İngiltere Başbakanı David Cameron basına sızdırılan Panama belgelerinde ölen babasının Mossack Fonseca'nın müşterisi olduğunun ortaya çıkması üzerine tırmanan tartışmalarla ilgili olarak "Bu pek de harika bir hafta değildi" diye konuştu. David Cameron, "Biliyorum bu konuyu çok daha iyi idare edebilirdim ve etmeliydim. Bu olaydan çıkarılacak dersler var ve bu dersleri çıkaracağım" şeklinde konuştu.
Bu konuda başkalarının değil, sadece kendisinin sorumlu olduğunu vurgulayan Cameron, babasıyla ilgili söylenenlere kızmış olduğunu, babasını çok sevdiğini, onu çok özlediğini kaydetti. İngiltere Başbakanı “Ancak bu durumun genel resmi bulanıklaştırmasına izin vermemeliyim” dedi. Başbakan olmadan önce sahip olduğu tüm hisseleri elinden çıkardığını söyleyen Cameron, vergiyle ilgili bu yıl ve geçen yıllara ait tüm belgelerini de kamuoyuyla paylaşacağını, çünkü bu konuda tamamen şeffaf davranmak istediğini söyledi.
“Saklayacak bir şeyim yok”
İngiltere Başbakanı David Cameron, ITV televizyonuna yaptığı açıklamada, Başbakanlık görevine başlamadan önce eşiyle birlikte Blairmore Investment Trust şirketinden 37 bin euroluk hisse satın aldığını, ancak beş bin hisseyi 2010 yılında göreve gelmeden birkaç ay önce sattığını söylemişti. Hiçbir suçlamayı kabul etmediğini belirten Cameron, "Gerçekten de saklayacak bir şeyim yok. Biri kirada iki evim var. Bir de Başbakan olarak maaş alıyorum. Artık hisselerim yok, ama tasarruflarım var" diye konuşmuştu.
Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICIJ) aracılığı ile çeşitli Avrupa gazetelerinde Panama'da kayıtlı Mossack Fonseca adlı bir hukuk firmasının 40 yıldır tuttuğu kayıt ve belgelerin ifşa edilmesi dünya genelinde büyük yankı uyandırdı. Sızan belgelerde, David Cameron'un babasının kurucusu ve yöneticisi olduğu Blairmore şirketinin de, vergi cenneti Panama'da birçok kişinin vergi kaçırma, kara para aklama gibi faaliyetlerine yardımcı olduğu belirtilen hukuk şirketi Mossack Fonseca'nın müşterisi olduğu ortaya çıkmıştı.
Cameron hafta içinde yaptığı açıklamada ailesinin mali işlerinin 'özel mesele' olduğunu söylemişti.