AKP Ankara İl Başkanlığı iftarında konuşan Başbakan Tayyip Erdoğan, Mısır'daki gelişmelere değinerek, “Bizim derdimiz Mursi değil. Mısır halkına saygımdan ötürü onu cumhurbaşkanı görüyorum. Hem darbeciler hem de onun destekçileri Tahrir’i gösterip darbeyi meşru gösterecekti. Eğer sandık varsa, eğer sandık belli bir süre zarfında milletin önüne geliyorsa, herkes o sandıktan çıkan sonuca uymak zorundadır" dedi. Erdoğan, konuşmasına "Hitler de sandıktan çıktı diyorlar. Peki ne yapalım? Hitler çıkabilir diye sandığı mı kaldıralım? Sandıktan Hitler çıkabilir diyerek sandığı sorgulamak, demokrasiye yönelik bir art niyetten başka bir şey değildir" diyerek devam etti.
Türkiye'nin, mezhep kavgalarının içine çekmek isteyenlerin oyununa gelmeyeceğini belirten Erdoğan," Alevilik Hz Ali’yi sevmekse, ben dört dörtlük bir Aleviyim. Çünkü Hz Ali’yi çok seviyorum. Sevgililer sevgilisinin damadı. Cengaver 4. Halife. Ama Aleviyim diye ortaya çıkıp Hz Ali’nin yaşam tarzından uzak olanlara söyleyebilecek hiçbir şeyim yok" dedi.
Konuşmasında ekonomiye de değinen Başbakan, "Maliye Bakanımız açıklama yaptı. Bütçemiz hamdolsun 4 milyar TL artı verdi. Ekonomide kaydettiğimiz başarının yanında demokratikleşme adımlarımız hız kesmeden devam ediyor. Hemen yaygarayı koparıyorlar, turizm çöktü. Ne çöktü? Batı buna destek veriyor. Çünkü güçlü bir Türkiye istemiyorlar. Ekonomik yönden kalkınmış bir Türkiye istemiyorlar. Ama el ele vereceğiz ve Türkiyemizi muassır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkaracağız" diye belirtti.
Erdoğan’ın konuşmasının hurriyet.com.tr'de yayımlanan satırbaşları şöyle:
Sandığı mı kaldıralım?
“En büyük meydan sandık meydanıdır. Eğer sandık varsa, milletin önüne geliyorsa o sandıktan çıkan sonuca herkes uymak saygı göstermek zorundadır. Seçim sandığı azınlığın çoğunluğa dayatmalar yapmaması için vardır. Sandık demokrasi dışı arayışların panzehridir. Sandıktan Hitler çıkabilir diyerek sandığı ortadan mı kaldıralım. Türkiye’de 1946’ya kadar sandık yoktu. Türkiye, Führer değil de Milli Şef olarak bilinen birisi tarafından yönetiliyordu. 1950 yılındaki temiz seçimlerden bu yana asla Führer vari lider çıkarmamıştır. Hitler çıkabilir demek demokrasiye hasmane tutumdan başka bir şey değildir.
Paçayı sıvadılar
Bir genç ‘oruç tutmadığım için bana saldırdılar’ diyerek karakola şikayete gidiyor. Polis de ‘kardeş ramazan yarın başlıyor. Buyur bir çayımızı iç’ deyip yolluyor. Seçime 8 ay kala sandıkta hile var diye dereyi görmeden paçayı sıvayanlar oldu. 8 ay kala bahane üreteceğinize yenilginize gerekçe üreteceğinize gidin ve çalışın. Milli Şef’e bir gün demişler ki. ‘Paşa hiç Allah demiyorsun. Bu millet Allah diyeni sever’, ‘Az önce dedim ya. Allahaısmarladık’ diyor. Tablo bu.
Sandalla gidin
Bu işi bizden daha iyi yapan varsa buyursun milletten yetkiyi alsın bu vazifeyi üstlensin. 3. köprünün yapılmaması için ellerinden geleni yapıyorlar ama yapacağız. Tuna’nın üstünde 8 tane köprü var.
Kanal İstanbul diyorum hafsaları almıyor. 1., 2. köprüye ‘hayır’ dediler geçtiler. 3. köprüden de geçecekler. Hadi sandalla gidip gelin. Onla gidip gelebilirsiniz. Hem hayır diyecekler hem istifade edecekler. Milletten yetki alamayanlar Türkiye’nin istikbaliyle oynamaya yeltenmesinler.
Turizm gelirimiz arttı
Darbe severleri milletimiz hiçbir zaman affetmemiştir. Demokrasi sandığın, millet iradesinin egemen olduğu bir rejimdir. Dünya küresel finans krizi karşısında zor dönemden geçerken bütçemiz fazla verdi. Turizm geliri düştü diyorlar. Nerede düştü be? 5 ay sonu itibariyle turizmde gelirimiz bir önceki yıla göre yüzde 18,5 arttı. Türkiye’de ekonomik havayı bulandırmak için bu yollara tevessül ediyorlar. Batı buna destek veriyor. Güçlü bir Türkiye istemiyor.
Dört dörtlük Aleviyim
Alevilik Hz Ali’yi sevmekse, ben dört dörtlük bir Aleviyim. Çünkü Hz Ali’yi çok seviyorum. Sevgililer sevgilisinin damadı. Cengaver 4. Halife. Ama Aleviyim diye ortaya çıkıp Hz Ali’nin yaşam tarzından uzak olanlara söyleyebilecek hiçbir şeyim yok. Bizi bölmek isteyenlere, mezhep kavgasının içine çekmek isteyenlerin oyununa gelmeyeceğiz.
Zillettir
MHP Genel Başkanı zehir zemberek açıklama yaptı. Benim edebim onun ağzıyla konuşmaya müsaade etmez. O seviyeye inmem. Benim Türk Milleti ahlakı onun menşeinden aldığım terbiye buna müsaade etmez. Bizi terör örgütüyle işbirliği yaparmış gibi gayret içine girmek zillettir.”
Mısır'dan gelen mektup
Erdoğan, Mısır’da askeri yönetimin cumhurbaşkanı yardımcılığına getirdiği Muhammed El Baradey’in görüşme talebini reddetmesiyle ilgili olarak da şöyle konuştu:
“Bana bir mektup geldi Mısır’dan. Konuşmalarımızı beğenmiyorlarmış. Rahatsız oluyorlarmış. ‘Türkiye’yi aslında biz çok takdir ediyoruz. Çok taktir ettiğimiz başbakanları vardı. Yanlış açıklamaları yanlış beyanları oluyor’ diyor. ‘Hatta gerekirse telefonla da konuşabilir’ diyorlar. Şimdi güler misin ağlar mısın. Bir defa ben seninle nasıl konuşacağım. Sen seçilmiş değilsin. Sen darbe hükümeti tarafından atanmış birisisin. Hale bakın. Daha da enteresanı şimdi yemin merasimi yapıyorlar. Askeri darbeyi yapan kişi Sisi, Milli Savunma Bakanı olmuş. Kendi getirdiği Cumhurbaşkanının karşısında el pençe divan durmuş yemin ediyor. Böyle bir trajedi olabilir mi?
Derdimiz Mursi değil
Bizim derdimiz Mursi değil. Ben Cumhurbaşkanı olarak Mursi’yi görüyorum. Demokrasiye saygı için bunu böyle görüyorum. Baradey seçilmiş olsaydı bu ifadelerimi bugün ona da kullanırdım. Ama o seçilmedi. Yüzde 52 Mursi aldı. Saygın olan o dur.”