Kıbrıs Adası’nın güneyindeki sahillerin açıklarında doğalgaz ve petrol yatakları olduğu uzun süredir tahmin ediliyordu. Amerikan Enerji Şirketi Noble Energy’nin 2011 yılında deneme amacı ile yaptığı sondaj çalışmalarında bu tahmin doğrulandı. Bölgede zengin bir doğalgaz yatağı var ve 2018 yılında bu doğalgazın çıkarılmaya başlanması planlanıyor.
Kıbrıs yönetimi, özellikle mali krize girdikten sonra devletin kasasına acilen gerekli olan parayı bulmak için maden arama çalışmalarını hızlandırmış durumda. Bu bağlamda Fransız Total şirketi ile İtalyan ENİ şirketi ve Güney Kore şirketi Kogas ortaklığındaki konsorsiyuma yeni sondaj çalışmaları yapma hakkı verildi. İsrail karasularındaki doğalgazın çıkarılma işlemi ise çoktan başlamış durumda. Deutsche Welle’ye konu hakkında açıklamalarda bulunan Greek Energy Forum adlı düşünce kuruluşunun Müdürü Alexandros Lagakos, bölge ülkelerinin ortak bir çalışma içinde olmalarının cesaret verici olduğunu ve ilgili ülkelerin katılımı ile çıkarılan doğalgaz ne kadar çok olursa, projenin özel yatırımcılar için o denli çekici olacağını dile getirdi.
Türkiye ile gerginlik
Ancak Türkiye tüm bu olan bitene başından beri sıcak bakmıyor. Uluslararası Deniz Hukuku’na göre her ülke kıyılarından 200 deniz mili açığa kadar olan bölgede hükümranlık hakkına sahip. Güney Kıbrıs yönetimi ayrıca Mısır ve İsrail ile yaptığı ikili görüşmelerde, kendi hükümranlık sahasının sınırlarını belirledi, bir diğer deyişle denizin altından sınırlar çizildi. Ancak Güney Kıbrıs’ı tanımayan Türkiye ile böyle bir anlaşma yapılması çok zor görünüyor. Türkiye bölgedeki doğal kaynaklarda Kuzey Kıbrıs'ın da hakkı olduğuna dikkat çekiyor. Ankara, sondaj çalışmalarının başlamasının ardından bölgeye savaş gemilerinin refakat ettiği araştırma gemisi gönderdi.
Güney Kıbrıs’ın ve Yunanistan’ın Türkiye’ye karşı nasıl bir politika izlemesi gerektiği konusunda Yunanistan’da farklı görüşler var. To Vima gazetesinden diplomasi yazarı Yannis Kartalis, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de yüzlerce kilometrelik bir sahil şeridi olduğunu ve istense de istenmese de bu ülke ile eninde sonunda görüşmeler yapılacağını ifade etti. Atina Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'nden Evrypidis Tsakiridis ise Deutsche Welle’ye yaptığı açıklamada Türkiye'nin, Güney Kıbrıs'ın egemenlik haklarını kullanmasını hukuk dışı yöntemlerle engellemeye çalıştığını öne sürdü.
Mısır ile işbirliği
Yunanistan ve Güney Kıbrıs ile enerji alanında işbirliğine gitme kararı alan Mısır için bu ortaklığın başka bir önemi daha var. Üç ülke, Doğu Akdeniz’de terör gruplarına karşı ortak mücadele etme kararı aldılar. Ayrıca Yunanistan ve Güney Kıbrıs, Avrupa Birliği’nde Mısır’ın çıkarlarını takip edeceklerini belirttiler. Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras, Mısır'ın bölge istikrarı ve güvenliği açısından çok önemli bir ülke olduğunu ve Güney Kıbrıs ile birlikte bu ülkenin Avrupa Birliği'ndeki elçileri olacaklarını ifade etti.
Tüm bu açıklamalar ve yakınlaşmalar bir yana, Türkiye de gelişmelerin dışında kalmıyor. 29 Kasım’da Yunanistan Dışişleri Bakanı Evangelos Venizelos İstanbul’da Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu’nu ziyaret edecek. Greek Energy Forum Müdürü Alexandros Lagakos, Türkiye’nin şu an Avrupa’nın üç büyük doğalgaz ticari pazarından biri olduğunu ve bu yeni enerji ittifakının ek bir pazar yaratacağı için Türkiye’ye de yarayacağını savundu. Söz konusu birliğin genişlemesi için görüşmeler ise hızla devam ediyor. Güney Kıbrıs Enerji Bakanı Yorgo Lakotripis, İsrail ve Ürdün’deki enerji şirketleri ile yakında temasa geçeceklerini bildirdi. 2 Aralık’ta ise Güney Kıbrıs Cumhurbaşkanı Anastasiadis İsrail’e resmi ziyarette bulunacak.