerisinde çelişen bir anlayışla çevrilmesi, üniversitelerin özgür iradelerinin kalkması, niteliksiz personelin görev alması bizi endişelendirdi. Biz Boğaziçi olarak kaliteli bir eğitim anlayışı çerçevesine çok şanslıyız. İnsan haklarına saygılı eğitimciler yetiştirmek hedef ve gayreti içindeyiz” diye konuştu. Farklı öğretmen yetiştirme modellerine iyimser baktıklarını söyleyen Prof. Dr. Erktin, Bakan Selçuk’un “Daha nitelikli öğretmen yetiştirme modelleri üzerinde çalışmalar yapıyoruz ve üniversitelerimizden katkı bekliyoruz” sözlerine atıfta bulunarak, “Biz bunu üzerimize alıyoruz ve desteğe hazırız” diye konuştu. İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ OLMAYAN SINIF KALMASIN Üniversitenin Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Gürel ise İngilizce öğrenimi ve öğretimini bir sorun olarak görmediklerini kaydederek, “İyi İngilizce eğitimini birçok sorunun çözümü olarak görüyoruz” dedi. Prof. Dr. Gürel, “Bu sorunların çözümünde bakanlığımızın planladığı işbirliklerine her zaman hazırız. İngilizce öğretmeni olmayan tek bir sınıf bile kalmamasını istiyoruz” diye konuştu.