Gündem

Erdoğan'dan Merkel'e telefon: 1915 olaylarını "soykırım" olarak niteleyen tasarıyla ilgili kaygılıyız

"Almanya böyle bir oyuna gelirse iki ülkenin ilişkileri zedelenir"

31 Mayıs 2016 20:06

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Şansölyesi Angela Merkel'i arayarak, perşembe günü Almanya Parlamentosu'nda oylanacak olan "Ermeni soykırımı" tasarısına ilişkin olarak, "Kaygı duyuyoruz" mesajını iletti. Türkiye'nin hassasiyetlerine dikkat çeken Erdoğan, "Almanya sağduyulu yaklaşım sergilemeli" uyarısında bulundu.

Üç gün sürecek Afrika ziyareti öncesi Adnan Menderes Havalimanı'nda konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim sözde Ermeni soykırımı gibi bir problemimiz var mı? Bizim böyle bir problemimiz yok. Biz bu konuda rahatız. Bize bu şekilde yaklaşım gösteren aslında iki ülke arasındaki Almanya, üç milyonu aşkın Türk’ün yaşadığı bir ülke, aramızdaki ilişkiler çok çok üst düzeyde. Böyle bir oyuna girecek olursa bu bizim geleceğimize yönelik, iki ülke arasındaki gerek diplomatik, ekonomik, ticari, siyasi, askeri, aynı zamanda NATO’da olan iki ülkeyiz, bütün bunları zedeler" diye konuştu.

Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in "Türkiye özür dilerse ilişkiler düzelir" açıklamasına ilişkin olarak, "Bir pilotun yapmış olduğu hata, yanlış sebebiyle koskoca Türkiye’yi feda etmesi düşündürücüdür. Biz Rusya ile münasebetlerimizi kesinlikle yeniden geliştirmenin, çok daha farklı bir konuma taşımanın gayreti içinde olmamız gerekir. Temenni ederim ki bir an önce sıkıntı aşılır" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Perşembe günü Kenya’da Cumhurbaşkanı Kenyate ile görüşerek bölge ile ilgili meseleleri istişare edeceğiz. TİKA tarafından hibe edilen ambulansların teslim töreni yapılacak. 

Ülkede düzenlenecek iş forumları çerçevesinde iş adamlarımız yerel muhattaplarıyla ikili ilişkileri daha nasıl geliştirebiliriz görüşmeler yapılacak. Bu ivmeyi devam ettirmemiz gerekiyor. Her zaman söylediğim gibi gitmediğiniz yer sizin değildir. 2023 hedeflerimiz için çalmadık kapı, araştırılmadık imkan, keşfedilmemiş bir yer bırakmamalıyız. Devlet, özel sektör el ele vererek yeni iş birliği projelerini bulup hayata geçirmeliyiz. 

Şu an Türkiye’nin Afrika’da 39 büyükelçiliği bulunuyor. Afrika ülkelerinin de Ankara’da 32 büyükelçiliği bulunuyor. Arkadaşlar, 10 yıl öncesine kadar kıtada çok sınırlı bir varlığı olan ülkemiz Afrika’nın her ülkesinde ciddi çalışmalar yürütüyor. Kalkınma odaklı çalışmamızla, Afrikalı dostlarımızın kanayan yaralarına şifa olmaya çalışıyoruz. Kalıcı eserler bırakmaya gayret gösteriyoruz. Tüm dünya kıtaya yönelik ilgisinin geçici bir şey olmadığını net bir şekilde anlamıştır. 

 

"Soykırım tasarısı iki ülkenin
ilişkilerini de zedeler"

 

Öncelikle, bu hassasiyetinize teşekkür ediyorum. Dün sayın Başbakan, Merkel ile görüşme yaptı. 1 saat 2 saat kadar önce ben de kendisiyle görüşme yaptım. Kendileri elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz gibi ifadeler kullanıyor. Biz şuna inanacağız, bizim sözde Ermeni soykırımı gibi bir problemimiz var mı? Bizim böyle bir problemimiz yok. Biz bu konuda rahatız. Bize bu şekilde yaklaşım gösteren aslında iki ülke arasındaki Almanya, üç milyonu aşkın Türk’ün yaşadığı bir ülke, aramızdaki ilişkiler çok çok üst düzeyde. Böyle bir oyuna girecek olursa bu bizim geleceğimize yönelik, iki ülke arasındaki gerek diplomatik, ekonomik, ticari, siyasi, askeri, aynı zamanda NATO’da olan iki ülkeyiz, bütün bunları zedeler. Öyle zannediyorum ki bunların hepsi düşünülecektir. Biz şu anda çıkmamış bir kararı değerlendirme doğru bulmam. Ama bir karar çıkar, bu karar çıkar bunun gerekçesi nedir, ha ondan sonra bunun değerlendirmesini gerek hükümetimiz gerekse bizler bunun değerlendirmesini yaparız. Ama uluslarası hukukta hiçbir bağlayıclığı yoktur, bilinmesini istiyorum.

