Karaman’ın Ermenek ilçesinde 18 işçinin su altında mahsur kaldığı maden faciasıyla ilgili olarak konuşan Çalışma Bakanı Faruk Çelik, bir soru üzerine, “Aslolan bu kazaların olmamasıdır. Bunların olmamasıyla ilgili temennileri var herkesin. Ama olduktan sonra da hayat devam ediyor” dedi.
Karaman’ın Ermenek ilçesinde su baskını yaşanan madende mahsur kalan 18 işçiye ulaşma çalışmaları sürerken, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan bir kez daha basın mensuplarının karşısına geçti.
Radikal'de yer alan habere göre, üç bakanın yaptığı açıklamalardan satırbaşları şöyle:
Taner Yıldız
Elazığ’da da bir şehidimizin olduğunu görüyoruz. Allah ona da rahmet etsin. Yakınlarına sabırlar diliyoruz.
Şantiyeyle alakalı son geldiğimiz noktada, maden ocağının içinde suyun düşürülmesinden daha ziyade, su öncelikler arasından kalmadı, birinci tahkimat ve oradaki malzemelerin çıkartılması. Şu ana kadar sabaha kadar arkadaşlarımız çalıştılar. Bundan sonra su seviyesi 800 metrenin altına düştüğü için daha hassas davranmamız gereken nokta var. 780’den sonra gaz deşarjı olmasın, kurtarma ekipleriyle alakalı herhangi bir risk oluşmasın.
Görüntüler alındı, sizlere verildi. O malzemeler nasıl çıkartılıyor, vagonlar nasıl dolduruluyor, bütün ayrıntılarıyla beraber onları da kamuoyuyla paylaşma imkânımız olacak.
Faruk Çelik
Acı üzerine acılar yaşıyoruz. 15 kardeşimizi bir trafik kazasında kaybettik. Ben de Allahtan rahmet diliyorum. Şehidimize aynı şekilde rahmet diliyorum.
Bütün milletimiz bu havzada yaşanan, bu kömür kazası olayıyla ilgili kenetlenmiş durumda. Burada da son derece uyumlu güzel bir çalışma gerçekleştiriliyor. Gece 2’ler işçi kardeşlerimizle birlikte olduk. Gerek sahada gerekse yerin altında çalışmalar seri bir şekilde götürülüyor. Bugün biz bakanlar olarak yaklaşık 200 metrenin üzerindeki çalışma yapılan, göçük diyebileceğimiz bir alana indik, bizzat çalışmaları görme imkanını bulduk. Vardiya sistemi çok düzenli çalışılıyor. 10 dakikalık bir sürede vagon dolduruluyor. Seri bir çalışma var.
Biz de üzerimize düşen neyse hep beraber, gerek o kardeşlerimizin güvenlik içinde çalışmaları, gerek moralleri, gerekse işlerin seri olarak yürümesi konusunda gece gündüz onlarla birlikteyiz. Su şu anda sorun teşkil etmiyor. Nefeslik bölümünden yoğun su tahliyesi gerçekleşiyor. İnşallah hızlı bir şekilde yer altındaki kardeşlerimize ulaşırız temennisinde bulunuyorum.
Lütfi Elvan
Aslında bakanlarımız aktardı. Bende ilave edecek olursam, su tahliyesinde hızlanma söz konusu ve su tahliye sistemi düzene oturmuş durumda. Bugün sabah aşağıya indik, aşağı yukarı 15 metrelik bir mesafe var. yani su seviyesiyle molozların olduğu bölüm arasında. Oranın temizlenmesine yönelik, hemde tahkimat yapımına yönelik çalışmalar devam ediyor.
Ağırlıklı olarak molozların dışarı atılması işlemleri arz ediyor bu aşamada. Dün gece itibarıyla sürecin hızlandığını söyleyebiliriz.
Üç bakan daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakanların gazetecilerin sorularına verdiği yanıtlar şöyle:
Ne kadar derine inildi?
Taner Yıldız: 800 kotunun altına inildi. Bundan sonra her metre aşıldıkça karşımıza hangi tablonun çıkacağını bilemiyoruz. Her iki tarafında su çekme ihtimaline karşı güçleri artırıldı. Kullanmayacak dahi olsak güçleri artırıldı. Şu anda bir önceki gün gibi önceliğimizin su olmadığını bundan sonra tahkimat ve molozların dışarı çıkarılması olduğunu söylemeliyim.
İlerlenecek noktada su bir engel teşkil etmeyecek mi?
Taner Yıldız: Tabi ki su engel teşkil edecek. Bizim son metreküp suya kadar hepsini çıkartmamız gerekiyor. Dün üçüncü giriş yapılmasını söylemiştim. Onun çalışmaları başladı. Hangisi daha önce bu suyu çekerse, biz elimizdeki bütün imkanları seferber ettiğimiz için onlar geldi. Oradan dip noktaya ulaşmış olacağız.
Son denetim raporu ortaya çıktı. 8 ayrı aykırılıktan bahsediliyor. Ne olduğu belirtilmiyor. Bunlar nedir?
Taner Yıldız: Arkadaşlar biz işçi kardeşlerimiz çıkartılana kadar denetimlerin müfettişlerin, çalışma bakanımızın görevlendirdiği iş müfettişlerinin her biri işlerine devam ediyorlar. Öncelikle işçi kardeşlerimize ulaşmak. Bunların her biri kamuoyunda sektörde paylaşılacak, kimlerin ne ihmali var bunlarla ilgili atlama olmayacak
Sigortasız kayıt dışı çalışan var mı?
Faruk Çelik: Burada çalışan sayısı 180 ve tamamı sigortalı.
Ekonomik açıdan güçlük yaşadıklarını bize anlatıyor madenciler. Bununla ilgili kampanya söz konusu mu?
Faruk Çelik: Tabi ki devletimiz büyük ve güçlü. Bugüne kadar olan bütün yaraları sarma konusunda dünyaya örnek teşkil edecek uygulamalarımız var. Aslolan bu kazaların olmamasıdır. Bunların olmamasıyla ilgili temenniler var herkesin. Ama olduktan sonra da hayat devam ediyor. Bunlarla ilgili devletimiz bugüne kadar bütün yaraları sardığı gibi önümüzdeki ana sorunu çözdükten sonra diğer konularda bütün kurumlar üzerine düşeni yapıyorlar. Uzun vadeli kamunun üzerine düşen neyse yerine getirilecektir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, işverenler açısından bu sıkıntıların olacağı belliydi dedi. Torba yasada hatalar mı yapıldı?
Faruk Çelik: Şimdi torba yasada olan önemli konu başlıklarından bir tanesi madencilerin emeklilik yaşının aşağı çekilmesi, çalışma saatleriyle ilgili düzenlemeler. Bizim o zamanda görüşümüz buydu. Bir düzenleme yapıyor TBMM, bu düzenlemeye Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kim varsa uymak zorunda. Ama yapılan sözleşmelerin karşılığında bu yeni düzenleme işletmeler açısından olumsuzluk oluşturuyorsa bunu da düzeltecek olan TBMM’dir, hükümettir.
Ama burada garip olan henüz işletme sahipleri yeni yasaya göre daha maaşı ödemeden, işi durdurma gibi, ücretleri ödememe durumları kabul edilebilir değil, izahı da mümkün değil.
Bu konu bahane edilerek henüz maaş bile ödemeden bu yola girilmesi ocakların kapatılması doğru değildir.