Dünya

Gençler SPD'de yenilenme istiyor

Alman Sosyal Demokrat Partisi (SPD) yarınki olağanüstü kongresinde yeni genel başkanını seçecek. 2017 genel seçimlerinde tarihinin en kötü sonucunu alan partinin gençlik örgütü Jusos ise köklü biçimde yenilenme istiyor.

21 Nisan 2018 13:42

Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) gençlik örgütü Genç Sosyalistler'den (Jusos) 200 kadar kişi, partinin Willy-Brandt binasındaki bir tartışma toplantısına katılıyor. Toplantıda ele alınan temel konu: "SPD’nin geleceği ne olacak?" Binanın içinde parti gençlik örgütünün aslında ne istediğine dair büyük puntolarla yazılmış bir pankart göze çarpıyor: "SPD’yi biz yenileştiriyoruz, içerik, kadrolar ve yapısal olarak."

Jusos Genel Başkanı Kevin Kühnert, SPD içindeki en muhalif seslerden biri. Partisinin Başbakan Angela Merkel liderliğindeki muhafazakârlarla ikinci kez koalisyona gitmesini reddetmiş, buna karşı kampanyalar düzenlemiş, ancak bu çabasında sonuçta kılpayı bir farkla başarısız olmuştu. "Hayal kırıklığını büyük ölçüde atlattık" diyen 28 yaşındaki siyaset bilimi öğrencisi Kühnert hiç de mütevazı olmayan yeni hedefini şöyle tanımlıyor: Sosyal demokrasiyi kurtarmak.

Kühnert'in ortaya koyduğu hedef, sadece geçen federal seçimlerde yüzde 20,5 ile tarihindeki en kötü sonucu alan Alman sosyal demokratlarını kapsamıyor. Avrupa genelinde sosyal demokrasinin gerilemesine de dikkat çekiyor Kühnert. Sosyal demokrasinin Avrupa genelinde "programı açısından günün koşullarına yanıt vermekten uzak olduğunu" vurgulayan Kühnert, birçok başka ülkede merkez sol partilerin durumunun Almanya’dakinden de kötü olduğu görüşünü savunuyor. Partisi SPD’nin bir kez daha iktidara gelmiş olmasını ise partinin profili belirsizleştiği için daha ziyade bir sorun olarak algılıyor.

Jusos daha fazla iktidar ve daha solcu bir rota istiyor

Jusos’a göre, partinin daha net sol bir profile sahip olması gerekiyor. Kühnert özellikle sosyal politikalarda rota değişikliğine gidilmesini talep ediyor. Kühnert’e göre SPD’nin bundan 15 yıl önce Hartz reformları ya da Agenda 2010 adı altında yürürlüğe koyduğu sosyal devletteki budamalar başlıca sorunu oluşturuyor, başka bir deyişle "SPD’nin kendi temel değerlerinden uzaklaştığının işaretini" ifade ediyor. Bu siyasi rota nedeniyle partinin yoğun olarak yandaş kaybettiğini belirten Kühnert, işsizlik parasının yeniden artırılmasını ve de "bazılarına acı verecek olsa da" Almanya’daki "servetin paylaşımına ilişkin önlemler" alınmasını istiyor.

Kühnert bu hedefe ulaşmak için örgütü Jusos ile birlikte mücadele verme niyetinde. Gerçi SPD üyelerinin sadece yüzde 11’i, 35 yaşın altında, yani Jusos’a üye olacak yaşta. Ama Jusos'un savunduğu hedefler etrafında son dönemde yaşlı üyeler de toplanıyor. "Biz artık siyasi bir etkiyiz" diyen Kühnert, "Ağzımızı açma ve kendimize platform talep etme zamanıdır" ifadesini kullanıyor.

SPD'yi yenileme

Parti yönetimi de aslında genç üyelere bir şeyler sunmak zorunda olduğunun bilincinde. SPD Genel Sekreteri Lars Klingbeil partiyi "yenileştirmek" göreviyle yükümlü. Bu yenilemeden ne anladığını ortaya koymak için Klingbeil parti üyelerini Berlin-Mitte’deki son derece modern "Basecamp" adlı mekâna davet etti.

