İstanbul Sultangazi’de yüzleri maskeli üç kişinin, pompalı tüfeklerle nöbetçi eczaneyi basması, Türk Eczacıları Birliği’nden (TEB) açıklama geldi. TEB Başkanı Erdoğan Çolak, Yetkili mercilerle defalarca görüşmemize, öneriler iletmemize rağmen hala böyle üzücü haberler alıyoruz. Olay gerçekleştikten sonra, suçluların cezalandırılmasından bıktık artık. Eczanelere bir an önce acil butonu koyulmalı” talebinde bulundu.
Hürriyet’in haberine göre, Çolak, özetle şunları söyledi:
“Son bir haftada ikinci kez eczane soygunu ve saldırısıyla karşı karşıyayız. Yine İstanbul’da eczanesinde nöbet tutan bir meslektaşımız ve çalışanları pompalı tüfekle saldırıya uğramış, kasaları boşaltılmıştır. Acil hizmet veren eczacıların hiçbir can güvenliği olmadan verdikleri özverili hizmetin artık görünmesini talep ediyoruz. Olay gerçekleştikten sonra, suçluların cezalandırılmasından bıktık artık. Asıl önemli olan, gerekli önlemlerin alınarak, ellerini kollarını sallayarak her önüne gelenin eczaneye gelerek şiddet uygulamalarının önüne geçmektir. Acil önlemler alınmazsa, korkumuz odur ki, şiddetin boyutu daha da artacaktır. İşte bu sebeple, tüm sağlık çalışanlarına yönelik daha fazla şiddet vakası ile karşılaşmak istemiyorsak göstermelik çözümler değil, acil ve kalıcı önlemlerin alınması elzemdir. Bu doğrultuda ülkemizin dört bir yanında gece-gündüz eczanesinde halka sağlık hizmeti sunmaya çalışan eczacıyı şiddetten korumak için yetkili mercilerle defalarca görüşmemize, öneriler iletmemize rağmen hala böyle üzücü haberler almaktayız.
Öncelikli olarak, emniyet güçlerine yaptığımız eczanelere acil butonu koyulması ile ilgili taleplerimizin bir an önce hayata geçmese gerekiyor. Nöbetçi eczanelere yapılacak devriye ziyaretlerinin sıklaştırılması şart. Sağlık çalışanları tarafından yapılan şikayetlerin ya da tehdit bildirimlerinin kolluk ve diğer makamlar tarafından öncelikli olarak ele alınması gerekiyor. Sağlık çalışanlarına şiddete karşı caydırıcı yasal önlemler alınması ve saldırganlara cezaların artırılması önemli. Eczacılarımızın kendi güvenliklerini almaya iten ve kaderlerine terk eden bu yapının düzeltilmesi öncelikli talebimiz.”