Bağış, Brüksel'deki temaslarını tamamlayarak geldiği İstanbul Atatürk Havalimanı'nda bir süre dinlendi. Egemen Bağış, Atatürk Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, Brüksel'de AB müzakereleri çerçevesinde çeşitli temaslarda bulunduğunu belirterek, bugün KKTC'ye gideceğini kaydetti.
KKTC'de Girne Amerikan Üniversitesinin fahri doktora ve diploma törenine katılacağını ifade eden Bağış, burada Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve Başbakan İrsen Küçük tarafından kabul edileceğini ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün ile görüşeceğini söyledi. Bağış, eski KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile de bir araya geleceklerini bildirdi.
Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bağış, ''İsrailli sivillerin Kıbrıs'a Türkiye'yi protesto için filo göndereceği konusunda bazı haberler geliyor, bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine şunları kaydetti:
''İsrail'dan Kıbrıs'a bir filonun yola çıkmasının mantığını anlayamıyorum. İsrailli tekneler, Güney Kıbrıs'a zaten devamlı giriş çıkış yapıyorlar. Eğer, Kuzey Kıbrıs'a geleceklerse, buyursunlar, gelecekleri varsa görecekleri var. Kuzey Kıbrıs limanlarının kullanılmasında bir mahsur görmüyoruz. Ücretini öderler, o limanları kullanırlar, bir yandan da Rum kesiminin koyduğu ambargoyu da kaldırmış olurlar.
Gazze ile Kıbrıs arasında bağlantı kurmak, elma ile armudu karıştırmaktır, abesle iştigal etmektir. Bunun bir mantığı yoktur. Biz Gazze'de inim inim inleyen, ilaç, gıda bulamayan çocuklar, kadınlar, yaşlılar için insani amaçlarla, insani yardım malzemesi götüren sivil toplum kuruluşu gönüllülerine sabahın 04.30'unda gerçekleştirilen silahlı bir askeri saldırıdan bahsediyoruz. Bununla Kıbrıs'ı birbirine karıştırmak haksızlıktır. KKTC vatandaşları, barıştan yana olduklarını her vesileyle ortaya koymuşlardır. Annan Planı'nda da her iki tarafın nasıl oy verdiği ortadadır. Rumların yüzde 76'sı barışa hayır derken, Türklerin yüzde 65'i evet demiştir. Onun için dünya, barışı kimin istediğini bilmektedir.''
Kıbrıslıların en büyük umudunun da Türkiye'nin AB süreci olması gerektiğini ifade eden Bağış, ''Türkiye'nin AB süreci belki de Kıbrıs için elde edebilecekleri en sağlam sigorta poliçesidir. Eğer ben Kıbrıslı olsaydım, bunun Türk'ü, Rum'u yok, Türkiye'nin AB süreci için Türkiye'nin Başmüzakerecisinden daha çok çalışırdım. Onlara da kendi çıkarlarını bir kez daha hatırlatmak bu vesileyle gerekir diye düşünüyorum'' diye konuştu.