Galatasaray Divan Kurulu'nda konuşan Süheyl Batum, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'nu sert sözlerle eleştirdi. Batum, "TFF, ben hayatımda insanların normal durduğu platformdan 3 bin metre 2 ayda düşen bir insan görmedim. Bir tek bu İbrahim Hacıosmanoğlu muydu, onu gördüm. TFF Başkanı demiyoruz aramızda, biz Fenerbahçe Eşbaşkanı, Başkan Yardımcısı diyoruz. Kendini bu duruma düşüren bir insan" ifadelerini kullandı.
Galatasaray'da ocak ayı olağan Divan Kurulu toplantısında söz alan hukukçu ve eski CHP Milletvekili Süheyl Batum, gündemdeki konularla ilgili konuştu ve TFF'yi eleştirdi.
Batum'un açıklamaları şöyle:
"MHK bitmiş vaziyette"
"MHK bitmiş vaziyette. Adamın hukukla ilgisi yok MHK Başkanının. Ben Abdülkadir'i attım, gerekçe bende saklı. Onu aldım. Sen kimsin ya! Ali Koç istedi diye oraya getirilmiş bir adamsın. 'Yürü oradan' dediğinde gideceksin. Hepsi korktuğu için bir şey yapamıyor, TFF başkanı da yapamıyor. UEFA'nın statülerini biliyoruz. Fair-Play, eşit davranma ve siyasete karıştırmama. MHK, PFDK... PFDK'nın tek kararı hukuksal değil. Hukukçu olanlar bilir. Geçen sene verdiği 'nefsi müdafaa vardır' dediği karar rezil bir karardır. Yok böyle bir şey. TFF'nin Disiplin Talimatı'nda nefsi müdafaa diye bir şey yok. Onu bırakın, Icardi'ye 1 maç ceza verdiler, şikayet var dediler. Şikayete tabii suçlar vardır deyin kurallarda. Mert Hakan'a niye vermedin, şikayete tabii değilmiş. Hukuktan uydurmadın, yukarıdan mı uydurdun. Tahkim en kötüsü. AİHM karar verdi, sen mahkeme falan değilsin dedi. Siyasete bağlı bir kurumsun dedi. Bunun üzerine değiştirdiler sözde. İki şeye dokundular. Yemin edeceklermiş. Dört senelik atayacağız değişmeyecek dediler. Dört yıl kaldı mı kalmadı. Neyin hukuku! Bunu söyledim. Bence artık durmamalıyız. Galatasaray, UEFA'ya bile verebileceği bu işin siyasetini...
Siyaset, doğrudan bir parti değil. Hepsinin seçilmesini götürmeli. Ben Adalet Bakanı'yım diyen kişiyle, öyle gizli de değil, bütün basının geldiği, 'Biz şikayetçiyiz kardeşim, iç kurumlarda arıyoruz ilk önce, burası Türkiye Cumhuriyeti, bak bunlara, ver kararını, Osman Aşkın Bak Sayın Spor Bakanı da dahil, yeter artık ya'. Namuslu gazeteciler bile 'Reis bir el atsa iyi olur' diyorlar. Aynen böyle demiyorlar mı? Neyin reisi. Reis benim yerime görev yapsın diye iki tane adam atamış. İki adamı saklanın diye atamamış, saklanacaklarsa biz bunu çıkartmak zorundayız, yoksa UEFA'ya götürmek zorundayız. UEFA'nın en kızdığı şeyi hepimiz biliyoruz, 3 şey. Fair-Play, siyaset ve eşitliğe aykırılık. Galatasaraylıyız, onur duyuyoruz."
"Biz efendi insanlarız, efendilik efendi ortamda olur"
"Neden bakanlar dedim, çünkü savcıların çok net, çok net ödleri patlıyor. Yukarıdan ödleri patlıyor, net söylüyorum. Biz saha basan adamı, saha basan Ali Koç'u 'Bana bak karşıma durma, dayak yersin' bizim genel sekreterimize dedi, savcılığa şikayet etti. Savcı iki ay yırtındı. En son takipsizlik verdi. En son söyleyeceğim şu. Lütfen biz de artık bazı şeyleri tarihi bir program yaptıralım bir yerde. Çok pırıl pırıl insanlar var yapmak isteyen. Gerçekten bizler dürüst insanlarız. Bilmiyoruz bazı şeyleri. Geçenlerde bir yazışma gördüm. 'Galatasaray 8-0 şikeciler' diyor. Biz itibar etmezdik bunlara. Beşiktaş'ın Genel Kurul Divan Başkanı söylüyor, yöneticisi söylüyor, '8-0 sahtekarlar' diyor. Biz efendi insanlarız, efendilik efendi ortamda olur."
"CAS kararı 11 Nisan 2014 tarihli, orada duruyor"
"3 Temmuz'dan sonra Aziz Başkan istiyor dediler, bütün yasa değişti. Bütün yargılayan makam değişti, değiştirildi. Biliyorsunuz. Mahkeme diretti. 17-25'e kadar diretti. Sonradan elinden zorla alındı ve kararlarını verdi. Şimdi herkes beraat etti. CAS'a gitti, Avrupa'ya gitti. CAS ne yaptı, hepimizin bildiği, yok saysalar da hem de öyle güzel koyuyor ki... Şike nedeniyle bir kulübe ceza verilebilir mi, 'Evet, yöneticileri işin içindeyse, burada evet için' diyor. 'Şikeye girer' diyor. 'Bir daha yargılanma, TFF belli cezalar verdi, bir daha yargılamayın, hayır diyor. Kesin hüküm yok. Siz orada karar vermişsiniz, bana şu kadarlık ceza ver işi çözeyim' diyor. 'Hayır kabul edilmez, ben ceza veririm' diyor. Şike davalarında ispat standartını söylüyor. 'Ceza hukukunda kesin gerçek ortaya çıkması lazım. Kuvvetli şüphenin ötesine geçmelidir. Disiplin soruşturmalarında bu kadar sert değildir, makul şüphe yeterlidir' diyor. Burada da vardır diyor. CAS kararı 11 Nisan 2014 tarihli, orada duruyor. Biz UEFA'ya FIFA'ya bağlıyız. 'Şerefsizler, ahlaksız, bize şikeci diyen köpekler' diyor. Ne kadar güzel ortam ya. Adalet Bakanı'nı buraya çağıralım bir gün. Spor Bakanı'nı çağıralım buraya. 'Gel buraya, gel buraya, söyle önümüzde bir şey söyle' diyelim. 'Durun bir dakika tuvalete gidiyorum, işim çıktı yarın geleceğim' değil. Net bir şey söyle. Eğer böyle bankacılık, başka bir şey yürürse futbol da yürür. Yeter artık."
"Fenerbahçe Eşbaşkanı
"TFF, ben hayatımda insanların normal durduğu platformdan 3 bin metre 2 ayda düşen bir insan görmedim. Bir tek bu İbrahim Hacıosmanoğlu muydu, onu gördüm. TFF Başkanı demiyoruz aramızda, biz Fenerbahçe Eşbaşkanı, Başkan Yardımcısı diyoruz. Kendini bu duruma düşüren bir insan. Bizim başkanımıza, 'insanın onuru var, nasıl söylersin' diyor. Tabii var haysiyet, onur. Bile bile 2-3 ayda verdiği söz nedeniyle oraya seçilmek için, 3 bin metre düşene bir şey söyleme hakkımız var."