MİT TIR’ları haberi nedeniyle “devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme, devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama, cebir ve şiddet kullanarak T.C Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs etme ve silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek isteyerek yardım etme” ile suçlanarak tutuklu bulundukları Silivri Cezaevi'nden Cumhuriyet Gazetesi Yayın Yönetmeni Can Dündar ile birlikte tahliye edilen gazetenin Ankara Temsilcisi Erdem Gül, “Biz çıkıyoruz ama bu tutuklu gazeteciler meselesinin bittiği anlamına gelmez” dedi.
Can Dündar'ın yaptığı konuşma ardından, "Tanıştırayım koğuş arkadaşım" diyerek sözü bıraktığı Erdem Gül cezaevi çıkışında yaptığı konuşmada, "Bizim açımızdan bir hatırlatma yapacağım, Ahmet Kaya hatırlatması yapacağım. 'Keşke olmasaydı' hatırlıyorsunuz. Bu da bir 'keşke olmasaydı' hikayesi" dedi.
Erdem Gül, Anayasa Mahkemesi'ne, "Türkiye'deki demokrasi, özgürlükler, her türlü özgürlüğün önündeki engellerin aşılması yolundaki attığı hukuki adım için" ülke olarak teşekkür edilmesi gerektiğini de söyleyerek şöyle devam etti:
"Ama keşke bunu mahkeme yapsaydı, keşke bu tutuklamayı yapmasaydı. Yani; mevcut mahkeme bunu yapsaydı, Anayasa Mahkemesi'ne bu işi bırakmasaydı. Hukuk sistemiyle ilgili daha Türkiye'de alınacak yollar olduğu sonucunu çıkarıyoruz. Biz çıkıyoruz ama bu tutuklu gazeteciler meselesinin bittiği anlamına gelmez. İçerde arkadaşlarımız var, onlarla ilgili mücadelenin devam etmesi gerekiyor. Bundan sonra da basına yönelik baskılara karşı her türlü birlikteliğin sürmesi gerekiyor. Bunu biz Türkiye'nin demokrasi tarihinde, düşünce özgürlüğü tarihinde çok çok büyük bir olay olarak görmüyoruz. Aslolan, bütün basının Türkiye'de ifade özgürlüğü isteyen, her türlü özgürlüğü ve barışı isteyen insanların birlikteliğidir."