Gündem

Diyadin'de iki çocuğun öldürülmesine ilişkin deliller karartıldı mı?

15 yaşındaki Muhammed Aydemir ile 17 yaşındaki Orhan Arslan’ın öldürülmesinin ardından bölgeye giden sivil toplum örgütleri bir rapor hazırladı

24 Eylül 2015 21:22

Ağrı’nın Diyadin ilçesinde özel harekat polisleri tarafından öldürüldüğü iddia edilen 15 yaşındaki Muhammed Aydemir ile 17 yaşındaki Orhan Arslan’ın ölümüne ilişkin TİHV, İHD, ÖHD, Eğitim Sen ve Kadın Özgürlük Meclisi temsilcilerinden oluşan heyet bir rapor hazırladı. 10-12 Eylül tarihlerinde Diyadin’e giderek incelemelerde bulunan heyetin raporunda fırın işçisi iki çocuğun ölümünün ardından polislerin depoya girerek delil kararttığı ileri sürüldü.

BirGün’den Ekin Türkay’ın haberine göre siyasi partiler, yurttaşlar, belediye başkanları, görgü tanıkları ve yaşamını yitirenlerin aileleriyle yapılan görüşmeler sonucunda hazırlanan raporda şu ifadeleri yer aldı:

* Çocuklara öldürme kastıyla yakın mesafeden çok sayıda ateş edildi. Olayın ardından Özel Harekât Timleri depoya damacanalarla su taşıyarak depoyu yıkadı. Savcının olay yerine 17 saat sonra gelişine kadar olay yerindeki delillerin karartıldı.

* Çocuklar öldürüldükten sonra ailelere haber verilmedi, bilgi almak için giden aileler aşağılandı, oyalandı. Henüz cenaze bilgileri ailelere dahi verilmeden, teşhis işlemleri dahi gerçekleşmeden öldürülen çocuklar basına PKK’li olarak tanıtıldı.

* Aileler cenazeleri almak istediklerinde polisler tarafından çocuklarının PKK’li olduklarına dair bir belge imzalatılmak istendi. Aileler imzalamadıkları için cenazeler çok geç verildi.

* Güvenlik güçleri olağan güvenlik sınırlarını aşarak tüm kenti potansiyel suçlu olarak görüyor. Olay sonrası gözaltına alınan Kahraman ailesinin fertlerine çocuklar dâhil olmak üzere, işkence yapıldı, işkence sırasında kaburgaları kırıldı.

* Sağlık görevlilerinin yaralılara yardım etmesi engellendi. İnsanların sağ yakalanma şansı vardı. Ama sağ kalma şansları yok edildi. Evlerin duvarlarındaki yüzlerce mermi izi burada olağanüstü bir saldırganlık olduğunun kanıtıdır.

* Yetkililer bir gerillanın yargısız infaz edilmesinin ardından gelişen bir operasyon sonrası çocukların öldürüldüğünü iddia etse de gerçekler farklı. Destan Serhat kod adlı İsmail Kaya’nın öldürüldüğü yer ile çocukların öldürüldüğü yer arasındaki uzaklık göz önünde bulundurulduğunda açıklama doğru değil.

* Gerillanın sağ olarak yakalandığına ve bir taşın üzerinde başı ezilerek öldürüldüğüne, sonrasında akrebin arkasına bağlanarak kent merkezine kadar sürüklenerek teşhir edildiğine dair çok sayıda görgü tanığının ifadesi var.