 

"Bunlara alışmaladılar
bugüne kadar ama alışacaklar"

 

Arkadaşlar, öncelikle ben şu anda bir siyasi partinin genel başkanı değilim. Halkının yüzde 52 oyunu alarak seçilmiş bir Cumhurbaşkanıyım. Yargı organının da cumhurbaşkanıyım, yürütmenin de cumhurbaşkanıyım, yasama organının da cumhurbaşkanıyım. Böyle bir yaklaşımın içine giren muhalefet siyaseti öğrenememiş, önce siyaseti öğrenmeleri lazım. Tayyip Erdoğan selam verse, niye selam verdi diye hasabını soracaklar. Tayyip Erdoğan’a birisi selam verse niye selam verdin diye soracaklar. Bunlar boşuna yoruluyorlar. Biz, yargının başkanlarıyla temsil noktasında olanlarıyla bu tür seyahatleri rahatlıkla yaparız, yasal, ahlaki olarak hiçbir yanlış yoktur. Bunlara alışmaladılar bugüne kadar ama alışacaklar. Daha çok böyle devletin milletle kaynaştığı şeyleri görecekler. Biz yargının en üst temsilcileriyle orada halkımızla beraber çay topladık. Güzel de bir Rize seyahati oldu. Balıkesir’de böyle bir seyahati Yargıtay başkanının daveti üzerine yaptık. Herhalde Rize’ye gittik diye rahatsız olmuş olabilirler. 

Olumlu gelişmeler noktasında şu anda yine aynı noktadayız, temennimiz odur ki bizim söylediğimiz özürdü tamam, tazminattı bu da tamam gibi görünüyor. Üçüncüsü ambargonun kaldırılması ki bunun içinde bir, Filistin’de ciddi bir enerji sıkıntısı var. Bunun giderilmesi için bazı teklifler yaptık. Su sıkıntısı var çok ciddi manada bu konuda tekliflerimiz oldu. Denizden arıtma, sondaj olabilir. Bu konuda desteklenmesi istendi. Gelişmeler olumlu gibi görünüyor, bunları aşabilirsek. Okul hastane gibi, orada okullar, hastaneler yapılması konusunda müsade edilirse bizler Türkiye olarak enerjide, suda bütün şebekeleri yapmaya kadar yapacağız. Yiyecek, gıda, ilaç bu konularda Türkiye üzerinden olursa kabul ederiz diyorlar, çalışmalarını yapıyoruz.

 

"Bir pilotun hatası yüzünden Rusya’nın Türkiye’yi feda etmesi düşündürücüdür"

 

Şimdi, beni meraklandıran konu acaba bizden nasıl bir ilk adım bekleniyor, onu anlamakta zorlanıyorum. Yoksa biz, Türkiye olarak suçlu sandalyesinde oturan bir ülke değiliz. Biz kesinlikle Rusya ile münasebetleri bozmak isteyen de değiliz, tam askine geliştirmeyi arzu eden bir ülkeyiz. Sayın Putin ile bizim ilişkilerimiz gerçekten çok farklı bir noktadayken, iki iyi dost noktasındayken, böyle bir konuma gelmiş olması, bir pilotun yapmış olduğu hata, yanlış sebebiyle koskoca Türkiye’yi feda etmesi düşündürücüdür. Biz Rusya ile münasebetlerimizi kesinlikle yeniden geliştirmenin, çok daha farklı bir konuma taşımanın gayreti içinde olmamız gerekir. Temenni ederim ki bir an önce sıkıntı aşılır, Türkiye ile Rusya son 10 yıl içerisindeki adımları atarlar atmaya devam ederler."