Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Sarayı'nda düzenlenen 3. Afrika Ülkeleri Dini Liderler Zirvesi'ne katıldı. Batılı medya kuruluşlarının İslam terörüne yaklaşımını eleştiren Erdoğan, "Onlar ne yaparsa yapsın İslam güneşinin balçıkla sıvanamayacağına kalbimizle iman ediyoruz" dedi. Erdoğan, "Emperyalistlerin bizi bölmesine müsaade etmeyeceğiz" sözlerini kullandı.
Afrika ülkelerindeki sömürgeciliğe dikkati çeken Erdoğan, "Kıtadaki birçok karışıklığın arkasından batılı silah ve petrol şirketleri çıkıyor. bugün bize hak hukuk dersi verenlerin neredeyse tamamının geçmişinde ya katliam, ya işgal ya da sömürgecilik lekesi muhakkak varıdır" ifadelerini kullandı. Erdoğan konuşmasının devamında, "Bittiği iddia edilen sömürgecilik yeni yöntemler kullanılarak, yeni biçimlere girerek devam ettiriliyor" sözlerini kaydetti.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Afrika sevdalısı bir siyasetçiyim."
"Afrika'yla münasebetlerimiz altın çağını yaşıyor."
"İstiyorlar ki Afrikalı çocuklar açlık, fakirliğin kurbanı olsun. Afrika'nın ayağa kalkmasını, kıtanın tamamında barışın hakim olmasını arzu etmiyorlar. Kendi vatandaşlarına hak gördüklerini Afrika ve diğer coğrafyalar için lüks görüyorlar. Özgürlüğü size ve bize çok görüyorlar."
"(Myanmar Katliamı) Sadece bir günde 60 bin insanın cesedi kıyıya vurmuştur. Barış Pınarı Harekâtı'ndna dolayı bugün bize silah ambargosu uygulayanlar o günlerde eli kanlı teröristleri silaha boğmuştur. Somali'nin senelerce iç savaşla boğuşmasının arka planında kimlerin menfaati olduğu malumdur. orta Afrika ülkelerini karıştıranlar da yine aynı odaklardır. Libya'nın istikrara kavuşmaması için savaş baronlarını destekleyenlerin kimler olduğununda gayet iyi biliyoruz. Kıtadaki birçok karışıklığın arkasından batılı silah ve petrol şirketleri çıkıyor. Bugün bize hak hukuk dersi verenlerin neredeyse tamamının geçmişinde ya katliam, ya işgal ya da sömürgecilik lekesi muhakkak varıdır. Burada bir batılı devlet adamının şu ibretlik sözünü paylaşmak istiyorum; Bir damla petrol bir damla kandan daha kuvvetlidir. yaklaşık bir asır önce Churcill'in Avam Kamarası'nda söylediği bu cümle hâlâ geçerlidir."
"Ecdadımız yönettiği 22 kilometrenin her karışında adaleti ve hakkaniyeti gözetmiştir. Tarihimizin hiçbir döneminde ırkçılık, sömürgecilik, zulüm, katliam yoktur. Ülke ve millet olarak hiçbir toplumun doğal kaynağı, alın teri emeği ve kanı üzerinden refah devşirmenin peşinde koşmadık."
"Bittiği iddia edilen sömürgecilik yeni yöntemler kullanılarak, yeni biçimlere girerek devam ettiriliyor."
"İnancımızdan, değerlerimizden ve kıtadaki eşsiz tarihimizden aldığımız bu ilhamla Türkiye olarak Afrika'da iş birliği yapılmamış devlet, kapısı çalınmamış dost bırakmıyoruz. Uluslararası platformlarda kendimizinkini ne kadar önemsiyorsak Afrikalı kardeşlerimizin hukukunu da o kadar savunuyoruz. Kudüs kırmızı çizgimizdir diyerek adaletsizliklere karşı tepkimizi ortaya koyuyoruz."
"Aziz kardeşlerim biz Rasul olmadan önce içinde yaşadığı toplumda el emin sıfatıyla bir peygamberin ümmetiyiz. Bunun için Rasul efendimiz ümmetini tarif ederken Müslüman Müslümanların elinden ve dininden emin olduğu kimsedir. Mümin ise insanların malları ve canları konusunda kendisinden emin olduğu kişidir. Güzel ahlak sahibi olan Müslüman'lar her zaman hakkaniyeti gözetmiş, Afrika'nın Müslümanlaşmasında öncülük etmişlerdir."
"Kelime anlamı itibariyle barış olan İslama terörü yüklemek en büyük hakarettir. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Çünkü İslam bir barış dinidir. Dikkat edin bu medya kuruluşlarından hiçbiri Yeni Zellanda'daki cami saldırısı için Hristiyan terörü ifadesini kullanmamışlardır. Avrupa'da Müslümanların ibadethanelerini hedef alan saldırılara da Neo-Nazizm denildiğini göremezsiniz. Ama onlar ne yaparsa yapsın İslam güneşinin balçıkla sıvanamayacağına kalbimizle iman ediyoruz."
"Emperyalistlerin bizi bölmesine müsaade etmeyeceğiz. Biz birbirimizi etnik kimliğinden , kabilesinden dolayı değil sadece ve sadece Allah'ın rızası için seveceğiz. Müslümanlar olarak ümmet bilincini daima gözeteceğiz. Aramızda çizilen yapay sınırlar bizim ufkumuzu belirlemeyemez."