Klingbein, #SPDerneuern (SPD'yi yenileştirmek) yazısının görüldüğü dev pembe kırmızı bir ekranın önünde duruyor. "Partinin içindeki boşluktan", seçmendeki "güven kaybından" ve partinin kötü bir imajı olduğundan söz ediyor: "SPD demode, çok hantal, aşırı derece çelişkili ve daldan dala konan bir parti olarak algılanıyor." Klingbein partisinde tüm bu hususları değiştirmek istiyor; SPD’nin iki yıl içinde "programı, örgütlenmesi ve kültürünün" yenileşeceğini vadediyor.

O tarihe kadar SPD’nin düzenleyeceği online anketler, akıllı telefon uygulamaları ve tartışma platformları ile anahtar sorulara yanıt bulmayı öneriyor. SPD deyince akla ne gelmeli? Daha doğru bir deyişle SPD daha fazla adalet için neler yapabilir ve dijitalleşmeye nasıl tepki verebilir? Partinin devlet anlayışı nasıl olmalı, uluslararası ilişkiler konusunda ne düşünüyor? Tüm bu sorulara ilişkin yeteri kadar tez ve görüş hazırlanmış durumda. Ancak genç tabanın görüşlerinin artık daha yoğun olarak dinlenmesi düşünülüyor.

SPD’nin çok sayıda yaşlı, erkek ve Alman üyesi var

Margan Sharifzada konuşmak üzere kürsüye çıkıyor. 26 yaşında, Kabil doğumlu, çubuklu bir tişört giymiş. Kurduğu DisruptSPD adlı inisiyatifi, bir parti için "cesaret isteyen bir girişim" olarak tarif eden Sharifzada, partinin, üyelerinin çoğunluğunun yaşlı olması nedeniyle“yenilenme cesaretini yitirdiğini“ söylüyor. İnisiyatif 100 genci davet ederek, bunların SPD’nin geleceğine yönelik düşüncelerinin partiye aktarılmasını hedefliyor.

Elisa Gutsche adlı konuşmacı, partide Sharifzada gibi Alman kökenli olmayan, genç ve kadın üyelerin sayısının azlığından şikayetçi. Almanya’nın eyalet parlamentolarındaki 16 SPD grubundan 14’ünün erkekler tarafından yönetildiğine dikkat çeken Gutsche, Federal Meclis’te de kadınların eksikliğinin çekildiğini, bunun SPD için büyük bir sorun olduğunu vurguluyor.

Eski Jusos üyesi Andrea Nahles de yenileşmeyi sembolize ediyor

Parti yönetimi de bu sorunu saptamış. Lars Klingbeil "Temsil konusunda daha iyi hâle gelmeliyiz" diyor. SPD 150 yıllık parti tarihinde en azından bu hafta sonundaki parti kongresinde 47 yaşındaki Andrea Nahles’i parti Genel Başkanlığı’na seçerek ilk kez bir kadını bu göreve getirmenin onurunu yaşayacak. Parti üyelerinin yaş ortalamasının 60 ve yüzde 68’inin de erkek olduğu düşünülürse, eski Jusos lideri Nahles’in yenileşme konusunda biçilmiş kaftan olduğu daha iyi ortaya çıkıyor.

Ancak Jusos’un şu anki lideri Kühnert'e göre, tek başına belirleyici olan parti kadrolarındaki değişim değil. Ona göre asıl önemli olan Almanya ve Avrupa’da "sosyal adaletsizliğin aşılması." Fransa’daki sosyal demokrat gençlik örgütü üyelerinin partiyi terk etmesinin tersine; Kühnert liderliğindeki Jusos, partinin yenileşme sürecinde yer almak istiyor. Ancak Kühnert'e göre, Klingbeil ile diğerlerinin yenileştirme planlarına "sağlıklı bir şüphecilikle" yaklaşmak gerekiyor. Özetle SPD’nin bundan sonra da kendi içindeki muhalif rüzgârlara hazırlıklı olması gerekiyor.

Fabian von der Mark

© Deutsche Welle Türkçe