Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, "Akşener'in MHP Genel Başkanı olmaması için birileri müdahil oldu, beni de buna müdahil olmam için davet ettiler" açıklamasını yaptı.
Karar TV yazarları Elif Çakır ve Yıldıray Oğur'un sorularını yanıtlayan Özdağ, "Bazıları müdahil oldular. Sayın Akşener'in MHP genel başkanı olmaması için birileri müdahil oldu. Bunlara şahidim, güçleri yeten, müdahil olabilecek kişiler. Beni de buna müdahil olmam için davet ettiler. Ben katılmadım. O zaman AK Parti'de genel başkan yardımcısıydım. Böyle şeylere girmem, dedim." ifadesini kullandı.
Özdağ uğradığı saldıya ilişkin de "Bu şahısların isimleri olduğu halde, Emniyet bu isimleri 12-13 gün boyunca yakalamadı. Sadece bir kişiyi yakaladı. 12-13 gün boyunca Emniyet, bunları yakalamadı. Yakalayamadı değil, yakalamadı. Kamera kayıtları bir yere kadar var, ondan sonrası yok" dedi.
"Devlet Bey'i eleştirenler saldırıya uğradı"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıklamalarına tepki gösteren Özdağ, "Bu olayla alakamız yok dediler ama hemen ardından başsavcı vekili tehdit edildi. MHP'li milletvekilleri ve Ülkü Ocakları'nın bazı mensupları tarafından. Hiçbir zaman kurumları suçlamam ama suçların şahsiliği ilkesi vardır. Eğer o suçlara göz yumuyor ve gereğini yapmıyorsanız, siz de o suça ortaksınız demektir. Sonra da Sayın Bahçeli, 'Bu kişi, evine kamera koydurmuş, kendini dövdürmüş. Bu bilindik numaralar' dedi. Peki, nereden biliyorsunuz bu bilindik numaraları? Geçen seneden bugüne kadar 14 gazeteciye saldırı yapıldı, hepsinin ortak özelliği Devlet Bey'i eleştirmek. Devlet Bey'i eleştiren her gazeteciye bu muamele yapıldı. 10-15 kişi saldırdılar, arkadan saldırdılar aynı bana yapılan gibi. Bunlar 21. yüzyılda çok ayıplı işler." diye konuştu.
"Adalet Bakanı savcının hukukunu koruyamadı"
Özdağ, "Ve ardından savcı tehdit edildi, Adalet Bakanı savcının hukukunu korumadı. Hakimler ve Savcılar Kurulu da savcılarının hukukunu korumadı. Sonra Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda duyarlılık göstermedi. Bu sefer benimle ilgili bir itibar suikasti yapmak istediler. Onlara şunu söyledim: 'Elinizde bilgi, mahkeme kaydı, şikâyet varsa açıklamazsanız, namertsiniz." değerlendirmesini yaptı.