Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, "Bir delil ortaya konulmadan 4 yıldır tutuklu olan Kavala’nın muhtemelen artık, uluslararası hukuk bağlamında deniz çoktan bitmiş olduğu için tahliyesine tanık olabiliriz." görüşünü savundu.
Polat yazısında, "Erdoğan’ın bu konuda yaptığı son açıklama da, Babacan’ın ‘şahsi’leşme saptamasını destekleyen cinsten. Erdoğan 27 Ekim günü Azerbaycan seyahati dönüşünde uçakta gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlarken Kavala hakkında şöyle dedi: “AİHM’in kararını da Konseyinkini de dinleriz; dinledikten sonra da biz üzerimize düşeni yaparız. Gereği neyse bunu yapacağız. Cumhurbaşkanı olarak bu makamda bulunduğum sürece üzerime düşen görevi dört dörtlük yaparım.” Bazı basın organlarında bu açıklama iyimser yorumlarla da verildi. Ama daha önemli bir nokta gözden kaçırılarak. Bu dava, Türkiye yargısının davası mıdır, yoksa Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davası mı? ‘Üzerime düşeni dört dörtlük yaparım’ cümlesi hangi hukuki muhataplık bağlamından kaynaklanıyor? Bu sözler, Kavala’nın bugüne kadar Erdoğan beraatine onay vermediği için tutuklu olduğunun bir ifadesi değilse nedir?" ifadesini kullandı.
Polat şunları kaydetti:
"Bir delil ortaya konulmadan 4 yıldır tutuklu olan Kavala’nın muhtemelen artık, uluslararası hukuk bağlamında deniz çoktan bitmiş olduğu için tahliyesine tanık olabiliriz. Ama bu ne anlama gelecek? Herhalde ‘Adalet geç de olsa yerini buldu’ gibi saf ve aptalca bir manası olmayacak. ‘İç düşman’ ve ‘dış düşman’ sarmalı arasında siyasal alanı mayınlayarak güç tahkim etme stratejisinin, kendisine malzeme yaptığı bir kozun daha kullanım ömrünü doldurduğu için devreden çıkarılmasına razı olunması diye okumak çok daha doğru olur. Daha önce AKP iktidarı döneminde başkalarına da yapıldığı gibi."