TERÖRLE MÜCADELE Milli Savunma Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı Tanıtım Subayı Binbaşı Nadide Şebnem Aktop, Suriye ve Irak\'ta bulunan terör örgütü yapılanmasına yönelik TSK tarafından 24 Temmuz 2015 tarihinden itibaren geniş çaplı operasyonlar başlatıldığını hatırlattı. Aktop, PKK/KCK terör örgütüne karşı yurt içinde ve Irak’ın kuzeyinde kararlılıkla ve taarruz anlayışı ile yürütülen operasyonlarda 74\'ü sözde lider kadroda, olmak üzere toplam 2 bin 442 teröristin etkisiz hale getirildiğini belirterek, şöyle konuştu: \"Operasyonlarda 88 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 270 kahraman silah arkadaşımız da yaralanmıştır. Bu operasyonlarda çeşitli çap ve modelde toplam bin 417 silah, bin 194 çeşitli çapta ağır silah, yaklaşık 441 bin çeşitli cins ve çapta hafif silah mühimmatı, 150 mayın, yaklaşık 20 ton patlayıcı madde ile bin 725 el bombası ele geçirilmiştir. Bin 348 adet el yapımı patlayıcı imha edilmiş, teröristler tarafından kullanılan bin 387 silah mevzi, sığınak, barınak, mağara ve depo bulunarak kullanılamaz hale getirilmiştir. PKK/KCK terör örgütünün finans kaynaklarından kaçakçılık ve uyuşturucu ile mücadeleye yönelik operasyonlarda yaklaşık 20 ton uyuşturucu, 2 milyon kök kenevir, 26 ton akaryakıt, 542 adet muhtelif silah ve 4 bin adet hayvan ele geçirilmiştir. Sınır kontrolleri kapsamında etkin tedbirler alınmaya devam edilmektedir.\" \'DEAŞ\'LA GÖĞÜS GÖĞÜSE MÜCADELE EDEN TEK ORDU TSK\'DIR\' Aktop, DEAŞ tehdidine yönelik olarak sınır güvenliğini sağlamak amacıyla, 15 Temmuz darbe girişiminden sadece bir ay sonra, 24 Ağustos 2016’da başlatılan Fırat Kalkanı Harekâtı\'nın 29 Mart 2017’de başarıyla tamamlandığını belirterek, \"Yanlış bir algı oluşturmak amacıyla yurt içinde ve yurt dışında yapılan haksız ve mesnetsiz haber ve yorumların aksine, DEAŞ’la göğüs göğüse mücadele eden tek ordunun TSK olduğu bu harekâtla görülmüştür. Silahlı Kuvvetlerimiz, bu harekâtla 3 binin üzerinde radikal DEAŞ terör örgütü mensubunu etkisiz hale getirmiştir. Bölgede halen, 243 meskûn mahal ve 2 bin 015 kilometre karelik alanda bir taraftan güvenlik tedbirlerinin uygulanması, diğer taraftan da günlük hayatın normalleşmesi çalışmalarına devam edilmektedir\" dedi. \'300 BİN SURİYE VATANDAŞININ DÖNÜŞÜ SAĞLANMIŞTIR\' Aktop, Fırat Kalkanı Harekatı sonrası ilgili bakanlık, kurum ve kuruluşlarla koordineli olarak yürütülen çalışmalar neticesinde yaklaşık 300 bin Suriye vatandaşının gönüllü olarak Fırat Kalkanı Harekatı alanına dönmesinin sağlandığını da belirtti. Aktop, Fırat Kalkanı Harekâtı\'nda 67 askerin şehit olduğunu, 94 askerin de yaralandığını sözlerine ekledi. ZEYTİN DALI HAREKÂTI Aktop, 20 Ocak 2018 tarihinde başlatılan ve 18 Mart 2018’de Afrin şehir merkezinin kontrol altına alınmasıyla kritik safhası tamamlanan Zeytin Dalı Harekâtı ile ilgili de şu bilgileri verdi: \"4 bin 500’den fazla PKK/YPG ve DEAŞ terör örgütü mensubu etkisiz hale getirilmiştir. Bugün itibarı ile harekâtta etkisiz hale getirilen terörist sayısı 4 bin 608 olmuştur. Harekâtın başlangıcından itibaren sivil masum insanlar, tarihi eserler, dini kültürel yapılar ve çevre, TSK için operasyonların gecikmesi pahasına dokunulmaz olmuştur. Zeytin Dalı Harekâtı\'nda 55 kahraman silah arkadaşımız şehitlik mertebesine ulaşmış, 243 kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır. Halen, devam eden faaliyetler çerçevesinde, TSK birlikleri tarafından bugüne kadar 299 adet mayın ve bin 680 adet el yapımı patlayıcı imha edilmiştir.