Emekli Tümamiral Cihat Yaycı, FETÖ’ye ilişkin değerlendirmelerde bulundu; “Terörle Mücadele Kanunu'na FETÖ ile ilgili iltisak kavramı niye konulmuyor?” diye sordu.
Cihat Yaycı, geçen günlerde Twitter'da katıldığı bir sohbet odasında gündeme dair değerlendirmelerde buldu. “Yunanistan’ın Ege’deki karasularını 12 mile genişletme talebinden vazgeçerek 10 mili kabul etmesi” tartışması hakkında konuşan Yaycı, “12 mil algısı oluşturulmaya çalışılıyor Türk milleti üzerinde. Yani 10 mile çıkarılırsa bu algıyı yaratmaya çalışanlar arasında diplomatlar vardır. Bunlar da Yunan Rum ekürisinin adamlarıdır. Emeklisi de vardır görevdeki de vardır. 10 mile çıkarılırsa ses çıkarmayalım. Yav 1995 TBMM kararı çok açıktır, 6 milin üzerine 1 santim çıkaramazlar. 7 mile çıktığı zaman biz deniz alanımızın yüzde 13’ünü kaybediyoruz. Kara vatanımızın yüzde 13’ünü kaybetmeyi kabul edebilir miyiz?” ifadelerini kullandı.
Yaycı, yayında kendisine yöneltilen, “Taciz ateşi olacak diye istihbarat dönmekte” yorumuna karşılık olarak da şunları kaydetti:
“Bu turizm mevsiminde hani bir şey olmayabilir ama yakın zamanda bir şey olabilir olacaktır. Bir sene içerisine bu yapılmaya çalışılacaktır. Bizim devletimizi yönetenler asla rehavete kapılmasınlar. Dışarıyı çok iyi takip etsinler. Kendilerine her şey aktarılmadığını ben görüyorum. Aktarılması lazımdır. Türkiye’ye karşı ciddi bir cephe vardır. Onu görmek lazım.”
Sözlerinin devamında FETÖ’ye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yaycı, şunları kaydetti:
“FETÖ son derece güçlüdür. Bunu kabul etmek lazımdır. Çünkü FETÖ ile etkin bir mücadele yapılması söz konusu değildir. Ankesörlü telefon ByLock bunla temizlenmez bu örgüt. Kurumların kendi içerisinde temizleme yapması lazımdır. O sızanların tespiti için kriterlerin ortaya konması lazımdır. TCK’da ve terörle mücadele kanunda bu örgüte yönelik değişiklikler yapılması lazım. Yoksa yapılmazsa yaptığınız her şey DHKPC-PKK ile bir tutarsanız, ki bu örgüt silahlı bir terör örgütüdür bir casus örgütüdür. Bunu PKK gibi IŞİD gibi bir örgüt değildir. O örgütlerle bir tutarak aynı kanun ve yöntemlerle mücadele edemezsiniz. Ülkeyi ele geçirmeye çalışan örgütten bahsediyoruz. Bu örgüte yönelik terörle mücadele kanununda değişiklikler yapılması lazımdır. Gerekli değişikliklerin net bir şekilde yapılması lazımdır. Aksi takdirde Türkiye’yi hukuksuzlukla suçluyorlar. Neden? Çünkü hukuki düzenlemeyi Türkiye yapmıyor. Şu saate kadar Türkiye bunu yapmış olsaydı bugün birçok şey, mesela diyor ki KHK’lılar iltisak miltisak kanunsuzdur. Ya kardeşim olur mu öyle şey diyorsunuz. E terörle mücadele kanununda iltisak kavramı yok diyor. Soruyorum, terörle mücadele kanununa FETÖ ile ilgili bu iltisak kavramı niye konulmuyor?
Casusluk örgütü meselesini görevdeyken gündeme getirdim. Aynı zamanda silahlı örgüttür, 15 Temmuz’da halka silah çekmiştir bunlar. Devletin silahlarını ele geçirerek yapmışladır. Birçok suikast yapmışladır. Silahlı terör örgütüdür. Karlos suikastı ortadadır. Bunlar ortadayken bunların silahlı terör örgütü olduğunu bir kenara bırakmamak lazım. Bu bir silahlı terör ve casusluk örgütüdür. Bu ikisinin birleşimini koymak lazımdır. Bir an önce terörle mücadele kanununda gerekli değişikliğin hemen yapılması lazımdır. Yoksa biz bu örgütten kurtulamayız. Çin’de 2000 yılında buna benzer bir örgüt var biliyor muşunu? Bu fark ediliyor ve temizleniyor. Aynı yöntem. Onlar nasıl temizledilerse bunu bizim de temizlememiz lazımdır.”