HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Süleymaniye'de Kürdistan Yurtseverler Birliği temsilcilerinin yanı sıra parlamentoda grubu olan siyasi partilerle görüştüklerini söyledi ve Kandil'de KCK yönetimi ile biraraya geldikleri yönündeki haberleri yalanladı. DHA'nın dün geçtiği haberde aralarında HDP'li vekillerin de bulunduğu 8 kişilik heyetin Kandil'de KCK yöneticileri ile görüştüğü belirtilmişti. Özgür Gündem'in bugünkü (16 Eylül 2015) nüshasının manşet sayfasında da, "HDP heyeti Kandil'de" ifadeleri yer almıştı.
Al Jazeera'nın haberine göre, Demokratik Toplum Kongresi ve Demokratik Bölgeler Partisi yetkililerinden oluşan bir heyetle gerçektleştirdiği Kuzey Irak temaslarının ardından Ankara'da partisinin genel merkez binasında bir basın toplantısı düzenleyen Yüksekdağ, "Kandil'e gitmedik. Kandil'e gitmeyeceğimiz ilk heyet toplantısında da ifade etmiştik. Kandil'e gitme koşulları da yoktu. Bugün Kandil dediğiniz yer sürekli bombalanan bir coğrafyadır. Siyasi muhataplık geliştirebilecek asgari güvenlik koşulları yoktur. Bu haberlerin bir beklentinin dışa vurumu olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
'Ölümlerin sonunu getirecek çok güçlü bir barış çağrısı yapmaktır'
KCK yöneticisi Mustafa Karasu'nun "tahkim edilmiş ateşkes çerçevesinde, arabulucular gözetiminde bir müzakere ve demokratik çözüme hazır oldukları" yönündeki açıklamasını "yumuşama" olarak değerlendiren Yüksekdağ, gerilim ve tansiyonun iki taraftan da düşürülmesi gerektiğini belirtti. Ateşkes çağrısı yapıldıktan sonra Mardin ve Hakkari'de PKK tarafından şehit edilen polislerin ailelerine başsağlığı dileyen Figen Yüksekdağ, "Bir o taraftan bir bu taraftan ölümlerin sonu gelmiyor. Ölümlerin sonunu getirecek çok güçlü bir barış çağrısı yapmaktır" dedi.
'Yürüyüşlerde Türk bayrağının kullanılmasını kutsiyetine bir hakaret olarak görüyoruz'
TOBB ve bazı meslek örgütleri tarafından Perşembe günü Ankara'da yapılması planlanan terörü protesto yürüyüşünü de değerlendiren HDP Eş Başkanı, "Bu yürüyüşte barışa çağrı olacak mı?" diye sordu.
"Bu yürüyüşlerde Türk bayrağının kullanılmasını bayrağın kutsiyetine yönelik bir hakaret olarak görüyoruz. Yürüyüşlerde bayrağın gölgesine sığınıp faşizm yapmasınlar. Biz karakolların basılmasını, askerin, polisin ölmesini istemiyoruz. Buna da karşı çıkıyoruz. Biz sivillerin ölmesini de istemiyoruz."
Yüksekdağ bu sözleri söylediği sırada Genel Merkez'deki salonda basın mensuplarının arkasında duran bir kişinin "O zaman ben bir soru sormak istiyorum" diye seslendiği duyuldu. Yüksekdağ, sözlerini sürdürürken soru sormak isteyen kişi parti görevlileri tarafından genel merkez binasının dışına çıkarıldı.