Fransa’yı ve tüm dünyayı sarsan terör saldırılarının ardından pazartesi günü bir sinagogu ziyaret eden Fransa İçişleri Bakanı Bernard Cazeneuve, hükümetin Yahudileri korumak için elinden geleni yaptığı güvencesini verdi. Bakan Cazeneuve, ülkede bulunan Yahudilere ait 717 sinagog ve okulun sürekli korunması için 4 bin 700 asker ve polisin görevlendirildiğini dile getirdi. 2012 yılında Toulouse kentinde bir radikal İslamcı tarafından Yahudi okuluna düzenlenen saldırıda dört kişi hayatını kaybetmişti. Avrupa Yahudi Kongresi verilerine göre, o tarihten bu yana Yahudilere yönelik Fransa’da gerçekleştirilen saldırıların sayısı artıyor. 2000 yılından bugüne geçen sürede ise bu artış yedi kat olarak tespit edilmiş.
Fransa Yahudi Kurumları Temsil Heyeti Başkanı sıfatı ile Fransa Yahudileri’nin en üst düzey temsilcisi konumunda olan Roger Cukierman, Yahudilerin şu an içinde bulundukları durumu bir savaş hali olarak tanımlıyor. Geçen aralık ayında Yahudi bir çifte üç gencin saldırmasının ardından Fransız televizyonuna konuşan Cukierman, ‚Yahudi‘ kelimesinin Fransa okullarındaki öğrenciler arasında bir hakaret olarak kullanıldığını ve bunun çok kötü olduğunu ifade etmişti. Ülkede yaşayan yaklaşık beş milyon Müslümandan büyük çoğunluğunun barışçıl bir karaktere sahip olduğunu vurgulayan Cukierman ancak bu toplum içinde büyüyen bir Yahudi düşmanı grubun da olduğunu ifade etti. Roger Cukierman, yaşanan gelişmelerin ardından Yahudi cemaati içinde ülkeden göç etmenin ciddi bir biçimde tartışıldığını ve Yahudiler için Fransa’da hayatın zorlaşmaya başladığını ifade etti.
İsrail'e göç dalgası
Fransa’da yaşayan Yahudilerin sayısı yaklaşık 500 bin. İsrail Yahudi Ajansı’nın verilerine göre, geçen yıl 7 bin Yahudi Fransa’yı terk ederek İsrail’e yerleşmiş. Bu sayı, bir önceki yıla kıyasla yüzde yüzlük bir artışa tekabül ediyor. Bu yıl ise 10 bin Fransa Yahudisi’nin daha İsrail’e göç etmesi bekleniyor. Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada’ya göç edenler bu istatistikte yer almıyor.
Geçen Pazar Günü Paris’teki büyük sinagogda Yahudilerin coşkulu tezahüratları altında bir konuşma yapan İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu kapılarının Fransa Yahudileri’ne açık olduğunu belirtirken, İsrail’e gelmek isteyen Yahudileri tüm samimiyetleri kucaklayacaklarını ve bu kişilerin yabancı bir ülkeye gelmeyeceklerini vurguladı.
Sinagog'da Fransa Milli Marşı
Ancak her şeye rağmen doğup büyüdüğü kenti, köyü, sokakları bırakıp gitmek bir çok Yahudi için oldukça zor bir karar. Ayrıca Fransa Yahudileri’nin Hahambaşı Haim Korsia da Netanyahu’nun sözlerinden pek hoşnut olmamışa benziyor. Yahudi cemaati olarak Fransa'nın büyümesine katkı sağladıklarını kaydeden Korsia, kendilerinin rüyalarını bile Fransızca gördüklerini ve Fransa Yahudilerinin bu ülkede mutlu bir şekilde yaşayabileceklerini savundu. Haim Korsia, Netanyahu'nun sözlerini acı ve üzüntünün ifadesi olarak değerlendirdiğini belirterek, bunun yerine güven ve umut aşılayıcı sözlere ihtiyaç duyduklarını ifade etti.
Netanyahu’nun sinagogda konuşma yapmak üzere kürsüye geldiği sırada yaşananlar ise Fransa Yahudileri’nin haleti ruhiyelerini belki de en iyi yansıtan görüntü oldu. Bir yandan Netanyahu’yu çılgınca alkışlayan topluluk, diğer yandan İsrail Başbakanı’nın şaşkın bakışları altında Fransa Milli Marşı’nı söylemeye başladı.