2-0'lık Ermenistan galibiyeti sonrasında Milli Takım teknik direktörlüğüne veda eden Fatih Terim "Herkes hakkını helal etsin" dedi.
Ermenistan maçı ile A Milli Futbol takımına veda eden Fatih Terim, karşılaşma sonrası yaptığı açıklamada "Et tırnaktan ayrılmaz, evlatlarından ayrılırken duygusallık olabiliyor. Bugün futbolun dışına çıkıldı. Bize çok güzel anlar yaşatan futbolcularıma teşekkür ediyorum.” dedi.
Terim, “Fiorentina'daki kupa finalini saymazsak ben başarıları hep Türk oyuncular ile yaşadım. Yabancı oyuncular da vardı ama başarının büyük payı onlarındı. Onlara teşekkür ediyorum. Yardımcılarıma, hocalarıma teşekkür ediyorum. Benimle beraber çalışan tüm ekibe teşekkür ediyorum. Hepsi sabırla, iyi niyetle çalıştılar.Bugün bir teşekkür de Bursa taraftarına etmek lazım. Baştan sona çok iyi desteklediler. Bir teşekkür de Platini'ye etmek istiyorum. Soyunma odasına kadar geldiler. Futbol Federasyonuna, ve Şenes Erzik'e teşekkür ediyoruz." diye konuştu.
Ceyhun'un gördüğü kırmızı karta kadar mükemmel bir oyun sergilediklerini dile getiren Terim, ''Bugünkü maçla ilgili konuşmanın anlamı yok. Ceyhun atılmasa, önemli farka gidebilirdik. Buna rağmen, yaklaşık 1 saat 10 kişi oynamamıza rağmen Ermenistan'ı ilk maçta olduğu gibi 2-0 yenmeyi bildik. Oyuncularıma veda gecesindeki özverilerinden dolayı teşekkür ediyorum. Her zamanki gibi müthiş bir jest yaptılar'' diye konuştu.
Terim, Türkiye'nin Ermenistan ile oynadığı maçlarda doğal favori olduğunu, ancak Dünya Kupası finallerine gidememelerinin üzücü olduğunu belirterek, ''Bu ne benim, ne ekibimin, ne futbolcularımın, ne de ülkemizin beklediği bir sonuç. Bizim istediğimizin çok gerisindeyiz. Ancak zaman zaman böyle şeyler oluyor. Ben de bizim var olduğumuz yerde başarının beklendiğinin farkındayım. Bazen böyle alıştırmak da kötüdür. Onun ceremesini de biz çekiyoruz. Ama zaferlerde hasarlar da oluyor zaman zaman. Buraya yardımcı hocalarımla birlikte çıktım. Huzurlarınızda kendilerine teşekkür ediyorum. Bir teşekkürü de 4 yıldır sürekli bizim yanımızda olan görsel ve yazılı medyaya etmek istiyorum. Neredeyse takımın sayısı arttı. Onlarla bir takım halinde olduk.'' dedi.
Ayrılık kolay olmadı
Bir gazetecinin, ''Fatih Terim halı saha maçında dahi kulübede bu kadar duramazdı. Acaba neden hiç kulübeden çıkmadınız'' sorusuna Terim, ''Yok, bir iki kez çıktım. Ama özellikle 10 kişi kalıncaya dek o kadar muhteşem oynadıklar ki futbolcularım, çıkmaya gerek kalmadı. Benim huyumu suyumu değiştirmem mümkün değil. Ben de veda ettim demek ki. Takdir edersiniz ki insan sevdiklerinden kolay ayrılmaz. Ben de Türk futboluna hizmet eden bir insanım. Bizim de sevdiklerimiz, oyuncularımız. Onlardan ayrılmak kolay olmadı. İlk kez milli takıma çağırdıklarım vardı. 20 yıl önce çağırdığım hala bizimle birlikte olan arkadaşlar vardı. Bu takım 1 sene önce bu ülkeyi evine sokmadı. Hep güldürdü, gurur duydurdu. Onlardan ayrılmak kolay olmadı'' yanıtını verdi.
