T24 - CHP lideri Baykal’ın yaptığı Churchill- Hitler benzetmesine yanıt veren Erdoğan, “Eğer illa Hitler’e benzetecek bir siyasi figür arıyorlarsa, genel merkezlerindeki eski genel başkan fotoğraflarına baksınlar. Hitlervari bıyıklarının altından kendilerine gülümsediğini görecekler“ dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Hitler” benzetmesi yapan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a yanıtı, 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’yü Hitlere benzeterek verdi. Erdoğan, “Eğer illa Hitlere benzetecek bir siyasi figür arıyorlarsa, kendi genel merkezlerindeki eski genel başkan fotoğraflarına baksınlar. Orada Führer’e özenip, kendisine ‘Milli Şef’ dedirtmiş genel başkanlarının Hitlervari bıyıklarının altından kendilerine gülümsediğini görecekler” dedi. Erdoğan, dün partisinin grup toplantısında şunları söyledi:
Tahammülleri yok
Ana muhalefet partisinin lideri ‘Cumhurbaşkanı’nın onayının ardından derhal Anayasa Mahkemesine gideriz’ dedi. Anayasa Mahkemesi, ana muhalefet mahkemesi haline geldi. Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı Kanunu’nu da taşıdı. Bunların terörle mücadeleye bile tahammülleri yok. Bunu bile hazmedemiyor, mahkeme yollarına düşüyorlar.
İnönü'yü Hitler'e benzetti
CHP lideri son derece çirkin, son derece münasebetsiz bir benzetme yaparak kendisini Churchill’e, hükümeti de Hitler’e benzetiyor. İlla Hitler’e benzetecek bir siyasi figür arıyorlarsa, genel merkezlerindeki eski genel başkan fotoğraflarına baksınlar. Orada Führer’e özenip, kendisine ‘Milli Şef’ dedirtmiş genel başkanlarının Hitlervari bıyıklarının altından kendilerine gülümsediğini görecekler. Ona baksınlar.
Churchill, 1915’te Çanakkale’de kahraman Mehmetçiğin yüreğini, bedenini, ruhunu ortaya koyarak yaptığı vatan savunmasında tarihin asla unutmayacağı ağır bir mağlubiyet almıştır. Churchill, Mehmetçik karşısındaki bu ağır hezimet sonrasında İngiltere’de Bahriye Nazırlığı’ndan istifa etmek zorunda kaldı. CHP lideri kendisini yerine koyduğu Churchill’den örnek arıyorsa buyursun Çanakkale Savaşı’na baksın.
Çocuğa bile bırakamıyor
CHP genel başkanı neredeyse 23 Nisan törenlerinde çocuğa bile koltuğunu bırakmayacak. ‘Aman koltuk altımdan gitmesin.’
Taksim'deki tablo
1 Mayıs’ta Taksim 100 bin kişiyi ağırladı. Tarihi gün yaşandı. 33 yıl aradan sonra böyle bir zemini hazırlamanın mutluluğu içindeyiz. Bazıları nemalanmak istiyor; ‘kopara kopara aldık’. Kimsenin bu iktidardan kopara kopara aldığı bir şey yok. Kopara kopara alma güçleri varsa 1977’den beri neredeydiler?
Taksim’deki dostluk, kardeşlik ve dayanışma tablosu, Türkiye’nin çetelerle mücadelesinin, hukuk dışı örgütlenmelerle mücadelenin eseridir.
O tarihi an 2010 yılı 1 Mayıs’ı asla ve asla bir tesadüfün eseri değildir. 1 Mayıs 2010, Türkiye’nin nasıl değiştiğinin, olgunlaştığının, tabularını nasıl yıktığının, statükoyu nasıl aştığının, tahrik ve provokasyon korkularından nasıl sıyrıldığının, somut bir abidesidir.
Başaramayacaksınız
Türkiye bugün artık cesur şekilde Çorum, Kahramanmaraş, Sivas, Gazi Mahallesi olaylarını, 1 Mayıs 1977’yi, faili meçhul olayları konuşur, tartışır ve sorgular bir hale geldi. Nazimiye’de, Lice’de Mehmetçiğe tetik çeken zihniyet ile Taksim’de 1977’de işçinin üzerine kurşun yağdıran zihniyet arasında hiçbir fark yoktur. Çorum’u, Kahramanmaraş’ı, Gazi Mahallesi’ni, Sivas’ı kana bulayan zihniyet ile Danıştay’da kan döken zihniyet arasında hiçbir fark yoktur.
