Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATV'deki "Cumhurbaşkanı Gündem Özel" programında HDP'nin Diyarbakır'daki mitinginde gerçekleşen patlamalarla ilgili, "Herkesin tahriklere gelmeden demokratik hakkını en ideal şekilde pazar günü kullanmaya hazırlamalı, siyasi partiler tabanlarına suküneti telhin etmelidir" dedi.
Başsağlığı dilemek için HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a ulaşmaya çalıştığını söyleyen Erdoğan, "Yaklaşık 1 saattir HDP Eş Başkanını arkadaşlarıma arttırıyorum. Henüz telefonuna ulaşamadığımız için geçmiş olsun dileklerimizi iletemedik bunu da buradan belirtmek istiyorum" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, programda Ak Saray'ın sorulması üzerine "Ben göreve geldiğimde Başbakanlık'ın lavobasında 'kara fatmalar' dolaşıyordu. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanlığı'na böyle bir yer yaraşıyor mu" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şu şekilde:
Gerek içişleri bakanım gerek Diyarbakır valimizle yaptığımız görüşmelerde 2 ölü ve 100'e yakın yaralı olduğu ifade edildi. Rabbim ölenlere rahmet yaralılara da şifalar versin. Miting esnasında 2 ayrı nokta patlama oluyor. Biri trafonun olduğu bölge bir simitçinin olduğu söyleniyor oradaki patlamanın tüpten kaynaklandığı söyleniyor. İkinci si ise 40-50 metre uzakta çöp kutusunda bir patlamanın olduğu söyleniyor.
Siirt'te bir muhtarımız öldü, Şırnak'ta 2 kişinin öldürülmesi hadisesi. Bütün bu olayları düşündüğümüz zaman sürecin böyle olumsuz yanları oldu. Bugün ki olay ise seçime gölge düşürdü. Ama seçimi öyle yada böyle yapacağız. Tabi burada herkes tahriklere gelmeden demokratik hakkını en ideal şekilde Pazar günü kullanmaya hazırlanmalıdır.
Yaklaşık 1 saattir HDP Eş Başkanını arkadaşlarıma arttırıyorum. Henüz telefonuna ulaşamadığımız için geçmiş olsun dileklerimizi iletemedik bunu da buradan belirtmek istiyorum.
Bu Pazar gününü gölgelemek başka bir şey değil. Çözüm sürecine gölge düşürmek isteyen bazı gruplar var. Tabi hükümetimiz çözüm sürecine sahip çıkacağımızı hep söyledik söylüyoruz. Bu olan olay nedir ne değildir? Saldırı mıdır? Çok daha farklı bir eylem midir? Özellikle Ankara'dan gelecek özel ekibimizden gelecek haber çok önemli.
'Süpriz' ifademi herkes farklı bir yere doğru çekti. Bu seçimlerden yeni Türkiye, yeni anayasa ve başkanlık sistemini ima ettim. Bunlar Türkiye'yi geri döndürme düşüncesindeler. Fakat bu tuzağa milletimin düşmeyeceğini düşünüyorum.
400 milletvekili olmazsa veya referandum gerçekleşmezse yeni anayasa ve başkanlık sistemi ertelenmiş olur. Bakarsınız hiç umulmadık anda iki parti bir araya gelebilir. Beraberce bu işi yapabiliriz derler ve yine olur.
Bir Cumhurbaşkanı olarak ben milletime doğruları anlatmak zorundayım. Yarın bir gün milletim bana hesap soracak. Onun için ben bunları anlatmak zorundayım. İlk meydana çıkan ben değilim zatan. Rahmetli Özal'da çıktı meydana.
Ben göreve geldiğimde Başbakanlık'ın lavobasında 'Kara Fatmalar' dolaşıyordu. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanlığı'na böyle bir yer yaraşıyor mu? Bir misafir gelse onu oraya mı sokarsınız?. Oraya girdiği zaman onları görse bunları reklam etse ne olur?
Ben faniyim öleceğim. Yarın ben yokum. Kaçak saray diyerek bir yere varamazsın. Biz bu ülkede herkesimi orada ağırlıyoruz. Bunların derdi acaba biz Cumhurbaşkanı'nı nasıl hırpalarız. Çünkü geçmişte de diğer cumhurbaşkanlarına aynı oyunu oynadılar. İstedikleri kadar uğraşsınlar her şey her şekilde yasaldır. Ve burası Türk milletinin sarayıdır.
Sayın Başbakan'ın performansını çok çok iyi buldum. Sadece meydanlarda değil meydanların dışında bir çok programla bu işi götürdü. Hele hele 81 ili dolaşması, bunlar hakikaten çok gayretli ve başarılı bir netice ortaya koyduğunu gösteriyor.
Meydanlarda da söyledik. Bizden önceki hükümetler döneminde yaşanan depremlerin altında kaldılar. Deprem için toplanan paraları bile memurlara ödemek zorunda kaldılar. Biz Bingöl depremini yaşadık. Depremin gecesinde Beşir Bey'i hemen gönderdim ve orada o işi koordine etti ve işlemleri başlattı. Ben de hemen Bingöl'e gitti. Ve 1 yıl içerisinde yeni bir Bingöl inşa ettik. Aynı şekilde Simav depremi. Orada da yeni bir Simav inşa ettik.
Hepsinden öte Van depremi. Van'ın da gecesinde biz oradaydık. Çok büyük kayıplarımız oldu ama biz anında soğuk havaya rağmen vatandaşlarımızı korumaya aldık ve 2 yıl içerisinde yeni bir Van inşa ettik.
Gelinen nokta dendiği zaman bu olay matematik bir olay değil yani bu olayda şuraya gelindi denmez. Hukuki süreç şuanda işliyor. Ama burada şu olacak adalet yerini bulacak hukuki çerçeve içerisinde. Casusluk ajanlık ne ararsanız buranın içinde var.
Burada bir defa Türkiye'yi karalamak var. Türkiye'yi acaba biz nasıl uluslararası mahkemelere götürürüz düşüncesi var. Siz o kişiyi tanıyorsunuz fazla konuşmaya gerek yok. Biz suç duyurusunda bulunmuş vaziyetteyiz takipçisiyiz ve takipçisi olacağız.
Mesele Mursi'nin böyle bir karar ile şuandaki süreçte tutulması Mısır'ın iç huzurunu bozmaya yönelik bir karardır. Bizim Mısır halkı ile hiç bir sorunumuz yok bizim sorunumuz Mısır'daki yönetimle. Biz darbelere karşıyız.
Biz geldiğimizde bakanlık sayısı çok çok fazla idi. 35-36 bakanlık vardı biz bunları 25'e indirdik. Hükümet yine bu konuda adım atarsa ve bizim de düşüncelerimizi arzu ederlerse bizde düşüncelerimizi söyleriz.