Gündem

Erdoğan'dan YSK kararına ilişkin açıklama: Bir yanlış anlaşılma var

"S-400'le ilgili geri adım atmamız söz konusu değil"

04 Haziran 2019 08:21

Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) önceki gün verdiği "soruşturma geçiren ilçe seçim kurulu başkanları ve seçim müdürlerinin tekrar görev alabilecekleri" kararına ilişkin olarak değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Orada zannediyorum bir yanlış anlaşılma var. Bir defa netleşmiş değil" dedi. "Biz bütün bunlara karşı tedbiren parti olarak YSK'na bu konudaki itirazi kaydımızı düştük" diyen Erdoğan, "Bazıları bunu sandık kurulları diye ifade ediyor, sandık kurullarıyla ilgisi yok. Sandık kurullarına ilişkin böyle bir durum söz konusu değil. YSK da bu itirazi kayıt üzerinden kararını verecek. Temennimiz odur ki neticesi hayırlı olur" ifadelerini kullandı.

Erdoğan ayrıca, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'la yaptığı telefon görüşmesi sırasında hitap ettiği Pençe Harekatı'na katılan askerlerin bayramını kutladı. Erdoğan konuşmasında "Pençe Harekatı'nın büyük bir zaferle noktalanmasını Rabbimden niyaz ediyorum" dedi.

S-400'lerle ilgili de açıklamalarda bulunan Erdoğan, "Geri adım atmamız söz konusu değil" dedi. Ortak heyet oluşturulması ve Rusya'ya olduğu gibi 'olumlu istikamette' patriotların satın alınmasına ilişkin ABD'ye teklif verdiklerini söyleyen Erdoğan, "Amerika tarafından maalesef S-400'ler gibi olumlu karşı teklif gelmedi" diye konuştu.

Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

"Bayramlaşmamızı yapmış olduk. Bu da öyle zannediyorum ki anlamlı bir buluşma oldu. Ramazan Bayramımızı tebrik ediyorum. Tabi çok farklı bir dönemde bayramımızı kutladık. Pençe Harekatı kararlılıkla devam edecek.

"(YSK'nın kararına ilişkin değerlendirme) Orada zannediyorum bir yanlış anlaşılma var. Bir defa netleşmiş değil. Biz bütün bunlara karşı tedbiren parti olarak YSK'na bu konudaki itirazi kaydımızı düştük. Bazıları bunu sandık kurulları diye ifade ediyor, sandık kurullarıyla ilgisi yok. Sandık kurullarına ilişkin böyle bir durum söz konusu değil. YSK da bu itirazi kayıt üzerinden kararını verecek. Temennimiz odur ki neticesi hayırlı olur. Bildiğiniz gibi burada bir incelik var, o da şudur; bir defa hakimlerle ilgili konnuda karar merci YSK değildir. Hakimlerle ilgili konularda, onların herhangi bir yerden bir yere gönderilmesi konusu tamamen HSK'ya aittir. Onlar bu görevi infa eder. Böyle bir sürecin içerisinde bu tür adımların atılması da her türlü şüpheye de vesile teşkil eder. Bunun için burada gerek YSK'nın gerek HSK'nın hassasiyetleri var. Bu hassasiyetler gözetilerek bir adım atılacaktır.

(İdlib'de pazar yerinin bombalanması) Bu konuda özellikle İdlib'e yönelik 2-3 gün önce sayın Putin ile de bu konuyu görüştük. Ondan 2-3 gün önce de Sayın Trump'la bu konuları görüşük. Şu anda Suriye, Mümbiç, Fırat'ın doğusu üzerinde ilgi alakası olan her ülke ile Türkiye olarak görüşmelerimizi devam ettiriyoruz. Bundan sonraki süreçte de devam edecektir. Trump'ın biliyorsunuz bir İngiltere ziyareti var. Herhangi bir durum muaccel olarak gerekirse biz yine kendileriyle bu görüşmeyi yaparız. Sayın Putin'le böyle bir görüşme gerekirse onunla da bu görüşmeyi yaparız. Fakat tabii temennimiz bu varil bombalarıyla falan yapılan saldırılar, özellikle de siviller üzerinde üzüntü verici. Bundan da bir an önce sıyrılmanın gayreti içerisindeyiz. Oradaki örgütler konusundaki hassasiyetimiz özellikle istihbarat örgütlerimiz vasıtasıyla da devam etmektedir. Temennimiz bir an önce burada bir sükun hakim olsun.

"(S-400) Zaten bizim şu anda attığımız adım belli. Burada bizim yaptığımız bir anlaşma var, geri adım atmamız gibi bir şey söz konusu değil. Burada biz Amerika'ya karşı teklifimizi de yaptık. Bunlardan biri de gelin heyetler oluşturalım, bu heyetler çalışmalar yapsın. Bunun dışında başka bir adım da, bize patriotlar verin şeklindeydi. Ama şartları da en az Rusya kadar olumlu istikamette olmalı. Eğer, Rusya gibi olumlu bir teklif gelirse biz patriotlar konusunda adım atabiliriz. Amerika tarafından maalesef S-400'ler gibi olumlu karşı teklif gelmedi. Uluslararası ticarette kazan-kazan esası, her ülkenin menfaatidir. Bu olmadığı takdirde de biz herhangi bir şeyi almaya ne mecburuz, ne mahkûmuz. Bunu Amerika nasıl kendi menfaatine göre hassas davranacaksa, Türkiye olarak bizler de menfaatimizi düşünerek bu adımları atacağız. 

Kaldı ki bizim Amerika ile ilişkimiz NATO konsepti içerisinde, biz orada bir stratejik ortağız. Şu anda özellikle Amerika'nın terör örgütlerine vermiş olduğu silah, mühimmat desteği üzüntü verisidir. Bu rakam az rakamlar değil. Biz ise paramızla istiyoruz, ona rağmen alamıyoruz. Bunlar düşündürücüdür. Zamanın bizi haklı çıkaracağına inanıyoruz."