T24 - Başbakan Erdoğan, yurt dışı temaslarını tamamlamasının ardından saat 16:00 sularında geldiği Zonguldak'ın Karadon ilçesindeki maden ocağında protesto edilirken, Erdoğan'ın işçi yakınlarıyla görüşmesi ardından da çadırlarda kavga çıktı. Protesto gösterisini gerçekleştiren kişi gözaltına alınırken, Erdoğan'ın işçi yakınlarını ziyareti ardından çadırda çıkan ve polis tarafından kontrol altına alınamayan kavgada da 1 kişi yaralandı. Güvenlik güçleri olayları yatışrımak için havaya bir el ateş açarken Erdoğan kendisine yapılan protestonun provakasyon amaçlı olduğunu savundu. Bu arada Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, Karadon Müessese Müdürlüğündeki grizu patlamasına ilişkin, ''Burada eğer beşeri bir ihmal varsa bunun hesabı kesin sorulur. Eğer burada kurumsal bir ihmal varsa onun hesabı da sorulur, ama şimdi sorumlu ve suçlu arama safhasında değiliz'' dedi.
Başbakan: Kazalar madenciliğin kaderinde var
Başbakan Erdoğan, 30 işçinin 2 günden fazla bir süredir toprak altında bulunduğu Zonguldak'taki Karadon maden ocağını ziyaret etti.
Başbakan Erdoğan, maden ocağına geldiği ve konuşma yapacağı sırada bir kişi tarafından protesto edilirken, protestocu güvenlik güçleri tarafından gözaltına alınarak bölgeden uzaklaştırıldı.
Bu olay üzerine toprak altında mahsur kalan işçilerin aile ve yakınlarının bulunduğu Kızılay çadırlarına yönelen Erdoğan, ailelere geçmiş olsun dileklerini iletti. Ellerinden gelen tüm çabayı sarf ettiklerini belirten Erdoğan, çalışmaların aralıksız olarak süreceğini belirtti.
Polis olayları kontrol altına alamadı
Erdoğan, toprak altındaki işçi yakınlarıyla görüşmesinin ardından konuşma yapacağı bölgeye ilerlediği sırada ziyaret ettiği 2. çadırda bir tartışma başladı.
Neden çıktığı bilinmeyen tartışma kısa sürede büyüyerek tartışmaya dönüşürken, güvenlik güçleri olayları kontrol atlına alamadı. Polis tarafından havaya bir el ateş açılıarak yatıştırılmaya çalışılan kavgada bir kişi yaralandı.
Başbakan Erdoğan konuşması sırasında maden ocağında çalışanların kaderlerinde maalesef böyle şeylerin olduğunu belirtirken protesto gösterisine de değindi.
Erdoğan: Protesto provakasyon amaçlı
Erdoğan, protestoyu gerçekleştiren kişinin Zonguldak'ta ikamet eden veya toprak altında bulunan işçilerin yakınlarından biri olmadığını belritti:
"Lütfen tahriklere de gelmeyin, bakın az önce bir tanesi kalktı hakaretler yaptı, çok edepsizce küfür de etti. Ve araştırdık ki buranın insanı değil bir başka yerden, Ankara'dan gelin birisi ve Emniyet Teşkilatı bütün tespiti yaptı, çıkardı ve işi gücü bu tür provokatörlük yapmak. Bu tür oyunlara da halkımızın hiç bir yerde gelmeyeceğine inanıyorum. Bunun dışında diğerleri tabi ki buranın insanı olarak içeride abisi kardeşleri kalmış kardeşlerimin hüznü büyüktür. Bunu da kabulleniyoruz fakat buraya gelen başbakanına, bakanına, milletvekiline, burada onların acısını paylaşmak için bulunanlara karşı da herhalde 'en azından buraya geldiler' demek de bu asil milletin şanındandır diye düşünüyorum."
Konuşmanın ardından maden ocağındaki merkeze yönelen Erdoğan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Çalışma ve Sosyal Güvenklik Bakanı Ömer Dinçer ve yetkili isimlerden süreç ve kurtarma ekipleriyle ilgili olarak bilgi aldı.
Dinçer: İhmal varsa hesabı sorulur
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve TTK Genel Müdürü Burhan İnan, arama kurtarma çalışmalarındaki son durumla ilgili olarak 75. Yıl Cumhuriyet Kuyusunda gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Medyada sorunun madendeki çalışmaların alt işverene devredilmesinden kaynaklandığı yönünde bir kanaat bulunduğunu ifade eden Dinçer, kömür çıkartma işinin alt işverene bırakılmadığını belirterek, ''Tekrar izah etmekte yarar var, kömür çıkarma işi TTK'nın yaptığı bir iş, alt işveren galerinin açılması ve bağların atılması işini yapmaktadır. Basit bir ifade ile yol açıyorlar ve bu işi de TTK onlarca yıldır zaten yaptırıyor'' diye konuştu.
Dinçer, TTK'nın bu işi neden kendisinin yapmadığına yönelik soru üzerine, bunun farklı bir uzmanlık gerektirdiğini vurguladı.
Yıkılan kulede mekanik hizmetlerle ilgili çalışmaların sürdürüldüğünü, yetkililerin yedek kurtarma kafesini çalıştırabilmek için çaba sarf ettiğini kaydeden Dinçer, bu çalışmanın ne zaman sonuçlanacağını bilemediklerini söyledi. Bu nedenle kurtarma çalışmalarının bir ayağı olarak o kulenin kullanılamadığını anlatan Dinçer, ancak mekanik çalışmalar bitince o kuleden de kurtarma ekiplerinin ineceğini dile getirdi.
Dinçer, işçilerin ailelerine yardım yapılıp, yapılmayacağını ilişkin bir soruya, ''Yardım konusunda yapılması gereken neyse onu yapacağız. Hem TTK, hem Başbakanlık olarak. Hazırlıkları yapıyoruz, ama şimdi bunları konuşmak çok nazik gelmediği için telaffuz etmiyoruz, ama o konuda elimizden geleni yapacağız'' yanıtını verdi.
İnan: 4 günlük süreye ihtiyacımız var
Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdürü Burhan İnan ise, patlamasının ardından kurtarma ekiplerinin maddende bir kömür göçüğüyle karşılaştıklarını belirterek, kömür göçüğünü geçene kadar 4 günlük süreye ihtiyaçları olduğunu söyledi.
İnan, "Süreyi kısaltmak için elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz. Bu boşluğu geçtikten sonra, tahkim ettikten sonra karşımıza çıkan kömür göçüğüne müdahale edeceğiz. Eğer, kömür göçüğünün olduğu noktada bağlar deforme olmamışsa, göçmemişse bu kömür göçüğünü rahat, çok kısa zamanda geçebileceğimizi düşünüyorum. Bu kömür göçüğünün arkasında ne olduğu konusunda bir bilgimiz yok, yani yapının sağlam mı, düzgün mü, göçük mü olduğu konusunda bir şey söylemek şimdiden mümkün değil.''
İnan, bir soru üzerine de ''Kömür göçüğü dediğimiz, göçüğe geçene kadar 4 günlük süreye ihtiyacımız var'' dedi.
Maddendeki gazın istenilen seviyelerde olduğunu, bu sebeple patlama riski olmadığını ifade eden İnan, TTK'nın kurtarma çalışmaları konusunda Avrupa'nın uzman kuruluşlarından biri olduğunu ve bugüne kadar 10 bin civarında tahliyeci yetiştirdiğini, teknik ve bilgi birikimi konusunda hiçbir eksikleri olmadığını sözlerine ekledi.