Eski Adalet Bakanı İsmail Müftüoğlu, AKP'nin MHP ile kurduğu Cumhur İttifakı'nı eleştirdi; Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu ittifak yapmaları için zorladığını anlattı. "Fakat ikisi olumlu bakıyorken mümkün olmadı. Cumhurbaşkanı, 'Kemal Bey, külliyeye gelmez' dedi, Kılıçdaroğlu, 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'e geçişi istesin biz de cumhurbaşkanı adayı olarak kendisini destekleyelim' dedi ama sonuç yok" diyen Müftüoğlu, "3 ay önceki görüşmelerimden bahsediyorum, çok uzak değil. Cumhurbaşkanı çaresiz kaldı ve MHP ile devam ediyor ama memleketin tepesinin temelini bombalayan onlar" dedi.
CHP ve Milli Selamet Partisi’nin koalisyon yaptığı dönemde Türkiye’nin en büyük hizmetleri gördüğünü ifade eden Müftüoğlu, 6 muhalefet partisinin bir araya gelmesiyle ilgili görüşlerini şöyle aktardı:
“Koalisyondan uzak durmak ülkeyi felakete sürükler, sıkıntılar getirir. Çünkü 'benim dediğim hep doğrudur' diye bir hareket hiçbir zaman doğru olmaz. İnsanız, beşeriz, hata ve yanlış yaparız. Onu düzeltebilecek kimdir? Parlamento. Parlamentoya kaliteli adamlar gelmezse o zaman orada diktatörlük başlıyor.”
“Ayrıştırmazsa AKP’nin ayakta kalması mümkün değil”
Müftüoğlu, AKP’nin 20 yıldır ülkeyi yönetmesiyle ilgili de şunları kaydetti:
“20 yıl sonrasındaki ekonomi durumuna bir bakalım. Dış politikasına, sosyal yapısına ve iç dengelere bakalım. Ne getirdi? Kardeşliği, beraberliği bir araya getirebildi mi? Yok. Hep ayrışmalara meydan veren, ayrışmalarla insanları birbirine düşüren bir iç politika var Türkiye'de. Dış politikada ne var? Kendi inisiyatifimizi kullandığımız bir politika yok. Var gibi görünüyor.
AK Parti iktidarının herhangi bir faydası olmadı 20 yıllık süreçte. Şahsiyetli bir ekonomi anlayışı, şahsiyetli bir dış politika, şahsiyetli bir iç dinamikleri kucaklaştıran politikası yok. Hep ayrıştırıcı. Çünkü başka türlü ayrıştırmazsa ayakta kalması mümkün değil. Ayakta kalmanın birinci, en güzel silahı da ayrıştırmak sureti ile etrafında güç toplamaktır.”
"Türkiye'nin bekası tehlikede, vatandaş mankurtlaşmış"
Millet İttifakı'ndaki genişlemeyi gayet olumlu bulduğunu söyleyen Müftüoğlu, şöyle konuştu:
“Çünkü, ben Türkiye'nin geleceğinin, Türkiye'nin bekasının tehlikede olduğunu görüyorum. Bunun müsebbibi sadece AKP değil. AKP'ye rey verenlerin tutumu da buna sebeptir. Vatandaş mankurtlaşmış zaten. Gözü başka bir şey görmüyor. Neden? Menfaati var. Çocuğunun okulu var. Hanımının araba derdi var. Onun fabrikasının meselesi var. Tahakküm ve baskı olunca adam doğruyu söyleme imkânından mahrum kalıyor. Ama ben hür fikirli bir adamım. Ben Necmettin Bey'e de çok itiraz ettim."
"Erdoğan'a 'Senin manevi dünyanı kurtarmaya çalışıyorum, sen farkında değilsin' dedim"
Zaman zaman görüştüğü Cumhurbaşkanı ve AKP genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a eleştirilerinizi de yönelttiğini ifade eden Müftüoğlu, “Bana 'Sen ağabeysin, ağabeylik hukukunu kullanıyorsun, yazılarını çok ağır yazıyorsun' diyor. Yazılarımdan biraz şikâyetçi olunca 'Ben aslında senin manevi dünyanı kurtarmaya çalışıyorum sen farkında değilsin' dedim” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile Erdoğan’ın bir arada yürümesini de, “AKP'yi sıkıntılara sokan MHP'dir. MHP taşerondur” diye değerlendiren Müftüoğlu, “Dışarının taşeronu. Hele genel başkanları zaten başından beri öyle” diye konuştu.
"Bahçeli'nin ne alakası var milliyetçilik ile?"
Müftüoğlu, “Sayın Bahçeli'ye yönelik eleştirilerden sonra bazen sert tepkilerle karşılaşıldı. Çekinmiyor musunuz?” sorusuna da şöyle yanıt verdi:
“Bize vız gelir, tırs gider. Onlar bizi bilirler, biz de onları biliriz. Ve biz bu işin ağabeylerindeniz. Bu işin hamallığını yaptık. O sonra geldi. Sonradan yamanma o. Ne alakası var onun milliyetçilik ile? Milliyetçi adam kendisini ayakta tutan kadroları perişan eder mi ya? Milliyetçi adam dün ana avrat sövdüğü bir adamın başbakanlığını över mi yahu? Adam zahmetsiz her istediğini yaptırıyor ve hiçbir mesuliyeti yok. İpin ucu kimin elinde? İpin ucu MHP'nin elinde.”
"Kılıçdaroğlu, 'Erdoğan'ı destekleyelim' dedi"
Erdoğan’ı CHP ile koalisyon için zorladığını ifade eden Müftüoğlu, “Kemal Kılıçdaroğlu'nu da zorladım. Fakat ikisi olumlu bakıyorken mümkün olmadı. Cumhurbaşkanı, 'Kemal Bey, külliyeye gelmez' dedi, Kılıçdaroğlu, 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'e geçişi istesin biz de cumhurbaşkanı adayı olarak kendisini destekleyelim' dedi ama sonuç yok. 3 ay önceki görüşmelerimden bahsediyorum, çok uzak değil. Cumhurbaşkanı çaresiz kaldı ve MHP ile devam ediyor ama memleketin tepesinin temelini bombalayan onlar” diye anlattı.
Röportajın tamamını okumak için tıklayın.