Geçimini ev ve apartman temizliği yaparak sağlayan kadınlar, pandemi döneminin başlarında gündelik kazançlarını kaybettiler. İşleri şimdilerde açılsa da salgın öncesindeki güvencesiz çalışma, ağır iş yükü gibi koşulları devam ediyor.
Ev ve apartman temizliği yaparak geçinen Rahime Ağaç, Adana’da yaşıyor ve 10 yıldır bu işle geçimini sağlıyor. Ev ve apartman temizliği yaparken en çok zorlandığı şeyin evlerine temizliğe gittiği aileleri memnun etmeye çalışmak olduğunu söyleyen Rahime Ağaç; “Beş çocuk annesiyim, çocuklarımın kendi ayakları üzerinde durabilmesi için elimden gelen her şeyi yapmaya çalışıyorum. Kızım üniversiteye başlayınca, büyük kızım da ekonomik anlamda yetiştiremeyince çalışmam gerektiğini düşündüm.” diyerek temizlik işi yapmaya nasıl başladığını anlattı.
“Normalde bir kere sildiğim yeri birkaç defa silmemi isteyen müşterilerim oldu”
Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı'nın haber portalı, Gazetecilik Platformu'ndan Edanur Tanış'ın haberine göre, salgın başlamadan önce çalışırken birçok zorlukla karşılaştığını, salgınla birlikte bu zorluklarının ikiye katlandığını dile getiren Ağaç, pandeminin yol açtığı zorlukları şöyle devam etti:
“Salgının ilk zamanlarında her hafta evlerine temizliğe gittiğim aileler evine dışarıdan birini almak istemiyordu. Samimi olduğum, ekonomik anlamda ne kadar zorlandığımı bilen müşterilerim bile istemiyordu. Bir süre sonra ihtiyaç duydukları için temizliğe gitmeye devam ettiğim dönem de oldu. Bu belirsizlik beni olumsuz etkiledi ve yıprattı”.
Salgının insanlara ciddi bir temizlik alışkanlığı getirdiğini söyleyen Rahime Ağaç; “Normalde bir kere sildiğim yeri birkaç defa silmemi isteyen müşterilerim oldu. Bu bir süre sonra yorucu olmaya başlasa da müşterilerim için alışkanlık haline geldi. Salgın bittikten sonra, normalleşmeye başladığımızda bile bu isteklerin kalıcı olacağını düşünüyorum.” dedi.
Astım hastası olduğunu ve bu süreçte elinden geldiğince dikkatli olmaya çalıştığını anlatan Ağaç, iki maske ve eldiven takarak temizlik yaptığını anlattı. Özellikle sokağa çıkma saatlerinin kısıtlı olduğu dönemde zorluk yaşadığını belirten Rahime Ağaç, “Kısıtlama varken kendime zaman ayıramıyorum. Temizlik bittikten sonra evime dönerken bir koşuşturma içerisindeydim.” diyerek pandeminin hayatında yarattığı köklü değişime dikkat çekti.
Aynı maskeyi havalandırıp tekrar tekrar kullandığım zamanlar oluyordu”
Ev ve apartman temizleyerek geçimini sağlayan bir diğer kadın da Melike Saimli. İki çocuk annesi Saimli, bu işe 15 yıl önce başlamış. Boşandıktan sonra düzenli olarak mesleğini sürdüren Saimli, salgınla birlikte temizlik işlerinin birdenbire durmasının kendisini olumsuz etkilediğini anlattı. Saimli (52), “Her şey çok ani oldu. Zaten kazandığım parayla geçinmek zordu, bu nedenle bir birikimim bir güvencem yoktu, şimdi de yok.” dedi.
Salgının hızlıca ülkeyi terk etmeyeceği anlaşıldıktan sonra ev temizliği için yeniden işe çağırıldığını anlatan Saimli, “İlk zamanlar çok zor oldu. Maske neredeyse hiç yoktu, kolonya marketlerde tükenmiş oluyordu. Aynı maskeyi havalandırıp tekrar tekrar kullandığım zamanlar oluyordu.” diye konuştu.
Salgından sonra temizliğe gittiği evlerde iş yükünün arttığını söyleyen Saimli, “Aynı ücrete çok daha detaylı temizlik yapmam isteniyor, bazı günler anlaştığımızdan 2,3 saat daha fazla çalışıyorum ama fazla çalıştığım süre için ücret ödemiyorlar. Bununla birlikte temizlik esnasında çamaşır suyu gibi temizlik ürünlerini daha fazla kullandırtıyorlar, eldivenlere rağmen ellerim kuruyor.” dedi.
Ev ve apartman temizliği yapan kişiler kayıt dışı çalışıyor
Türkiye’de yaklaşık bir milyon 300 bin ev işçisi olduğunu ve bu alandaki çalışanların büyük çoğunluğunun kayıt dışı olduğunu söyleyen İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG Meclisi) Üyesi ve İş Güvenliği Uzmanı Gökhan Turan; “Ev emekçiliği pandemi dönemiyle beraber daha yıpratıcı bir konuma geldi. İş Kanunu’nun 4. Maddesi’nde ev hizmetleri kapsam dışı sayılmıştır. Yani emekçi kadınlar haklarını bu kapsamda İş Kanunu üzerinden talep edemediler. Haksız işten çıkarılmalarına rağmen işe başlatmama tazminatı, iş görememe ödeneği gibi kanuni haklardan yararlanamıyorlar.” dedi.
Ev temizliği işlerinde çalışan kadınların sosyal destek paketlerinden faydalanmaları gerektiğini ama pek çoğunun kayıt dışı çalıştığı için faydalanamadığını anlatan Gökhan Turan, “Ev işlerinde çalışanlardan bazıları bu süreçte evlerine gidemediler, temizlik ve bakım yaptıkları evlerde yatılı kalmaya başladılar. Evlerine gidemeyenler sürekli aynı yerde birden fazla iş yaparak, daha fazla gün çalışarak aynı ücreti aldılar.” diye konuştu.
“Ev temizliği ve bakımı işlerinde çalışan kadınlar çalışma ortamlarında istismara açık konumdalar”
Ev ve apartman temizliği yapan işçilerin salgından ekonomik olarak kötü etkilediğini söyleyen İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Abdullah Keskin, “Ev temizliği yapan insanların çoğu dar gelirli kişiler, işe giderken kullanabilecekleri arabaları ya da taksi kullanma imkânları yok. Bu durum onları sağlık açısından riske sokuyor. Gittikleri evde koronavirüs hastası olup olmadığını da bilemiyorlar.” dedi.
Abdullah Keskin, “Ev temizliği ve bakımı işlerinde çalışan kadınlar çalışma ortamlarında istismara açık konumdalar. Koruyucu ekipmanlar sağlanmalı, bu insanlar temizlikte kimyasal ürünler kullanıyorlar, dizlerini yere koyarak ve eğilerek çalışıyorlar. Maske, eldiven ve diz aparatı gibi ekipmanların sağlanması çok önemli, bu alanda çalışan kişiler koruyucu ekipman talep etmeliler.” diye konuştu.