Gündem

Emekli aylıklarında oluşacak farkın giderilmesi Meclis'te: Yamalı bohçaya dönen sosyal güvenlik sistemi ömrünü tamamladı

02 Ekim 2024 13:34

T24 Haber Merkezi

CHP Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer, 2024 ve 2025 yıllarında ilk defa emekli olacak çalışanlara bağlanacak emekli aylıkları arasında oluşacak yaklaşık yüzde 30’luk farkın giderilmesi ve ilerleyen yıllarda da bu sorunun yeninden yaşanmaması amacıyla TBMM’ye kanun teklifi verdi. Taşçıer, "Nasıl ki entübe edilen hastayı pansumanla iyileştiremezseniz 5510 sayılı kanunla da emeklilerin yaşam koşullarını düzeltemez, enflasyon batağından koruyamazsınız. Geçici çözümlerle yamalı bohçaya dönen sosyal güvenlik sistemi ömrünü tamamladı" dedi. 

CHP Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, 2024 ve 2025 yılında emekli olacak vatandaşların emekli aylıklarıyla önceki yıllarda emekli olanlar arasında oluşacak farkı Meclis gündemine taşıdı. Taşcıer farkın giderilmesi için TBMM Başkanlığına kanun teklifi verdi.

Teklifle emekli aylığına esas alınacak güncelleme katsayısının 2024 yılı için 1,8616 olarak uygulanmasını öngörüldü. 2024 yılı için aylık bağlama güncelleme katsayısının 2024 yılında emeklilere uygulanan toplam zam oranında (yüzde 86,16) olması gerektiği ifade edilen kanun teklifiyle 2025 yılında ve sonrasında emekli olacaklar için oluşacak adaletsizliğin ortadan kaldırılması amaçlandı. Kanun teklifiyle ilgili açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer, şunları söyledi:

"Mevcut sosyal güvenlik sistemi iktidarın iyileştirmek için çabalıyormuş gibi davrandığı hastalığın çaresi değil, bilakis sebebidir. 2008'de reform olarak sunulan 5510 sayılı kanunla emekli aylığı hesaplama ve bağlama oranlarını değiştiren AKP iktidarıdır. O tarihten bugüne, meydana gelen ciddi hak kayıplarının sorumlusu da elbette ki Erdoğan yönetimidir. Milyonlarca emekliyi ve emekli olacak yüz binlerce kişiyi dipte, yani sefalette eşitleyen bir ekosistemi inşa ettiler. Aynı koşullarda fakat farklı zamanlarda emekli olanların aylıkları arasında büyük eşitsizlikler ortaya çıkaran bu ekosistem artık sürdürülebilir olmaktan çıkmıştır. Nasıl ki entübe edilen hastayı pansumanla iyileştiremezseniz 5510 sayılı kanunla da emeklilerin yaşam koşullarını düzeltemez, enflasyon batağından koruyamazsınız. Geçici çözümlerle yamalı bohçaya dönen sosyal güvenlik sistemi ömrünü tamamladı.

"Emekliyi, emekçiyi topluma yük olarak görüyorlar”

Aynı şartlarda ancak farklı zamanlarda emekli olanlar arasında büyük bir maaş eşitsizliği yaratan bir iktidar var. Sosyal adaletin zedelenmesine neden olan uygulamaları kamuoyuna reform olarak duyuruyorlar. Emekliyi, emekçiyi topluma yük olarak görüyorlar. Bugün emekli maaşlarının her geçen yıl erimesinin, sisteme yeni giren emeklilerle daha önce emekli olanlar arasındaki maaş uçurumunun sebebi, SGK’nın kaynaklarının yetersiz olması değildir. Gerçek şu ki iktidar bütçeden sosyal güvenliğe ayırdığı kaynağı her yıl kepçeyle azaltıyor, emekli ve emekçiye de kaşıkla ücret artışı veriyor. Bu bir siyasi tercihtir ve bedeli de elbette olacaktır.

"5510 sayılı kanun sosyal sadaka sistemine dönmüştür”

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, bugün yapısı ve uygulama yöntemleriyle Türkiye'de bir sosyal güvenlik şemsiyesi olmaktan çıkmış, emekliyi ve emekçileri güvencesiz yaşamaya mahkûm eden bir sosyal sadaka sistemine dönmüştür. Ekonomi programlarını temenni cümleleriyle hazırlayanların bu sorunları çözeceğini iddia etmeleri hayalciliktir. CHP olarak reform değil, devrim yapılması gerektiğini ifade ediyoruz.” (ANKA)


'Gecenin Kıyısı'nda taraf tutmanın anlamsızlığı üzerine bir hikâye