T24 - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2010 yılı Eylül ayı sanayi üretim endeksi sonuçlarını açıkladı. Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2010 yılı Eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre, madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi yüzde 0,9, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 10,9, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 10,8 arttı. Takvim etkisinden arındırılmış endeks 2010 yılı Eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 12,9 arttı, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretim endeksi ise bir önceki aya göre yüzde 0,4 geriledi.
Ana Sanayi Grupları Sınıflamasına göre, Eylülde geçen yılın aynı dönemine göre en yüksek artış yüzde 19,0 ile sermaye malı imalatında görüldü. Bu sınıflamaya göre diğer gruplar incelendiğinde; ara malı imalatı yüzde 11,8, enerji imalatı yüzde 9,4, dayanıksız tüketim malı imalatı yüzde 5,6, dayanıklı tüketim malı imalatı yüzde 4,9 arttı.
İmalat sanayi alt grupları
İmalat sanayi üretim endeksi, alt gruplarının Eylülde 2009 yılının aynı ayına oranla yüzde değişim oranları incelendiğinde en yüksek artış yüzde 34,2 ile başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipman imalatında görüldü.
Bunu yüzde 33,3 ile bilgisayarların elektronik ve optik ürünlerin imalatı, yüzde 25,2 ile diğer imalatlar, yüzde 22,1 ile elektrikli teçhizat imalatı, yüzde 19,4 ile motorlu kara taşıtı, römork ve yarı römork imalatı, yüzde 19,2 ile diğer ulaşım araçlarının imalatı, yüzde 19,0 ile içecek imalatı izledi. Söz konusu dönemde mobilya imalatı yüzde 25,4, kayıtlı medyanın basılması ve çoğaltılması imalatı yüzde 18,8 daraldı.
Bakan Ergün: Düzenli bir artış trendi içerisindeyiz
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, bugün açıklanan sanayi üretim rakamlarını değerlendirirken, rakamların düzenli bir artış trendi içerisinde olduğunu söyledi.
Ergün, dünya ekonomisinde tedirginliklerin hala devam ettiğini, Türkiye'de olduğu gibi bir toparlanmanın yaşanmadığını söyledi.
Buna karşın Türkiye ekonomisinde dünya ekonomisinin çok üzerinde bir toparlanma yaşandığına vurgu yapan Ergün, 2010 yılı büyüme rakamlarının da buna işaret ettiğini söyledi. Türkiye'nin Çin'den sonra dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi ve OECD ülkeleriyle, Avrupanın bir numaralı büyüyen ülkesi konumuna geldiğini belirten Ergün, Türkiye ekonomisinin ekonomik kriz sırasında reel sektör, mali sektör, mali disipline uyma, piyasaları genişletme konusunda aldığı önlemler gibi birçok parametreyi çok iyi tutturmasıyla ilgili olduğunu kaydetti.
Ergün sanayi üretim rakamlarının düzenli bir artış trendi içerisinde olduğunu belirterek, bunun da yine bazı parametreleri tutturduğuna işaret ettiğini bildirdi.Otomotiv sektöründeki gelişmelere de değinen Ergün, ekim ayında otomobil sektöründe iç pazardaki satışların geçen yılın aynı ayına göre üç kattan fazla artış gösterdiğini söyledi. Otomotivde bu yıl satış hedefinin 500 binin üzerinde olduğunu vurgulayan Ergün, bu sektörde iç piyasada hem üretim artışı hem de iç pazardaki satışlarda artış bulunduğunu bildirdi.
İhracatın lokomotifi sanayi
Ergün, “bu yıl bizim sanayi üretim rakamlarımızın önümüzdeki aylarda çok daha iyi bir şekilde göreceğimize işaret ediyor” dedi. Otomotiv sektöründeki üretimin yüzde 80'inin ihraç edildiğini belirten Ergün, toplam ihracat içerisinde sanayin payının ise yüzde 95 olduğunu bildirdi. Ergün şunları kaydetti:
“Yani biz sanayi ürünleri ihraç eden bir ülkeyiz. Tabi ki tarım ürünleri de ihraç ediyoruz. Ama tarım ürünleri ihracatı toplam ihracat içerisinde yüzde 5'e tekabül eden bir rakam. Sanayi ürünleri çok ağırlıklı. Bu kısa zamanda olmadı tabi. Son zamanlarda Türkiye sanayi üretimine ciddi oranda önem verdi, vermelidir. Çünkü üretime dayanmayan, sanayiye dayanmayan bir ekonomi gerçek bir ekonomi değildir. Bunu biz komşumuz Yunanistan'da gördük.
Sürekli AB fonlarından kaynak çekerek gerçek bir ekonomi meydana getirmek mümkün değildir. Bunlar sizi her zaman yalnız bırakabilir. Bu da çok önemli. Ama esas olan üretim gücü ve kabiliyetidir. Eğer üretim gücü ve kabiliyetinizi kaybederseniz, onu bir kenara koyarsanız, üretmek çok zor, zahmetli. Ürettiğini dünyaya satmak epey uğraş gerektiriyor. (En iyisi şurası kısa zamanda çok kar edilebilecek bir alan diye) ülkeler stratejik olarak düşünmelidir. Stratejik olarak düşünmezler, stratejik olarak zorda olsa, zahmetli de olsa üretmek de, satmak da başlı başına bir zahmete katlanmak demektir. Üretmek, sanayileşmek vazgeçilecek birşey değildir. Bizim de zaten sanayi ürünleri ihracatımız toplam ihracat içerisinde yüzde 95'lere ulaşmıştır. Bunu memnuniyetli görüyoruz.”
Bakan Ergün, bir soruya verdiği yanıtta da yeni bir kredi faiz destek paketi açıklayacaklarını, bunun miktarının ise geçen yıldan fazla olacağını söyledi. Ergün söz konusu paketin 11 Kasım Perşembe günü açıklanabileceğini sözlerine ekledi.