ABD Başkanı Donald Trump karbon salınımını azaltmayı ve küresel ısınmayı 2 derecelik artışta durdurmayı öngören Paris İklim Anlaşması'ndan çekileceğini açıkladı.Trump, "ABD daha adil bir anlaşma için çaba harcayacak. Müzakereye başlayacağız, çıkarlarımıza uyarsa geri geleceğiz" dedi.
ABD'nin Transatlantik ittifakına bağlı kalmayı sürdüreceği ve çevreyi koruma çabalarını güçlendireceğine işaret edilen açıklamada, ABD'nin emisyon seviyesini düşürme ve temiz enerjiye dayalı teknolojiler geliştirme çabalarına da vurgu yapıldı.
"Başkan, kendi yönetimi altında ABD'nin, dünyadaki en temiz ve çevre dostu ülkesi olacağının altını çizdi" ifadesinin kullanıldığı açıklamada, Avrupalı liderlerin çevre de dahil tüm alanlardaki diyalog ve iş birliğini sürdürme konusunda mutabık kaldıkları duyuruldu.
ABD'in kömür madenleriyle zengin Pittsburgh şehrini koruyacağını dile getiren Trump "Ben, Pittsburgh vatandaşlarını temsil etmek için seçildim, Paris'i değil" ifadesini kullandı.
Daha önce anlaşmadan çekileceği yönünde güçlü mesajlar veren Trump, seçim kampanyasında da ABD'nin ekonomik çıkarlarına ters düştüğü gerekçesiyle İklim Anlaşması'ndan çekilmek istediklerini söylemişti.
Rusya, Çin, Kanada ve AB ülkeleri anlaşmanın gereklerinin uygulanmasından yana
2015 yılında, dönemin ABD Başkanı Barack Obama tarafından imzalanan Paris İklim Anlaşması’nın devamıyla ilgili G7 Zirvesi süresince Trump’ı ikna etmeye çalışan AB liderleri, Çin’in yanı sıra Kanada Çevre Bakanı Catherina McKenna’dan gelen “Çin ve AB’yle birlikte liderlik göstermeye devam edeceğiz, kesinlikle ABD’nin de bize katılmasını umuyoruz” açıklamasıyla Ottowa’nın da desteğini aldı.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Twitter hesabından “İklim değişikliği inkar edilemez. İklim değişikliği durdurulamaz” paylaşımında bulunurken; Avrupa Komisyonu Başkanı Claude Juncker ise daha sert çıkarak, “Amerikalılar öylece iklim koruma anlaşmasından çıkamazlar. Trump buna inanıyor çünkü detayları bilmiyor” diye konuştu.
Rusya: Ana ülkelerin katılımı olmaksızın anlaşma etkisiz olur
Avrupa Birliği’nin 28 üyesinin de desteklediği anlaşmayla ilgili son açıklama, Rusya’dan geldi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Paris’te anlaşmanın altına imza attığını hatırlatan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, küresel ısınmayı mümkün olduğunca 1.5 dereceye yakın tutmayı amaçlayan anlaşmanın ana ülkelerin katılımı olmaksızın etkisiz olacağını söyledi.
Paris İklim Anlaşması nedir?
Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 190’dan fazla ülkenin imzaladığı iklim değişikliğiyle mücadeleyi hedefleyen ve uluslararası anlamda hukuki bağlayıcılığı bulunan anlaşmayı imzalayan ve parlamentolarında onaylayan ülkelerin sera gazı salımını azaltma ve küresel sıcaklık artışının 2 derecenin altında tutulması konusunda planlarını uygulamaya koyması gerekiyor.
2016 yılında Fransa’nın başkenti Paris'te düzenlenen İklim Zirvesi Konferansı'nda (COP21) üzerinde mutabakat sağlanan anlaşmanın, çevre konusunda bugüne kadar varılan en kapsamlı metin olduğu belirtiliyor.
Anlaşmaya göre, fosil yakıtlarının kullanımı kısaltılarak sera gazı emisyonları azaltılarak küresel sıcaklık artışının 1,5 ila 2 derecede kalması için çaba gösterilecek. Metin, sera gazları emisyonunun düşürülmesi ile ilgili olarak ulusal düzeydeki planların beş yılda bir gözden geçirilmesini öngörürken, gelişmekte olan ülkelerin bu alandaki mücadele için yılda en az 100 milyar dolar destek aktarması hedefleniyor.
Anlaşmada, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı hazırlıklı olunması ve sera gazları emisyonunu azaltan çevreci ve sürdürülebilir ekonomilerin desteklenmesi gibi maddeler de yer alıyor. Küresel sıcaklık artışının düşürülmemesi halinde kuraklık, çölleşme, bitki ve hayvan nesillerinin yok olması ve deniz seviyesinin yükselmesi öngörülüyor. Bu anlaşma ile fosil yakıtların kullanımın azaltılması hedefleniyor.