Terim, bir basın mensubunun, ''Meslek hayatınızı tarihi bir maçla noktaladınız. Bu sizde bir heyecan yaşattı mı?'' sorusu üzerine ''Sanıyorum siz siyaset muhabirisiniz. Ben meslek hayatımı noktalamadım. İnşallah daha çok var. Tabii bu maç kolay olmadı. Buradaki ve Ermenistan'daki maç enteresandı. Futbol adamı olarak bir takım süreçlere katkıda bulunmak isterim. O yüzden dikkatli davranıyoruz, özen gösteriyoruz ve açıkçası bu tür maçlarda bir şey çıksın istemiyoruz. Diğer maçları nasıl kazanmak istiyorsak, bugün de aynı şekilde kazanmak istedik. Dün maç berabere bitecek sözleri vardı. Biz de 'sahada kimseyi tanımayız, yenmek için uğraşırız' demiştik.'' cevabını verdi.
Stattaki genel havanın, tribünlerden sahaya yansıyan enerjinin sorulması üzerine Terim, Bursa seyircisinin her zaman olduğu gibi takımı çok iyi desteklediğini, küfürsüz bir şekilde 90 dakika boyunca tezahürat yaptığını vurguladı.
Terim, ''Dünkü basın toplantısında keyifliydiniz, bugün ise buruk. Nedeni nedir?'' sorusuna, ''Zaman zaman insan olduğumu hatırlıyorum. Benim de inen çıkan duygularım olması doğal. Oyuncularımla ve diğer çalışan arkadaşlarımla vedalaşmadan kaynaklanan duygusallaşma olabilir. Onun dışında bir şeyim yok Allah'a şükür. Ama duygu yüklü bir insan olduğumu söyleyebilirim. Dediğim gibi sevdiklerinden ayrılmak kolay olmuyor. Ama hayatın gerçeğini de kabul ediyoruz'' yanıtını verdi.
Bir gazetecinin, 'İkinci Fatih Terim dönemi sona erdi. Üçüncü bir Fatih Terim dönemi olabilir mi?'' sorusu üzerine ise teknik direktör Terim, ''Şimdi, açıkçası zaten bir yerlere gittim, imzalamak üzereyim okuduklarıma göre. Ben bir yerde çalışırken, başka bir yere imza atmam. Bunun iyi bilinmesini istiyorum. Ben bir yerde konuşursam, açıklanması gerekeni söylerim. Üçüncü dönem olur mu; ülkemizden aldıklarımıza borçlu kalan bir insan olarak vermek isteriz. İleride olur mu, olabilir. Her zaman Türk futbolumuzun ve ülkemizin hizmetindeyiz.'' diye cevap verdi.
Bir gazetecinin, ''2010 Dünya Şampiyonası'na gidemedik, ortada başarısızlık var ve ekip olarak faturayı ödüyorsunuz. Dünya üçüncüsü olunduğunda bu başarıyı teknik heyet kadar federasyon başkanı ve yöneticiler sahiplenmişti. Başarısızlıkta TFF yönetiminin payı var mı'' sorusunu, pazartesi günü düzenleyeceği basın toplantısını anımsatarak yanıtsız bıraktı.
İlk kez ekibiyle birlikte basın toplantısı düzenlediğinin hatırlatılması üzerine Terim, diğer toplantılara ekibini temsilen çıktığını, ancak Ermenistan maçının veda niteliği taşıdığı için bu toplantıyı ekip olarak yapmayı uygun gördüklerini belirtti.
Terim, ''Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin telefonla aradığını söylediniz. TFF yetkilileriyle görüşmeniz oldu mu?'' sorusuna, ''Ben bu nazik jesti yapan başbakanımızın ve Devlet Bahçeli'nin bu davranışlarını saygıyla karşıladığımı ifade ettim. Güzel şeyler söylediler. Onun dışında maç öncesi ve sonrası Mahmut Özgener ve Levent Kızıl yanımızdaydı. Arkadaşlar, bir dargınlık, kırgınlık yok. Yanımızdaydılar, hep beraberdik. Bir sorun yok. Biz böyle güzel ayrılmaları da öğrenmeliyiz'' yanıtını verdi.
