* Fehmi Koru
Londra’daki yüksek maaşlı işini bırakıp ekonominin başına gelmez” deniliyordu, sonunda hep birlikte gördük, Mehmet Şimşek, ilan edilen kabinede hazine ve maliye bakanlığı koltuğunda oturuyor ve daha da önemlisi Merkez Bankası’nın başına da Hafize Gaye Erkan getirildi.
ABD’den…
[Yeni başkan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. İngiltere Merkez Bankası’na başkan olarak atanmış (2013-2020) Mark Carney Kanada vatandaşıydı ve o görevden önce Kanada Merkez Bankası’nda başkanlık yapmıştı (2008-2013). Biz halen o noktada değiliz.]
Orada -ABD’de- bankacılık ve fon yönetimi alanlarında üst düzey yöneticilikler yapmış genç bir kadın Hafize Gaye Erkan…
Medya “Merkez Bankası’nın başına gelen en genç ve ilk kadın başkan” diye duyurdu atanmasını…
Herhalde olağanüstü yüksek dolar cinsinden maaşları tepip ülkemize gelmiş olmalı.
Beklenen, Şimşek-Erkan ikilisinin Türk ekonomisine nefes aldırması…
Şimşek ilk açıklamasında ‘refahı artırma’ vaadinde bulunmuştu; şimdi hepimiz -bütün ülke- o vaadin yerine gelmesini bekleyeceğiz.
Bu arada, seçim gününe kadar 20 TL üzerine çıkmaması için büyük gayret sarf edilen ve bu amaçla Merkez Bankası rezervlerinin iyice eksiye inmesine müsaade edilen doların değeri, bir hafta içerisinde yüzde 20’nin üzerinde arttı.
TL’nin değeri en az %20 azaldı yani…
Sabırlı olacağız, başka çare yok…
İyi de, ülkede son beş yıl içerisinde uygulanan, önceki bakan Nureddin Nebati’nin ‘yerli ve milli’ adını taktığı, önüne ‘heterodoks’ sıfatı eklenmiş, ‘nassa dayalı’ olduğu ilan edilmiş sistem ne olacak?
Herkes Merkez Bankası yeni başkanının Para Politikası Kurulu’nun ilk toplantısından faizi yukarıya doğru fırlatma kararı çıkartmasını bekliyor.
Faiz şimdi %8,5; bakalım faizin ilan edilecek yeni oranı yüzde kaç olacak?
Yüzde 8,5 resmi rakamı kimseyi aldatmasın. O oranla piyasalarda yapılan herhangi bir işlem yok. Yalnızca Merkez Bankası kendisinden borç alacak bankalara o oranı uyguluyor. Kağıt üzerinde bir işlem. Bankalar kredi kullandırırken müşterilerinden %35-%50 arasında bir faiz talep ediyor.
Pek çok banka epeydir kimseye kredi vermiyor.
Bankalar mevduat toplar, topladıkları mevduatı bireylere, şirketlere, kurumlara kredi olarak verir…
Ana fonksiyonları budur bankaların…
Mevduat toplamaya devam ediyor bankalar ama kredi açmayı bıraktılar.
Yakında mevduat toplamaktan da vazgeçerlerse şaşırmayalım.
Millet ‘nass’ kavramını bu konuyla ilintili olarak gündeme getiren AK Parti genel başkanı sıfatı da bulunan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Şimşek-Erkan ikilisinin beklenen faiz artırma hamlesinin ardından yapacağı açıklamayı bekliyor.
Kötü niyetli o beklentide olanlar…
Sonunda ‘nass’ ile dince yasaklanmış olan paradan para kazanma yönteminin günümüzde enflasyonun fonksiyonuyla yerine geldiği fark edilmiş olabilir.
Enflasyon dar gelirli insanların sırtından zenginleri biraz daha zengin etmeye yarıyor.
Faizi zorla aşağıda tutabilmek için icat edilen ‘kur korumalı mevduat’ sözgelimi, milyonlarca doları olanlara bir o kadar daha dolar kazandırdı.
Kötü niyetliler açıklamayı siyasilerden bekleyedursunlar, ben esas ‘yerli ve milli’ etiketli ‘heterodoks ekonomi’ uygulamalarını ölümüne savunan gazeteler ve televizyon kanalları ile yazar ve yorumcuların, yeni döneme damgasını vuracağı anlaşılan Şimşek-Erkan dönemi tasarrufları konusunda ne diyeceklerini, ne yazıp ne tür yorumlar yapacaklarını merak ediyorum.
Arşivde duran ve kolayca erişilebilen yazılar ve yorumlar unutulamayacağına göre…
Onlara benden mazeret olarak kullanabilecekleri bir sufle: Bu politikaların ömrü en fazla dokuz-on ay; kısa vadeli politikalar bunlar. Yerel seçim sonrası yeniden eski ezberlere dönülebilir.
Bizlerden sabır bekleniyor, eski politikayı savunurlarken şimdilerde ters ayak üzerinde yakalanmış olanlardan ise tahammül…
Yeni dönem hepimize kutlu olsun.