Lübnan resmi haber ajansı NNA, İsrail’e ait bir insansız hava aracının (İHA) Beyrut’ta bulunan Hamas ofisine saldırı düzenlediğini bildirdi. Saldırıda Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Salih Aruri ile 6 kişinin öldüğü, 11 kişinin yaralandığı duyuruldu.
Saldırının ardından ardından dünyanın gözü yeniden bölgeye çevrildi. Hamas, Gazze'deki hükümet, FKÖ ve İslami Cihad Hareketi ile Lübnan Hizbullah'ı ayrı ayrı açıklamalarla İsrail saldırısını kınarken, saldırının karşılıksız kalmayacağı belirtildi.
Hamas, İsrail’in insansız hava aracıyla Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta düzenlediği saldırıda yöneticilerinden Salih el-Aruri’nin öldürülmesinin ardından açıklama yaptı.
Açıklamada, "Siyonist işgalcilerin (İsrail), Filistin içinde ve dışında liderlerimize ve sembol isimlere yönelik gerçekleştirdiği korkakça suikastlar, halkımızın iradesini ve kararlılığını kırmayı başaramayacak, cesur direnişimizi engelleyemeyecek" ifadesi kullanıldı.
Hamas, İsrail'in suikast düzenleyerek, "Gazze'deki hedeflerine ulaşmaktaki başarısızlığını kanıtladığını" kaydetti.
TIKLAYIN - İsrail ordusu: Lübnan'daki saldırıda Hamas'ın "iki numarası" Salih Aruri de öldürüldü
TIKLAYIN - İsrail basını: Aruri suikastı sonrası Blinken, Tel Aviv'e yapacağı ziyareti erteledi
Haniye: Terör eylemi
AA'da yer alan habere göre Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye ise, “Aruri’nin Lübnan topraklarında öldürülmesi tam anlamıyla bir terör eylemi ve Lübnan’ın egemenliğinin ihlalidir. Halkımıza ve topraklarımıza karşı saldırıların dairesinin genişletilmesidir” dedi.
İsrail saldırılarının Hamas’ın gücünü artırdığını söyleyen Haniye, “Aruri ile Hamas’ın liderleri ve kadrolarının öldürülmesinin yansımalarının sorumluluğu işgalci Siyoniste (İsrail) aittir. Halkımızın direnişini ve kararlılığını kırmayı asla başaramayacaklar” ifadesini kullandı.
Gazze'deki hükümetten ilk açıklama
Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi Genel Müdürü İsmail es-Sevabite, İsrail’in insansız hava aracıyla Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta düzenlediği saldırıda Hamas yöneticilerinden Aruri’nin öldürülmesinin ardından açıklama yaptı.
Sevabite, Aruri suikastinin "İsrail'den beklenen bir suç" olduğunu söyledi. Sevabite, "Aruri'nin şehadete ermesini bekliyorduk çünkü ona ve fedakarlıklarına bu yakışır." ifadesini kullandı. Sevabite, "Filistin direnişinin suikastlere rağmen devam edeceğinin ve İsrail işgali tamamen ortadan kalkana kadar asla durmayacağının" altını çizdi.
FKÖ: Büyük bir savaş suçu ve devlet terörü
Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Kurulu Üyesi Vasıl Ebu Yusuf, İsrail'in "büyük bir savaş suçu ve devlet terörü" olduğunu söyledi.
"İsrail'in yaptığı büyük bir savaş suçu ve devlet terörüdür." diyen Ebu Yusuf, "İşgalci İsrail devletinin yaptıkları, kendisini sorumlu tutacak ve işlediği suçlar hakkında soruşturma açacak mekanizmaların bulunmaması ve uluslararası sessizliğin sonucudur. İsrail, Filistin halkına karşı nerede savaşırsa savaşsın ABD'nin koruması ve ortaklığı sebebiyle hesap vermekten muaf olduğunu düşünüyor" diye konuştu.
İslami Cihad ve Hizbullah: Karşılıksız kalmayacak
Yine AA'da yer alan habere öre, Filistin İslami Cihad Hareketi'nden yapılan yazılı açıklamada, "Şehit lider Aruri ve arkadaşlarına düzenlenen suikast, Siyonist düşmanın çatışma alanını genişletme girişimidir ve cezasız kalmayacak bir suçtur" denildi.
Açıklamada, İsrail hükümetinin, Gazze Şeridi'ndeki "askeri başarısızlık ve siyasi çıkmazdan kurtulmak hedefiyle düzenlediği suikastın tüm bölgeyi savaşa sürükleyeceği" uyarısı yapıldı.
Lübnan Hizbullahı da İsrail'in Aruri’yi Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta öldürmesinin karşılıksız kalmayacağını, saldırının tehlikeli siyasi ve güvenlik mesajı içerdiğini belirtti.
Beyrut'ta Aruri'ye yönelik gerçekleştirilen saldırının, İsrail'in Suriye'de 25 Aralık'ta düzenlediği hava saldırısında öldürülen İran Devrim Muhafızları Komutanlarından Seyid Rıza Musevi'ye yönelik suikastın devamı olduğu belirtilen açıklamada, "Bu suç, cezasız ve karşılıksız kalmayacaktır." denildi.
Açıklamada, ayrıca, Beyrut'un kalbinde işlenen bu suikastın, Lübnan'a, halkına, güvenliğine, egemenliğine yönelik ciddi bir saldırı teşkil ettiği ve tehlikeli siyasi ve güvenlik mesajı niteliğinde olduğu aktarıldı.
Son olarak Aruri suikastının İsrail ve Hizbullah Hareketi arasındaki savaşın gidişatında tehlikeli bir gelişme olduğu kaydedildi.