Die Welt gazetesinde yer alan yorumda Rusya'yı ikna etmeden İdlib'de insani felaketi önleme için girişiminde bulunulamayacağı belirtiliyor:
"İdlib'e saldırı hazırlıkları devam ederken Suriye'nin bu vilayetinde sadece sivilleri kalkan olarak kullanan teröristlerin gizlendiği şeklindeki Kremlin propagandası Alman kamuoyuna kendini kabul ettirdi. Devletler topluluğunda ise İdlib'de insani felaketin nasıl önlenebileceğinden başka bir şey konuşulmuyor. Esad'ın Suriye'nin tamamında zafere ulaştığı artık kabul edildi. Almanya'nın muhtemel bir askeri operasyona katılması karşısında saflar oluşturuldu. Birleşmiş Milletlerin onaylamadığı bir harekâtın devletler hukukuna ters düşeceği şeklindeki gerekçe alay gibi geliyor. Birleşmiş Milletlerin alacağı kararı Suriye'deki felaketin baş sorumlularından Rusya zaten veto edecektir.”
Frankfurter Allgemeine Zeitung, Suriye'ye yapılması muhtemel müdahaleye Almanya'nın da katılmasıyla ilgili tartışmalara şu satırları ayırmış:
"ABD, Fransa ve İngiltere'de parlamentodan onay alma zorunluluğu oldukça sınırlıdır. Bu ülkelerde devletler hukukunun yorumlanış tarzı da Almanya'dakinden farklı. Esad rejimi zehirli gaz kullandığı takdirde Batı'nın göstereceği tepkide hukuki nedenlerle Almanya'nın yer almaması anlayışla karşılanmayacaktır. Operasyona katılma opsiyonunun tartışılmasını isteyen milletvekillerine hak vermek gerekir. Ancak birkaç hava saldırısının Batının olmayan Suriye stratejisini telafi edeceği de sanılmamalıdır.”
Lübecker Nachrichten gazetesi Avrupa'nın Suriye'deki gelişmeler karşısında pasif davranmasını eleştiriyor:
"Savaş insanları topraklarından kaçmaya zorlar. Sorun, savaşın neden olduğu göç değil, savaşın kendisidir. Esad rejimi büyük taarruzu henüz başlatmadığı halde sadece İdlib'den on binlerce kişi kaçtı. Avrupa daha ne kadar göç konusuna odaklanıp siyasi bakımdan kendini demonte etmeyi sürdürecek? Avrupa Birliği bu haliyle dünya politikasında söz sahibi olamaz. Seri kundaklamaların ardından sadece ateşi söndürecek suyun nasıl kullanılacağının kavgası yapılamaz. Vakti geldiğinde kundakçının da üzerine gidilmelidir.”
Neues Deutschland gazetesi Suriye'ye askeri müdahalede bulunma ihtimaline ayırdığı yorumunda şu satırlara yer veriyor:
"Kontrol kaybı savaşların kazandırdığı tipik tecrübelerden biridir ve bu bile tek başına savaşa bulaşmama gerekçesi yerine geçer. Ancak devletler hukukundan söz edenlerin önce kendilerini devletler hukuku ölçülerine göre tartmaları gerekir. Hukukun dışına çıkmadan egemen devletlere karşı keyfi ‘ceza operasyonları' başlatılamaz. Henüz başlamamış olan ancak planlandığı anlaşılan zehirli gaz saldırıları için de aynı kural geçerlidir.”
DW, AFP, dpa/AG, HS
© Deutsche Welle Türkçe