Ekonomi

Dijital devrimin düşmanı: Siber saldırılar

Hannover'deki CeBIT bilişim fuarında siber saldırılarla mücadele yöntemleri tanıtılıyor. İnternet casusluğu Almanya'ya her yıl 50 milyar Euro kaybettiriyor.

18 Mart 2015 13:21


Dijitalleşmenin ekonomik hayata ne kadar çabuk nüfuz ettiğini Hannover'deki uluslararası iletişim teknolojileri fuarı CeBIT'te görmek mümkün. İnternet şebekesinin sanayi sektöründe yaygınlaşması veri hırsızlığı imkânlarını da arttırıyor. Yazılım programlarında data güvenliği sağlanamadığı takdirde dijital teknolojilerde çağ atlamanın mümkün olmayacağı, uzmanların ortak görüşü.

İnternette her iki saniyede bir yeni bir zararlı program türüyor, her gün yüz dolayında yeni virüs peyda oluyor. Toplam 350 milyon bilgisayar virüsü internette kol geziyor. İşletmelere yapılan virüs saldırıları kesilmek bilmiyor. Elektronik postayla gönderilen virüsler işletmenin veri bankasına sızarak faaliyete başlıyor. Şirketin konstrüksiyon planları ve işletme sırları çalınıyor. İnternet casusluğu bazı işletmeleri iflasla da sürükleyebiliyor. Çünkü saldırılara sadece büyük şirketler hedef olmuyor. Symantec adlı bilgisayar güvenlik programları pazarlayan şirketin verilerine göre bu yılın ocak ayında bütün dünyada virüs saldırısına uğrayan şirketlerin üçte birini en fazla 250 kişi çalıştıran işletmeler oluşturuyordu. Her iki Alman şirketinden birinin sanayi casuslarınca yoklandığını belirten Enformasyon Teknolojileri Birliği Başkanı Bernhard Rohleder virüs saldırılarının Alman şirketlerine her yıl 50 milyar Euro'luk zarar verdirdiğini söylüyor:

“Özel sektör internet güvenliğinin önemini nihayet kavradı ama önlem alınması gecikiyor. Bunun için öncelikle uzmana ve paraya ihtiyaç var. Orta ölçekli ve küçük işletmelerin bu konuda aydınlatılıp uygulamaya geçmelerinin sağlanması lazım. Almanya'da bu ölçekte 2 milyon işletmenin bulunduğu düşünülecek olursa, bu görevin altından kalkmanın kolay olmayacağı görülür.”

‘Tam güvenlik için hızlı korunma şart'

Bilgisayar şebekeleri için güvenlik yazılımları hazırlayan Egosecure adlı Alman şirketinin sahibi Sergej Schlotthauer, orta ve küçük boy işletmelere uygun programlar üzerinde çalıştıklarını anlatıyor:

“Güvenlik programının şirketin bilgisayar şebekesine adapte edilmesi altı ay sürmemeli. Evimin kapısı kilit tutmuyorsa bir yıl sonrasına değil hemen çözüm ararım. Bizim işletme felsefemiz her türlü işletmeye en hızlı şekilde güvenlik sağlamak. Önce veri stoklarına ve mevcut olanı tarayıp, işletmeye hangi verilerin girdiğine ve işletmeden hangi verilerin çıktığına bakarız. İşletme sorumlusu ona göre internet güvenliğini arttırıp arttırmayacağına karar verir. Korkutarak değil somut veriler ışığında çalıştığımız için işletmecinin ikna olması uzun sürmez.”

‘Siber tehdit dijital devrimi tökezletebilir'

Veri hırsızlığı işletmelere ortalama üç milyon Euro'ya mal oluyor. Elektrik şebekesi, enerji santralleri ve hastane gibi büyük altyapı gerektiren kuruluşlara yapılan virüs saldırılarının yol açtığı zarar ise çok daha fazla olabiliyor. Intel Security adlı şirket Amerikan Enerji Bakanlığı tarafından da denenen bir virüs kalkanı geliştirmiş. Program virüs tehdidini henüz bilgisayar şebekesine sirayet etmeden teşhis edebiliyor. Şirketin Orta Avrupa temsilcisi Hans-Peter Bauer, önemli bir sanayi merkezi olan Almanya'nın kritik önemdeki altyapısını daha iyi koruması gerektiğini belirtiyor:

“Güvenlik bütünün, bilgisayarından nakil şebekesine, data bankalarına ve bütün verilerin işlendiği ‘bulut hafızasına' kadar her parçasını kapsamalı. Vizyonumuzu ve stratejimizi bütünün güvenliğini sağlama düşüncesine odakladık. Çünkü zincirin en zayıf halkası koptuğunda internet güvenliği ortadan kalkar. Enformasyon ve komünikasyon teknolojisinin mutlak güvenliği sağlanmadan dijital devrimi gerçekleştiremezsiniz.”