Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca sürdürülen 'FETÖ' soruşturması kapsamında yargılanan örgüt üyelerinin, gizli toplantılarının ifşa olmaması için "Çay içelim" şifresiyle buluştukları iddia edildi.
Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlamasıyla 5'i firari 2'si tutuklu 12 sanığın yargılandığı davada, gizli tanığın ifadesinden 'FETÖ' üyelerinin toplantılarının şifreli olarak devam ettiği anlaşıldı.
Gizli tanık Doruk, ifadesinde 'FETÖ'nün Korkuteli ilçesinde cemaat toplantılarının akşam saatlerinde gruplar halinde gerçekleştirildiğini, esnaf, memur ve işçiler şeklinde gruplara ayrıldığını anlattı.
17/25 Aralık sürecinden sonra toplantıların şifreli olarak gerçekleştirildiğini belirten Doruk, ifadesinde "Örgüt, toplantılarını çay içme şeklinde gerçekleştirmeye başladı. Telefonda veya yüz yüze "Çay içelim" diyerek şifreli konuşarak toplantılar organize edildi. Toplantıların yeri sürekli olarak değiştiriliyordu." bilgisini verdi.
Fetullah Gülen'in kitaplarının okunduğu toplantıya katılanların, örgüte yüksek miktarda yardımda bulunduklarını vurgulayan Doruk, Korkuteli ilçesinde yapılan örgüt toplantılarına katılan "sohbet hocaları"nın sürekli değiştiğini ve bu hocaların ilçe dışından geldiğini öne sürdü.
Bağış paralarını parça parça yurt dışına çıkarmışlar
'FETÖ'nün yurt dışındaki okullarının yapımı için iş adamlarından yüksek miktarda "himmet" adı altında para toplandığını belirten Doruk, ifadesinde şunları aktardı:
"Toplanan paralar için makbuz düzenlenmiyordu. Para dikkati çekmemek için yurt dışı gezilerinde parça parça geziye giden şahıslara dağıtılarak çıkarılıyordu. Yurt dışına gönderilen bu himmet paralarını, toplantılarda sohbet hocaları topluyordu. Sohbet hocalarının topladığı çek, senet ve paralar Korkuteli'nde bulunan İ.Ö, H.K ve İ.K'ye verilirdi. İ.Ö, Korkuteli ilçesinde kuyumculuk ve müteahhitlik yapardı. Bu üç şahıs Korkuteli ilçesinde FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün ileri gelenleriydi. Örgüt üyeleri, üç ayda bir sürekli yurt dışına gezi maksatlı çıkarlardı. Aslında gezi olarak adlandırılan bu seyahatlerde ilçede toplanan paraların yurt dışına sevkiyatı sağlanırdı. Bu üç şahıs, havaalanında dikkati çekmemek için toplanan paraları kendi aralarında paylaşarak şahsi paralarıymış gibi yurt dışına çıkış yaparlardı. Bu şahıslar kesinlikle telefonda konuşmazlardı. Cemaatle ilgili konuşmaları yüz yüze yaparlardı."
Örgütün, esnafın maddi durumlarına göre sürekli para topladığını anlatan Doruk, Kurban Bayramı'nda ise her esnafın maddi durumuna göre birden başlayarak 5-6 kurbana yazılarak parasının alındığını söyledi.