Habertürk yazarı Fatih Altaylı spor gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Fenerbahçe'nin hakemlerle ilgili konuşmadığı tek bir günü hatırlamadığını söyleyen Altaylı, "Ama hakları var gibi, çünkü hakemlerle ilgili konuşup da cezalandırmayan tek Fenerbahçe yöneticileri" dedi.
Bloomberg HT'de yayınlanan Spor Saati programında konuşan Altaylı, Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) transfer limit kararı, Galatasaray'ın genel durumu, Sergen Yalçın'ın performansı, Fenerbahçe yönetimi ve şampiyonluk yarışı başta olmak üzere, futbol gündemi hakkında görüşlerini ifade etti.
Fatih Altaylı'nın söylediklerinden öne çıkanlar şöyle:
"Fenerbahçe hakemle ilgili konuşup ceza almayan tek takım"
"Sezon başından beri, hatta geçen seneden beri Fenerbahçe'nin hakemlerle ilgili konuşmadığı tek günü hatırlamıyorum. Bir şey biliyorlarsa konuşsunlar. Hakemlere ben de güvenmiyorum ama Fenerbahçe'nin bu denli hakemle ilgili konuşması biraz garip geliyor. Ama hakları var gibi, çünkü hakemlerle ilgili konuşup da cezalandırmayan tek Fenerbahçe yöneticileri. Fenerbahçelilere günah yazılmıyor. Fenerbahçe'ye böyle ayrıcalık tanınmışsa, bana da tanınsa ben de konuşurum."
"TFF bol keseden limit vermiş"
"Ben memnun olmadım. Çok para... Bu parayı harcayan kulüp batar. Zaten batıklar da katmerli batarlar. Bu paraları harcamaları mümkün değil. Federasyon bu paraları verdilerse kötülük etmiş. 50 milyon euro çok paradır... Kulüplere hak ettiğinden fazla bir limit vermiş Federasyon. Bu parayı harcayan kulüp bankaların kucağına öyle bir oturur ki bir daha oradan kalkamaz. Zaten kalkamayacaklar da... Çok kötü olur. TFF, bol keseden limit vermiş."
"Omar ya o yarım saatte kör olsaydı"
"Omar'ın durumuyla ilgili konuştuğum doktorlar bana diyor ki, savaş pilotu olmaz, eskisi gibi olmayacak ama futbol oynamasına mani olmayacak. Bu havai fişeklerin böyle serbest satılması doğru bir şey değil. Benim de elimde havai fişeğin patlamışlığı vardır. Kaşım gözüm dağılmıştır, gözümü Allah korumuştur. Havai fişek oyuncak değil, tehlikeli bir şey. Bu olay olduğunda, bu çocuğun evi Hadımköy'de imiş. Abdurrahim Albayrak en yakın göz hastanesini aramış, 'Aman vakit kaybetmeden getirin' demişler. Sonra bu çocuğu daha uzak hastaneye götürmüşler. Benim söylediğim şu, yarım saat daha yakın mesafede. Niye en yakına değil de, sponsorun diye niye yarım saat uzaktaki hastaneye götürüyorsunuz? Benim sorum bu. En yakına götürmek varken kulübün sponsoru diye oraya götürüyorsun. O hastane 'Biz de çok iyi yaptık' diyor, ben size kötü yaptınız demiyorum ki. Benim söylediğim o yarım saatte göz kör olsaydı. Benim söylediğim, yönetimin basiretsizliği dediğim buydu."
"Galatasaray baştan sonra felaketler zinciri"
"Taylan ne kadar önemliymiş onu anladık. Taylan'ın bir maç olamayacağı sezon boyunca kesin. Ya sakatlanacak Allah göstermesin, ya kart görecek. Taylan'ın yokluğu bu kadar mı etkiler takımı? Taylan'ın yaptığı görevi yapacak birisi daha yok mu? Baştan sona felaketler zinciri Galatasaray. Galatasaray hiçbir şey deneyemedi. Bir ezberi vardı onu yapmaya çalıştı. Arda'nın çok fazla gayreti vardı. Emre Kılınç'ın kırmızı kart sanki biraz ağırdı. Verilebilir, verilmeyebilirdi de, belki taraftar gözüyle bakıyorum. Ama hakemler zaten kötü."
"Şampiyonluk Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında gider gelir gibi"
"Şampiyonluk yarışının Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında olacağını düşünüyorum. Galatasaray'da bir yönetim yok. Fatih Terim'e karşı antipati var. Bir siyasi antipati olduğunu ayrıca biliyoruz. Sanki bu şampiyonluk iki takım arasında gider gelir gibi duruyor. Alanya ne yapar bilmiyoruz. Galatasaray'ın sahipsizlik gibi bir derdi var."
"Sergen Yalçın üstün zekalı biri"
"Sergen çok zeki bir adam bir kere, sıradan bir zeka değil. Galatasaray'da Sergen'le iki dönem geçirdik. Zeki bir çocuk. Fırlama bir aklı var. Hem futbol hem sosyal zeka olarak farklı biri. Sergen'i bozarsa bir tek kendisi bozar. Dışarı etkenler onu çok etkilemiyor üstün zekası sayesinde. Bu konsantrasyonunu bozmadığı, aşk meşk kumar, at yarışı işlerine hiç eğilmezse diyemeyeceğim - hiç eğilmezse Sergen olmaktan çıkar - canını acıtacak kayıplar yaşamaz ve minimum eğilirse Sergen çok başarılı olur. Şu anda da şöyle görünüyor. Zeki insanlarda olduğu gibi rehavete kapılmaması lazım. Rehavet, başarının en temel düşmanlarından biridir. Şampiyonluk olmazsa artık başarılı olmaz sayılmaz. Sene sonuna kadar dişini sıkarsa Beşiktaş gerçekten şampiyon olur. Bir de devre arasında bir iki transfer yaparsa... Sergen kimi diyorsa onu alsınlar. Futbolu hepimizden daha iyi biliyor."