Ekonomi
DİNÇER: İŞÇİLERİMİZ GREV YAPABİLECEK ANKARA (A.A)
19 Eylül 2010 14:23
-DİNÇER: İŞÇİLERİMİZ GREV YAPABİLECEK ANKARA (A.A) - 19.09.2010 - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, Anayasa değişikliklerini yasalara yansıtmak için hazırlıklara başladıklarını belirterek, ''İşçilerimiz dayanışma grevi, siyasi amaçlı grev ve benzerlerini yapabilecek. Bunun önündeki engel kalkmış oldu'' dedi. Anayasa değişikliğiyle ilgili 8 başlığın doğrudan doğruya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığını ilgilendirdiğini ifade eden Dinçer, bu 8 başlıkta değişiklik yapmak üzere hazırlıklara başladıklarını bildirdi. Bu başlıklardan belki de en önemlisinin Anayasa'nın 51. maddesinde yapılan değişiklikte ''birden çok sendikaya imkan veren düzenleme'' olduğunu vurgulayan Dinçer, Anayasa'nın 51. maddesinin 4. fıkrasının önceki halinin birden çok sendikaya üyeliği yasakladığına dikkati çekti. Dinçer, yapılan değişiklikle bu yasağın Anayasa'dan kaldırıldığını, buna paralel olarak 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nda değişiklik yapmak gerektiğini anlattı. Anayasa'nın 53. maddesindeki değişiklikle memurlar ve diğer kamu görevlilerinin toplu sözleşme yapmalarına imkan veren bir düzenleme yapıldığını dile getiren Dinçer, bunun da 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'nda değişiklik yapmayı gerektirdiğini ifade etti. Aynı kanunda Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'nun oluşturulmasına yönelik bir düzenlemeye de ihtiyaç olduğuna değinen Bakan Dinçer, bu açıdan bakıldığında ilgili kanunda iki tür değişikliğin söz konusu olduğunu kaydetti. Ömer Dinçer, ''Anayasa'nın 53. maddesinin 4 fıkrasında aynı iş yerinde aynı dönem için birden fazla toplu sözleşme yapılıp uygulanamayacağına dair bir yasak vardı bu yasak da kalktı. Tabi bu yasağa paralel olarak 2822 sayılı kanunda değişiklik yapmak gerekecek'' şeklinde konuştu. -ÇOCUK HAKLARINDA EVRENSEL STANDARTLAR- Bakan Dinçer, Anayasa'nın 54. maddesinin 3. fıkrasında ''herhangi bir grev ve benzeri eylem sırasında iş yerine verilen maddi hasarların sorumluluğunun sendikaya yansıtılmamasıyla'' ilgili bir düzenleme yapıldığını belirterek, ''Bunun çok iyi bir düzenleme olduğu kanaatindeyim. Çünkü bu suçların şahsiliği ilkesiyle de çatışan bir husustu. Bu düzenlemeye paralel olarak 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nda değişiklik yapmak gerekiyor'' dedi. Anayasa'nın 166. maddesine eklenen yeni bir fıkra ile Ekonomik ve Sosyal Konsey'e yer verildiğini dile getiren Dinçer, konseyin kuruluşunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığını ilgilendiren hususlar bulunduğunu söyledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dinçer, ayrıca Anayasa'nın 41. maddesine ailenin korunması ve çocuk haklarıyla ilgili çok önemli bir fıkra eklendiğini vurgulayarak, bu kapsamda 4857 sayılı İş Kanunu'ndaki çocuk haklarıyla ilgili düzenlemeleri yeniden gözden geçireceklerini ve bunları evrensel standartlara uygun hale getireceklerini bildirdi. -''ÇALIŞMA HAYATININ KALİTESİ ARTACAK''- İşverenlerin birden çok toplu sözleşme yapmak ve uygulamakla ilgili endişeleri bulunduğunu anımsatan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dinçer, şöyle konuştu: ''Bu endişeye de hiç gerek yok. Mademki biz AB'ye üye bir ülke olmak, modern dünyada üst sıralarda durmak istiyoruz. Öyleyse bir takım tecrübeleri yaşamak zorundayız. Kaldı ki biz toplum yapısı itibariyle çok daha pratik çözümler üretebilen bir esnekliğe sahibiz. Bu açıdan bakıldığından hiçbir karışıklığa sebebiyet vermeyeceği kanaatindeyim. Daha da önemlisi toplu sözleşme bir hiyerarşi ortaya çıkacak. Bunun da çok esnek ve kolaylaştırıcı bir sonuç doğuracağını düşünüyorum. Mesela her şeyden önce işçi ve işveren konfederasyonları bir çerçeve sözleşme yapabilirler. Tedirgin olacak ve çalışma barışını bozacak herhangi bir sonuç doğurur diye endişe edecek bir durum söz konusu değil. Ben şuna çok canı gönülden inanıyorum, Türkiye'de çalışma hayatının kalitesi giderek artacak ve daha güven içerisinde birbirimizin sorumluluklarını da bilerek çalışacağız.'' -''DESTEK ALIRSAK KANUNLAR EKİMDE GÜNDEME GELEBİLİR''- Düzenlemeleri her birisini işçi ve işveren temsilcileriyle konuşarak ve diyalog içerisinde yapmayı önemsediklerini vurgulayan Bakan Dinçer, ''Bu meseleyle ilgili olarak işçi ve işveren örgütlerimizi Üçlü Danışmaya davet ediyorum. Ekim ayı içerisinde yapacağımız Üçlü Danışma Kurulunda bizim ana gündemimiz Anayasa değişikliklerinden sonra yapılacak yasal değişiklikler için bir eylem planı yapmak. Bununla ilgili olarak sendikalarımızla görüşeceğiz'' dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dinçer, uyum yasalarının çıkarılmasına ilişkin takvim konusunda da şunları söyledi: ''Benim kafamda bir takvim yok, ancak zaten takvim belirlemeye de ihtiyaç yok. Biz hem 2821 sayılı Sendikalar Kanunu hem de 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu ile ilgili evrensel standartlara, ILO'nun ve AB'nin belirlediği ilkelere uygun bir kanun taslağı hazırladık. Sadece işçi ve işveren konfederasyonlarıyla görüşmelerimiz devam ediyor. Şayet onlarla mutabakata varabilirsek ve onların desteğini alabilirsek hemen ekim ayında da bu kanunlar gündeme gelebilir. Tartışmalar, görüşmeler devam ettiği müddetçe de uzayabilir. Önümüzdeki süreyi belirleyecek yegane unsur sosyal tarafların mutabakata varmalarıdır.''