Gündem

Erdoğan: Derdimiz Suriye'nin içişlerine karışmak değil

Erdoğan Dünya Ekonomik Forumu’nun açılış töreninde önemli mesajlar verdi

05 Haziran 2012 14:30

Üç yıldır Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu toplantılarına katılmayan Başbakan Erdoğan, Türkiye'de bölgesel olarak ilk kez düzenlenen forumda konuşma yaptı. Erdoğan, ekonomik göstergelerin kriz öncesi dönemleri aştığını belirtti.
 
Türkiye'de bölgesel olarak ilk kez düzenlenen Dünya Ekonomi Forumu (WEF) İstanbul'da başladı.

Medya ortağının CNBC-e olduğu forumda açılış konuşmasını Başbakan Tayyip Erdoğan yaptı. Erdoğan, böylece 2009'da yaşanan 'One minute' krizi sonrası forumda ilk kez konuştu.

Erdoğan şunları söyledi:

Türkiye ekonomisi son 10 yılda ortalama yıllık 5.3 büyüme başarısını gösterdi. Bu on yılda küresel krizin de olduğunu düşünürsek, bu kuşkusuz önemli bir başarıdır. 2011’de Türkiye Çin’den sonra en fazla büyüyen ülke oldu. Ekonomik göstergelerimiz küresel krizin yaşandığı 2009’da bir miktar gerileme gösterse de bugün kriz öncesi dönemleri aşmış durumdayız.

İçine kapanan ülkelerin başarılı olamayacağı, bölgesel işbirliğinden kaçınan ülkenin sadece refah değil huzur, güven ve istikrardan yoksun kalacağı son derece aşikardır. Türkiye’nin yakın tarihine bakıldığında aktif dış politika ve demokratikleşmenin ivme kazandığı dönemlerin, ekonomiye çok ciddi atılım sağladığı görülmektedir. Türkiye’nin içinden geçtiği süreç bölgemizde tüm ülkelere örnek teşkil edecek bir süreçtir.

Türkiye, bölgedeki tüm zorluklara ve sorunlara rağmen istikrarla ve demokrasiyle büyüyen bir güven adası olma konumunu güçlü şekilde muhafaza eden bir ülke. Demokrasinin kesintiye uğradığı dönemlerde temel hak ve özgürlüklerin önemsenmediği dönemlerde Türkiye ekonomik atılım gerçekleştirememiştir.

Son on yıl içinde gerek komşu ülkelerle olsun, gerek ulaşılması en zor ülkelerle olsun iletişim halinde olduk ve yatırım alanımızı sürekli genişlettik. Türkiye’nin son on yılda elde ettiği başarı reformlar yanında dış politikada başarı eksenli gayretlerinin eseridir.

Yaşadığımız süreçte mali disiplinden asla taviz verilmemiştir. Türkiye’nin bu tecrübesi başta ekonomik kriz içindeki Avrupa ülkeleri olmak üzere örnek teşkil edecek bir tecrübedir.

Türkiye’nin küresel kriz sürecini IMF ile anlaşma imzalamadan atlattığını hatırlatmak isterim. IMF’ye olan borç 22.5 milyar dolarken, şu anda bu borç 1.7 milyar dolara gerilemiştir. 2013 yılının nisan ayında Türkiye, IMF’ye olan borcunun tamamen sıfırlamış olacaktır.

Türkiye’de 24 bin kişi mülteci olarak yaşıyor. Her ülkenin meselesi de küreseldir. Artık vicdan da küreselleşmeli. Yaşanan son küresel ekonomik krizde de bu görülmeli ve en azından ekonomi adına küresel tedbirler alınmalı.

Suriye konusunda da Türkiye’nin tavrı nettir. Derdimiz asla ve asla Suriye’nin içişlerine karışmak değil tam tersine Suriye’deki yangının tüm bölgeyi sarabileceğine yönelik uyarımızı yapmaktır.

Kimi zaman sesimizi yükseltmemiz, asla birilerinin iç işlerine karışmak değil. Türkiye olarak ne yanı başımızdaki ne de uzaktaki ülkelerin iç işlerine karışmak gibi bir çabamız olmadı. Filistin meselesini kardeşlerimiz, akrabalarımız olduğu için çok önemsemenin yanı sıra, bölgenin barış ve istikrar, huzurunu tehdit eden en önemli konu olarak gördüğümüz için oraya dikkat çekiyoruz. Kadın, çocuk demeden fosfor bombalarıyla katlediliyor, dünyanın en büyük açık hava hapishanesi. Öbür yandan da bölgeye büyük ölçekli öfke pompalamış oluyor.


Üç yıl sonra forumda


Davos toplantılarını düzenleyen Dünya Ekonomik Forumu'nun İstanbul'da yapılmasıyla Başbakan Erdoğan, üç yıl sonra bu foruma ilk kez katılmış oldu. 2009 yılında Davos'taki toplantıda yaşanan 'One minute' krizi nedeniyle Başbakan Erdoğan, Davos toplantılarına katılmıyor.


Schwab: Türkiye kendine özgü yere sahip


Forumda konuşan WEF Kurucusu ve Başkanı Klaus Schwab da "Türkiye kendine özgü bir yere sahip. Türkiye batının en doğusu, doğunun da en batısı. Siz Başbakan Erdoğan, bir arabuluculuk görevi yaptınız. Sizinle geçen Ağustos ayında görüştüm, ben gerçekten çok etkilendim. Geçen günlerde Türkiye'nin liderlik konusundaki yerinden bahsettim. OECD'de en hızlı gelişen ülkeler arasında olduğunu söyledim. İlk kez 42 yıllık tarihi boyunca Dünya Ekonomik Forumu bölgesel toplantısını üç farklı bölgeyi ele alarak gerçekleştiriyor" dedi.

Foruma Başbakan Erdoğan'ın yanı sıra Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile AB Bakanı Egemen Bağış da katılıyor.

İki gün sürecek Dünya Ekonomik Forumu Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Avrasya Zirvesi, 1971 yılında İsviçre'nin Genova kentinde kurulan organizasyonun 42 yıllık tarihinde en geniş coğrafyayı kapsayan özel zirve olması sebebiyle bir ilk.

Dünya Ekonomi Forumu'nun İstanbul toplantısına 70 farklı ülkede toplam 1100 katılımcı kayıt kayıt yaptırdı. Azerbaycan, Gürcistan ve Tunus'un aralarında bulunduğu 20 ülkeden en yüksek seviyede yaklaşık 50 hükümet temsilcisi toplantıya katılıyor.

İki gün boyunca sürecek oturumlara dünyanın dört bir yanından 650 iş dünyası temsilcisi, 180 Üst Yönetici katılacak. Toplantıya ayrıca 70 farklı ülkeden toplam 80 genç küresel liderin katılımı olacak.