Eski Merkez Bankası Başkan Yardımcısı ve Ekonomist Fatih Özatay, düşük faiz ve yüksek parasal genişleme politikasının gözden geçirilmesi konusunda uyarıda bulundu.
Türkiye'nin kredi risk priminin (CDS) 730 seviyesine geldiğini, bu tür dönemlerin ardından da ekonomik küçülme dönemi geleceğini belirterek "Ancak, aynı dönemde yerli para değer kaybettiği için -dış pazarlarda bir sorun yoksa- ihracat artar. Dolayısıyla, küçülmenin boyutu ya da küçülme yerine ekonomik büyümenin yerlerde sürüneceği bir dönem mi yaşanacağı ihracatla yakından alakalıdır." diye yazdı.
Özatay Dünya gazetesindeki yazısında, böyle durumlarda negatif reel faiz vermek gibi yollara başvurulması halinde büyümede yaşanacak küçülmeye sınırlı bir katkı sunacağını ve sürdürülemez olduğunu savundu. Bu durumun ne kadar devam edeceğinin ise ülkeye döviz girişiyle alakalı olduğunu belirten Özatay şöyle dedi:
"İçinden geçmekte olduğumuz süreçte, sürdürülemezliğe sadece para politikası neden olmuyor. Bol kredi genişlemesi özendiriliyor. Bütçeden bol miktarda kredi genişlemesi için kaynak aktarılıyor. Düşük faizli konut kredileri ilan ediliyor. Hepsi de büyüme artsın diye. Oysa işin döviz kaynağı kısmı, dolayısıyla yükselen piyasa ekonomilerinin geçmiş deneyimleri ve iktisat kuramının belirttikleri göz ardı ediliyor. Boşuna bir uyarı olacak ama olsun. Güven’in (Sak) çok kullandığı deyimi kullanarak -ahretliğimi kurtarmak için- uyarımı yapayım: Acilen şu düşük faiz-yüksek parasal genişleme politikanızı gözden geçirin ve bir an önce değiştirin."