Kirli senaryoların sahiplerine ve tetikçilerine bir kez daha sesleniyorum: Başaramayacaksınız. Tüm Türkiye kirli odakları tanımalı.
Vur kazmayı Ferhat
Görünen o ki anayasa değişikliği referanduma gidecek ve son sözü aziz milletimiz söyleyecek. ‘Vur kazmayı dağa Ferhat, çoğu gitti azı kaldı’ diyerek Türkiye’nin demokratik geleceğine yaptığınız katkılardan dolayı sizleri kutluyorum. Bu aziz millet sizden razıdır. Cumhuriyet tarihinde hiçbir siyasi parti grubuna nasip olmayan bir dayanışma ve kenetlenme sergileyerek tarih yazdınız. Gurur duydum.
En ciddiyetsiz gensoru
Muhalefet partilerinin liderleri inandırıcılıklarını kaybetmişlerdir. Neden vekillerin hayır oyu vermesini engelliyorsunuz? Kendi arkadaşlarınıza neden güvenmiyorsunuz? Hayır deyin ama oyunuzu kullanın. Süreci yavaşlatmak için, şahsımla ilgili gensoru önergesi verdiler. Cumhuriyet tarihi boyunca verilmiş en boş, en ciddiyetsiz, en hazırlıksız gensoru önergesiydi. Çakma gensoru önergesi. Bir değil, iki değil, üç değil, dört değil aynı önerge, aynı... Ayıptır ayıp. Abdestinden şüphesi olmayan namazından şüphe etmez. Bunlar kendi gerekçelerine inanmadıkları için arkadaşlarına da güvenemiyor. Okyanus ötesinden hariçten gazel okuyanların ipine sarılıyorlar.
'Göstermeyin' uyarısı
Şimdi bu turda daha hassas, zarflarınızın içine iyi bakacaksınız, kulübenin içine gireceksiniz, oyunuzu kullanacaksınız ve hiç göstermeye gerek yok arkadaşlar. Girin, hemen orada oy kutusunun içine oyunuzu hayırlısıyla atın. Bakıyorsunuz, ‘bunlar birbirlerinin arkasına takipçi koydular’ diyor.
Baykal ne dedi?
Baykal, geçen haftaki grup toplantısında anayasa paketine karşı verdikleri mücadeleyi Winston Churchill ve Adolf Hitler örneğiyle açıklarken, şu ifadeleri kullanmıştı: “2. Dünya Savaşı’nda Churchill, Hitler’e karşı ‘dağda, denizde, ovada, sonuna kadar mücadele edeceğiz’ demişti. Biz de bu üç maddeye (yargıyla ilgili maddeler) karşı, parlamentoda, referandumda, Anayasa Mahkemesi’nde sonuna kadar mücadele edeceğiz.”
NATO’nun fikir babası
CHP lideri Baykal’ın benzetme yaptığı ünlü İngiliz politikacı Winston Churchill, 1940-1945 ve 1951-1955 yılları arasında iki dönem başbakanlık yaptı. 1874’te doğan, 1895’te Kraliyet Harp Okulu’nu bitiren Churchill, Güney Afrika’da esir düştü. Esir kampından kaçan Churchill, ülkesinde milli kahraman ilan edilirken, savaş sonunda Muhafazakâr Parti’ye katıldı. 1904’te Liberal Parti’ye geçen Churchill, 1911’de Denizcilik Bakanı oldu. 1. Dünya Savaşı sırasında Çanakkale Kara Harekâtı’nın planlayıcısı olan Churchill, yenilgiye uğrayınca, ününü kaybetti. 2 Dünya Savaşı sırasında Başbakan olan Churchill Hitler’e karşı etkili bir direniş gösterdi. Churchill, Türkiye’yi de savaşa sokmak istedi. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ile Kahire ve Adana’da iki ayrı görüşme yapan Churchill, savaş sonrası kurulan NATO’nun fikri altyapısını oluşturdu.