Eski AKP milletvekili Yeni Şafak yazarı Mehmet Metiner, "HDP’ye oy veren Kürt seçmenlerin kahir ekseriyeti gözünü ve kulağını Erdoğan’a diker evvela" görüşünü savundu. Metiner, "Türkiye Kürtlerini HDP’nin siyasi vesayetinden kurtaracak güçlü bir siyasi temsil alanının açılması şart. Her seçimde olduğu gibi HDP’ye oy veren Kürtler Erdoğan’ın ne dediğine ve ne yapacağına öncelikle kulak kesilirler" düşüncesini dile getirdi.
Metiner, yazısında, şu ifadeleri kullandı:
"Yapılması gereken şey bellidir. Denilmesi gereken şey de bellidir. Eğitim dili Türkçe olmak kaydıyla devletin okullarında bu ülkedeki diğer tüm anadillerin öğrenimi ve öğretimi için atılacak adımlar, bu konuyu 'seçmeli ders' üzerinden istismar konusu yapanların elindeki kozların alınmasını sağlar. Anadilde eğitim değil anadilin eğitimi ve öğretimi, İslami, insani ve demokratik bir hak olarak savunulmalı ve gereği yapılmalıdır. Kimsenin dağdaki veya cezaevindeki evlatları dolayısıyla dışlanmayacağı bir kucaklaşma söyleminin inşası şarttır. Acıları yarıştıran değil acıları ortaklaştıran İslami ve insani dilin pratikleştirilmesi, olmazsa olmaz bir öneme sahiptir. Bir de Kürt siyasi temsilinin sağlanması önemlidir. Kastettiğim temsilin, etnikçi-kompartımancı bir temsil sistemi olmadığını, sadece ve yalnızca Kürtlerin kendini içinde her anlamda bulabileceği ve işte 'Biz de varız!' diyebileceği bir temsil sistemi olduğunu bilmem söylememe gerek var mı? Dindar-muhafazakar Kürt sosyolojinin kendi temsilcisi olarak görebileceği, Kürtler nezdinde karşılığı olan, temsil yeteneği itibariyle de göz dolduran güçlü siyasal aktörlerin varlığı, HDP’ye oy veren sözünü ettiğim Kürt seçmenlerin tercihinin rahatlıkla Reis’e akmasını sağlayabilir" ifadesini kullandı.
Metiner, şöyle devam etti:
"Bu söylem ve pratik Reis’in öğretisine ve misyonuna uygundur. Bunu yapacak tek lider de Reis’in kendisidir. Kürtler bu söylem ve pratiği gördüğünde, bu ülkede inkar, asimilasyon ve zulüm politikalarının ürünü olan 'Kürt sorunu'nu cesaretle çözen Reis’in arkasından yürüyeceklerdir. Bu yapıldığında PKK-HDP istediği kadar Kılıçdaroğlu için oy istesin, HDP’ye dediğim nedenlerle oy veren Kürtlerin siyasi tercihi Erdoğan’dan yana olacaktır. Bu söylemin pratikte inşa edildiğinin somut olarak görülmesi, son kertede HDP’ye Kürtlerin mecburiyet ve mahkumiyet zeminini de ortadan kaldıracaktır. Ben buna yürekten inanıyorum.
Ezcümle: Her şey yeni dönemde serok Erdoğan’ın ortaya koyacağı siyasetin diline ve pratiğine bağlı. Benden söylemesi."