İzmir'in Buca ilçesinde, 29 Ağustos'ta eşi Feyzi Duran (28) tarafından çocuğunun gözü önünde dövülüp, başında şişe kırılan ardından 8'i ölümcül olmak üzere 104 yerinden bıçakla yaralanan Aysel Perkgün (28), yaşadıklarını anlatarak "Başka kadınlar da bunları yaşamasın, bana bunları yaşatan bu kişiye en büyük cezanın verilmesini istiyorum." dedi.
Olay, 29 Ağustos'ta Çamlık Mahallesi'nde meydana geldi. Uyuşturucu madde bağımlısı olduğu ileri sürülen Feyzi Duran ile dini nikahlı eşi Aysel Perkgün arasında, evde kıskançlık nedeniyle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Duran, 1 yaşındaki çocuğunun yanında Aysel Perkgün'ü dövüp, başında içki şişesi kırdı. Ardından da banyoya kilitleyerek, bıçakladı. Perkgün'ün çığlıklarını duyan komşuları, polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine adrese ekipler sevk edildi. Aldığı 8'i ölümcül 104 bıçak darbesiyle ağır yaralanan Perkgün, ambulansla Tepecik Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi'ne kaldırılıp, tedaviye alındı.
Olay sonrası polis tarafından gözaltına alınan Duran ise işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Hayati tehlikeyi atlatan, sağlık durumu iyiye giden Perkgün ve ailesi, olayın ardından bir süre Duran'ın ailesinde kalan oğlu A.D.'yi 1 Eylül de geri aldı.
"Bana bir şey yapacağını hemen anladım"
Olay günü yaşananları Perkgün, "3 yıldır evliyiz. Evlilik sürecinde sürekli şiddet gördüğüm için bana bir şey yapacağını hemen anladım" diyerek anlattı. Perkgün, çocuğuyla birlikte yaşadığı şiddet anlarıyla ilgili şunları söyledi:
"Olay günü marketten içki alıp, eve döndük. Benden içki sofrası kurmamı istedi. Ardından banyoya girip yıkandı. Abdest aldı. Abdest alması ilgimi çekti. 'Niye abdest alıyorsun' dedim. Cevap vermedi. Duştan çıktı, masaya oturup içkisini içmeye başladı. Bu sırada kimse dışardan evi görmesin, diye pencerenin panjurunu kapattı. Panjuru kapatmak için eğildiğinde belinde 2 bıçak olduğunu gördüm. Evdeki bıçakları beline koymuştu."
"Bana, canavarca bakıyordu. 'Sana 2 şey soracağım' dedi. 'Sor' diye karşılık verince, 'Daha sonra soracağım' dedi. Zorla 2 bardak rakı içirdi. Ardından bana 'Kalk' dedi. 'Çocuk ağlıyor, önce onu susturayım' dedim. Tekrar 'Kalk' dedi. Hemen kalkmayınca bu kez yanında bulunan şişeyi başıma vurup, kırdı. Çocuğuma cam kırığı gelmesin diye üzerine kapandım. Beni zorla önce yatak odasına, sonra da 'Burada konuşmayalım' deyip, mutfak ile banyo arasındaki hole getirdi. Sonrasında banyoya soktu. Burada zemin ıslak olduğu için kayıp, düştüm. Kendimi tuvaletle duvar arasında sıkıştırdım. Olacakları tahmin ettiğim için boynumu, şah damarımı korudum."
"Tüm bunları vahşilikten yaptı"
Perkgün, daha sonra yaşananları ise şöyle anlattı:
"Bıçaklandığım için, kendimden geçmeye başlamıştım. Banyonun gider deliği kapalıydı. Vücudumdan akan kan, banyoyu doldurdu. 'Senin ölümünü izleyeceğimi söylemiştim. Bak işte ölümünü izliyorum' dedi. Sonra bir sigara yakıp, içti. Çığlıklarımı duyup, gelen bir kişi içeri girdi. İçerdeki durumu görünce ise koşarak dışarı kaçtı. Peşinden gidip bu adamı dövmüş."
"Sonra tekrar yanıma geldi. Yüzüme su tuttu. 'Tutma boğuluyorum' dedim. 1 yaşındaki çocuğumu aldı. Çocuğu kanlı bedenimin üzerine koydu. 'Al çocuğu üzerimden artık tutamıyorum' dedim. 'Bana çok eziyet çektirdin, bu çocuğa çektirme. Allah rızası için çocuğu al' dedim. Bir ara kayınvalidem geldi. Kapıyı kapattı. Artık eve biri girse de beni, durumumu göremiyordu. Ondan sonrasını hatırlamıyorum. Ben kendimden geçerken bir sigara daha içmiş. Sonra saçımı kesmiş. Tüm bunları vahşilikten yaptı."
"Başka kadınlar bunları yaşamasın"
"Başka kadınlar da bunları yaşamasın, bana bunları yaşatan bu kişiye en büyük cezanın verilmesini istiyorum. Aynaya her baktığımda olanları tekrar tekrar yaşıyorum. 1 yaşındaki çocuğum da bu dehşeti benimle yaşadı ki bunu 1 kere değil, defalarca oldu. Sırtımda, eskiden kalma hortum ve bıçak izleri var. İlk kez bıçaklanmadım ama ilk kez doğrandım" diyerek adalet talep etti.
Perkgün'ün avukatı Abdi Yaşar, tutuklanan Duran hakkında 'kasten yaralama' suçundan soruşturmanın başlatıldığını ancak savcılığa verdikleri yeni ifade sonrası suçun niteliğinin 'canavarca hisle ve eziyet çektirerek adam öldürmeye teşebbüs' olarak değiştiğini söyledi. (DHA)