Bir Anadolu takımının başına geçmeyi düşünüp düşünmediği yönündeki bir soru üzerine Terim, antrenörlük yaşamına Anadolu takımında başladığını, Ankaragücü ve Göztepe takımlarında çalıştığını hatırlatarak, ''İki camiada da çok sevildim. Ben de onları çok seviyorum. Açıkçası dışarı gitmek istiyorum. Bir takım şeyleri gözden geçireceğim. Pazartesi her şeyi anlatacağım'' dedi.
'Herkese sevimli gelmeyebilirim'
Terim, ''Fatih Terim'in egosu var yakıştırmalarını kabul ediyor musunuz?'' sorusu üzerine ise ''Ben herkese sevimli gelmeyebilirim. Böyle bir çabam da olmadı. Zaten muhalefet olmazsa doktora görünmek lazım. Ama bence bunun egoyla ilgisi yok. Duruş, güven veya doğruları söylemenin karşılığındaki bazı kişilerin söylemleri. Açıkçası ben öyle değilim. Ben öyle değilim demek istemiyorum. Çünkü klasik şeyler kullanmıyorum. Konuşmamda da farklı şeyler söylüyorum. Başladığımdan bu güne dek farklı şeyler uyguluyorum. Acaba sizin sorunuzda haset, çekememezlik, yukarıdan aşağıya çekme olabilir mi? Ben de bunu size soruyorum. Ayrıca yaptığım ve yapamadıklarımı söylüyorum. Her şeye insan gibi yaklaşıyorum.'' cevaabını verdi
''Dünkü basın toplantısında, 'Galatasaray'ı bıraktıktan sonra Türkiye'de başka kulüp çalıştırmam' dediğinizi anımsatıp, 'Acaba doğru mu yaptım' gibi bir pişmanlık ifadeniz vardı. Şimdi Milli Takım'ı bırakıyorsunuz, ileride bir pişmanlığınız olur mu?'' sorusu üzerine ise Terim, ''Biz bu ayrılığımızdan
pişmanlık yaşayacağımızı sanmıyoruz. Bir karar verdiysek dönüp pişmanlık yaşamayız. Her ne kadar 'dışarı gitmek istiyorum' desem de burada bir şeyler yapmak istiyorum. Aynı görev veya başka bir görevde'' yanıtını verdi.
Fatih Terim olmaktan gurur duydum
Terim, ''Fatih Terim olmanın zararını gördünüz mü?'' sorusu üzerine ise ''Fatih Terim olmaktan gurur duyuyorum. Fatih Terim olmak hiç kolay değil. Bin kez gelsem bin kez Fatih Terim olurdum. Fatih Terim'in hatalarını yeniden yapardım. Ben ülkemde yapılmayanları yapıyorum. Hatam varsa ben insanım, olmaya da devam edecek. Çünkü eylem yapıyorum. Taşın altına elimi sokuyorum. Ben 'ay karanlıkta parlar' diyorum. Başka bir şey demiyorum'' diye konuştu.
Bir gazetecinin, ''Sepp Piontek, bana verdiği özel röportajda, 'bu takımı Fatih Terim başarıya götürür' demişti. Siz de birini gösterebilecek misiniz?'' şeklindeki sorusunu Terim, ''Ben bu sorulara açık yüreklilikle tercihimi söylemiştim. Gönlüm Türk antrenörden yana. Şimdi de bunu vurguluyorum. Ama Türk Milli Takımı'nın başına kim gelirse gelsin, herkes yanında olmalı. Başta ben ve ekibim olmak üzere.'' şeklinde cevapladı.
Terim, UEFA Başkanı Platini ve ikinci başkan Şenez Erzik'in maç sonrası soyunma odasına kadar geldiğini, Platini'nin kendisine, ''Buraya senin vedan için geldim'' dediğini belirterek, ''Sayın Platini ve Şener Erzik'e nazik davranışlarından ötürü teşekkür ediyorum'' diyerek sözlerini tamamladı.