\" \'İDLİP VE MÜNBİÇ\'TE FAALİYETLER SÜRÜYOR\' Aktop, İdlib konusunda da Astana Mutabakatı kapsamında, ateşkesin etkinliğinin artırılması ve çatışmaların sona erdirilmesi için TSK\'nın faaliyetlerinin sürdüğünü belirtti. Münbiç\'teki hedefin PKK/YPG’nin tamamen Münbiç’i boşaltması, ağır silahlarının toplanması, şiddete yönelik eylemler yürüten gruplardan arındırılarak bölgenin güvenliğinin ve istikrarının sağlanması, yönetimin Münbiçlilere devredilmesi ve Suriyelilerin evlerine dönmesi olduğunu anlatan Aktop, \"Bu kapsamda, ABD ile Koordineli Bağımsız devriye faaliyetleri 18 Haziran 2018 tarihinde başlatılmış, 30 Ekim 2018 tarihinde tamamlanmış, bu süreçte 68 Koordineli Bağımsız Devriye icra edilmiştir\" dedi. \'MÜCADELEMİZ KÜRT HALKI İLE DEĞİLDİR\' Fırat’ın doğusuna yönelik hazırlıklar kapsamında özellikle ABD ve Rusya ile ikili toplantılar, üst düzey görüşmeler ve koordinelerin devam ettiğini anlatan Aktop, şunları söyledi: \"Mücadelemiz, asla, etle tırnak gibi bir olduğumuz, aynı coğrafyayı ve aynı ekmeği paylaştığımız Kürt halkı ile değildir. Terör örgütü DEAŞ, Müslümanların temsilcisi olmadığı gibi, teröristler de yani PKK/YPG Kürt kardeşlerimizin temsilcisi değildir. Bizim Kürt kardeşlerimizle, Suriye\'deki Arap kardeşlerimizle, Türkmenlerle ve diğer etnik ve dini gruplarla hiçbir sorunumuz bulunmamaktadır. TSK’nın mücadelesi, bölgedeki tüm etnik dini topluluklar için tehdit teşkil eden PKK/YPG ve DEAŞ iledir. Bu çerçevede, en üst düzeyde alınan kararlara uygun olarak gerekli planlama ve hazırlık faaliyetleri tamamlanmış durumdadır. Türkiye ve TSK, hiç kimsenin toprağında gözü olmaksızın, üzerine düşen görevi her an yapmaya hazır vaziyettedir.\" TSK\'nın hava ve denizdeki faaliyetleri ile eğitim anlamında başka ülkelerle yapılan işbirliği hakkında da bilgi veren Aktop, 15 Temmuz’dan sonra personel destekleme oranlarında meydana gelen azalma nedeniyle 04 Ocak 2019 tarihi itibarıyla toplam 53 bin 677 personel temin edildiğini belirtti. YENİ ASKERLİK SİSTEMİ Bedelli askerlik kapsamında 4 Ocak 2019 tarihi itibarıyla 635 bin 582 kişinin müracaat işleminin tamamlandığını aktaran Aktop, 98 bin 630 kişinin temel eğitimlerinin sona erdiği bilgisini verdi. Aktop, en çok merak edilen konulardan birisi olarak Yeni Askerlik Sistemi ile ilgili olarak da çalışmaların sona yaklaştığını söyledi. Aktop, şöyle dedi: \"Bu kapsamda, bütün bakanlık ve kurumlarla yakın işbirliği içinde yaptığımız çalışmayla her seferinde gündeme gelen \'bedelli\', \'dövizli askerlik\' gibi tartışmaların önüne geçmeyi hedefliyoruz. Diğer bir maksadımız da öngörülebilir bir sistem kurarak herkesin yaşamıyla ilgili plan ve programını buna göre yapabileceği bir çalışmayı hayata geçirmek. Gençlerimizin herhangi bir şekilde askerlikten dolayı mesleklerini geliştirmelerine zarar vermemek için gayret gösteriyoruz. Çeşitli talepler, isteklerin yanı sıra belirli ihtiyaçları da göz önünde tutuyoruz. Ancak diğer taraftan askerlik de milli bir görevdir. Yeri geldiğinde, ihtiyaç duyulduğunda Silahlı Kuvvetlerin görevlerinin icrası, ülkemiz ve milletimizin savunulması bakımından yükümlü askerlere de ihtiyacımız var. Bu çerçevede, yeni sistemdeki en önemli ilkelerden birini yükümlülerle uzman askerler arasında sağlıklı bir dengenin kurulması oluşturuyor. Silahlı Kuvvetlerinin tamamının uzmanlardan oluşturulmasının tarihimiz ve kültürümüze uygun olmadığını görüyoruz. Bunun yerine hem yükümlülerin hem uzmanların görev yaptığı bir silahlı kuvvetlerin çok daha etkili ve caydırıcı olacağını değerlendiriyoruz. Önümüzdeki günlerde yeni askerlik sistemine yönelik çalışmamızı tamamlayıp Sayın Cumhurbaşkanımızın onayına sunacağız. Onaya müteakip, kesinleşecek yeni sistemi de kamuoyuyla paylaşacağız.\" Aktop, toplantını son bölümünde de savunma sanayine ilişkin bilgiler verdi.