Türkiye İşçi Partisi (TİP), sendikaya üye oldukları gerekçesiyle işten çıkartılan ve fabrika önünde eylem yapan Polonez işçilerine destek için “Polonez İşçileriyle Dayanışma Şenliği” düzenledi. Şenlikte işçi çocuklarının kırtasiye ihtiyaçları karşılandı, çeşitli etkinliklerle çocuklar doyasıya eğlendi. Dünkü polis müdahalesinde sert darbelere maruz kaldıklarını söyleyen işçiler de, tepkilerini dile getirdi.
Türkiye İşçi Partisi (TİP), Sendikaya üye oldukları gerekçesiyle işten atılmaları üzerine 58 gündür Çatalca'daki Polonez fabrikası önünde eylem yapan ve dün polisin sert müdahalesiyle karşılaşan işçilere destek için “Polonez İşçileriyle Dayanışma Şenliği” düzenledi.
TİP'ten Polonez işçilerine destek
"Polonez işçileri yalnız değildir" sloganları atarak direniş alanına gelen TİP'li grubu, işçiler alkışlarla karşıladı. Tekgıda İş Sendikası'ndan Yunus Durdu, gelen grubu selamlayarak, "Okula başlamış Polonez işçilerinin çocuklarının defterinden kalemine, kitabından silgisine, ayakkabısından önlüğüne kışlık montuna kadar alarak buraya gelmişlerdir. Kendilerine teşekkür ediyoruz. İyi ki sizin gibi yol arkadaşlarımız var" dedi.
TİP Esenyur İlçe Sekreteri Yusuf Ulu ise, "Biz buraya hep geliyorduk. Ama bundan sonra daha kalabalık geleceğiz. Türkiye İşçi Partisi, buraya o geleceklerini karartmak istedikleri çocuklarla birlikte geldi. Bundan sonra buraya avukatlarla geleceğiz. Mimarlarla, mühendislerle, meslek odalarıyla, başka işçilerle geleceğiz. Sizlerle omuzdaş olacağız" sözleriyle karşılık verdi.
"Dünkü müdahalede 8 işçimiz yaralandı"
Dün yaşanan sert polis müdahalesiyle ilgili ANKA'ya konuşan Tekgıda İş Sendikası'ndan Yunus Durdu, polis müdahalesini eleştirerek şöyle konuştu: "Gündelik işçileri çevikkuvvet aracıyla içeri sokmaya çalıştılar. Biz buna karşı durduk. Biz servislerin, arabaların geçmesine karşı değiliz. Madem sizde herhangi bir şey yoksa işçiler yürüyerek girsin içeri dedik. Bunu emniyet kabul etmedi. Etmediği içinde burada müdahale oldu. Geçtiğimiz günlerde CHP Milletvekili Mahmut Tanal'ın üzerine araba sürecek kadar gözü dönmüş bir emniyet müdüründen bahsediyoruz...
Toplamda 8 işçi arkadaşımız ağır yaralanmıştır. İkisinin pazartesi ameliyat olması gerekiyor. Gögüsünde iki kaburgası kırık. Bir arkadaşımızın iki kolu kırık, bacağı kırık. Onun dışında 3 arkadaşımızın kolu çıkmış. Omuzu çıkan arkadaşlarımız var. Yaralanan çok sayıda kadın arkadaşımız var. Olağanüstü düzensiz bir müdahale ettiler. Biz bu fabrikaya kaçak işçi ve gündelikçi işçi sokmamakta kararlıyız.
"Polis boğazımı sıktı"
Polisin sert müdahalesine maruz kalan Polonez işçilerinden Fatma Polat, "Dün yapılan müdahale çok sertti. O arbedede çocuğumun bacağında zedelenme, kolunda çıkık ve kırık oluştu. Bir polis beni boğazımdan sıkarak aldı. Çok arbede yaşandı. Şu anda sesim çıkmıyor" dedi.
"Kollarım mosmor"
Polis müdahalesinde vücudunda morluklar oluşan Sırma İlhan ise şöyle konuştu: "Dün aslında bir şey yapmadık. Oturma eylemi yaptık sadece. Emniyet müdürü geldi, oturanlar insan değilmiş gibi bir muameleyle 'süpürün bunları' dedi. Biz insanız. Kötü bir şey yapmadık. Haklıyız. Sadece orada vicdanlara dokunabilmek için oturduk orada. Çevikkuvvet etrafımızı sardı. Çoğunluğumuz bayan olmasına rağmen, çoğunluğu erkek çevikkuvvet hiç acımadan dövdüler bizi. En son bayanlar geldi. En son ben kaldım. Kadınlar beni alamadı, erkek polis geldi göğsümden vurarak beni yere attı. Kollarım mosmor durumda. Ne yapmışız ki bunlar bize böyle muamele ediyor. Bütün Türkiye'nin polisi burada. Ne gerek var bu kadar polise? Hırsız mıyız, terörist miyiz, neyiz biz? Biz normal çalışan sıradan bir vatandaşız. Sadece hakkımızı arıyoruz."
Polonez işçilerinin çocuklarının kırtasiye ihtiyaçlarını karşıladılar
Polonez işçilerinin çocuklarının kırtasiye ihtiyaçlarını karşılamak için Çatalca Polonez Fabrikası önünde düzenlenen şenlikte, oyun, yüz boyama, Hacıvat ve Karagöz oyunu ve müzik etkinlikleri de gerçekleştirildi. İşçilerin çocukları doyasıya ağlendi.
Direniş alanına nişan elbisesiyle geldi
Direniş alanına o gün nişanı olan işten çıkartılan Polonez işçilerinden Sevda Ülkü de nişanlısıyla geldi. Ülkü, işçilerle birlikte halay çekti, oyun oynadı. İşçiler topladıkları bir miktar parayı nişan hediyesi olarak Ülkü'ye verdi. (ANKA)
Annesi ve babası Can Atalay'ın "suçlarını" anlatıyor |