Gündem

Engelli eşinin tedavisini yaptıramadığını söyleyen kadın, yetkililere seslendi "Ankara'ya mı gitmem gerek, hastam benim bağıra bağıra ölmek zorunda mı?"

"Her tarafta hastane var. Benim bir hastama mı hastane yok"

05 Aralık 2024 15:56

T24 Haber Merkezi

Osmaniye'nin Sumbas ilçesinde yaşayan Fatma Bekşen, bacağı kangren olan eşinin tedavisini çevredeki tüm hastanelere gitmesine rağmen yaptıramadığını belirterek yetkililere seslendi. Bekşen "Ne yapmak lazım? Ankara'ya mı gitmek zorundayım ama Ankara'ya da gidecek gücüm yok benim. Benim maaşımı verseniz yine Ankara'ya gidip gelemem. Bu hastam benim bağıra bağıra ölmek zorunda mı? Her tarafta hastane var. Benim bir hastama mı hastane yok. Ben ne durumdayım siz gelip bir görseniz beni, hastamı bir gelip görseniz. Yani diyecek bir şey bulamıyorum. Elinizi vicdanınıza koyun, bu hastamla ilgilenin" dedi.

Osmaniye'nin Sumbas ilçesi Höyük köyünde oturan Fatma Bekşen, 9 yıldır hasta olan ve bacağı kesilmesi gereken eşinin hastane hastane gezmesine rağmen gerekli müdahalenin yapılmadığını iddia etti. 64 yaşındaki yatağa bağımlı engelli eşi Celal Bekşen'e bakan Fatma Pekşen, eşinin 10 yıl önce damar tıkanıklığı sebebiyle bacağında çürüme oluştuğunu, iki aydır tedavi için gerekli müdahalenin yapılmadığını belirtti. Bekşen, şöyle konuştu:

"Hastaneler arası gidip geldim"

"Eşim 10 yıl önce damar tıkanıklığından felçlik geçirdi, yatağa bağımlı kaldı. Kadirli Devlet Hastanesi'ne gittim. Kadirli Devlet Hastanesi 'biz bir şey yapamayız' dedi, Osmaniye'ye sevk etti. Osmaniye Devlet Hastanesi yoğun bakıma aldı, 'anjiyo olacak' dediler anjiyo ettiler. Ondan sonra anjiyo ettikten sonra parmağını kestiler, tekrar servise aldılar yatış vermemişler zaten bize o parmak kesiminde de. Neyse doktor geldi 'eve sevk edeyim, eve götürün, yapacak bir şey yok' dedi önce, sonra eve getirdim tekrar hasta durmayınca geri götürdük ambulansla Kadirli'ye. Kadirli tekrar ambulansla hastaneye sevk etti. Osmaniye Devlet Hastanesi'ndeki 'bacağı kesilecek' dedi. Ben de onayımı verdim kesilecekse tamam kabul ediyorum dedim. 'Ama masada kalır ' dediler, tamam ona da onayımı verdim imzamı attım. Sonra yine yoğun bakıma aldılar 2- 3 gün yoğun bakımda yatırdılar. Tekrar doktor beni çağırdı, tekrar vardım, dedi ki 'Ameliyat yapamayacağız bizi aşıyor, bunu Adana Şehir Hastanesi'ne götüreceksiniz' dedi. Ambulans verin, sevk kağıdını verin, 'sevk kağıdı da veremeyiz, ambulans da veremeyiz, kendi gücünüzle götüreceksiniz' dedi. Ben de dedim kendi gücümle götüremem. Hastayı aldım, ticari taksi tuttum hastayı aldım eve getirdim tekrar. Buradan da tekrar ambulans çağırdım Kadirli Devlet Hastanesi'ne götürdüm tekrar. Oradan da tekrar beni Osmaniye Devlet Hastanesi'ne gönderdiler. Osmaniye'den tekrar ticari taksi tuttum yine ilgilenmediler Adana'ya götürdüm Şehir Hastanesi'ne. Yani rezillikle götürdüm ben hastamı. Acile girdik, aldılar bunu içeri hemen ağrı kesici vurdular, yoğun bakıma aldılar. 2- 3 saat yatırdıktan sonra doktor beni çağırdı 'Yapacak bir şey yok, kesilecek durumda değil' dedi. Tekrar eve sevk ettiler bizi. Ondan beri biz evdeyiz.

"Ben rezil perişan içerisinde hastama bakıyorum"

Hastam duramıyor, ayak günden güne kokmaya başladı. Ben sargıyı açtığım zaman ayak kokuyor. Ne yapacağımı şaşırdım. Ben bakım aylığı ile geçiniyorum, eşim 5 bin lira alıyor ben 9 bin lira. Ben bu parayla hastaya mı bakayım? İlaç mı alayım? Bez kullanıyor bez parası mı yapayım? Ben rezil, perişan içerisinde hastama bakıyorum.

"Bu hastam benim bağıra bağıra ölmek zorunda mı?"

Arabamız yok, kimseye de diyemiyorum. Arabası olanlara söylüyorum 'Bu hastayı biz taksiyle götüremeyiz, ambulans çağır 'diyorlar. Ambulans çağırıyorum götürüyor, Kadirli Devlet Hastanesi'ne götürüyor. Ticari taksi tuttum Osmaniye'den, Adana'ya 3 bin lira verdim. Ondan sonra acile indirdik zaten, acilde işte 'Yapacak bir şey yok, eve götürebilirsin' dedi. Ondan sonra tekrar götürdüğüm zaman diyor ki 'Bu adamın ayağı entübe olmuş, sen niye kestirmiyorsun'. Götürüyorum kesmiyorlar. 'Yapacak bir şey yok' diyorlar. Ben bu hastamı ne yapayım? Ne yapmak lazım? Ankara'ya mı gitmek zorundayım ama Ankara'ya da gidecek gücüm yok benim. Benim maaşımı verseniz yine Ankara'ya gidip gelemem. Çünkü Ankara bayağı bir uzak. Gücüm yok benim, Ankara'ya gücüm yok. Bu hastam benim bağıra bağıra ölmek zorunda mı? Bu nasıl hastane? Adana, Osmaniye, Kadirli ondan sonra Mersin, her tarafta hastane var. Benim bir hastama mı hastane yok ilgilenilmesi için. Ben ne durumdayım siz gelip bir görseniz beni, hastamı bir gelip görseniz. Yani diyecek bir şey bulamıyorum. Elinizi vicdanınıza koyun, bu hastamla ilgilenin."

Celal Bekşen da "Benim hayatımı alt üst ettiler" dedi.