DHA YURT BÜLTENİ -9
BİNGÖL\'DE 2 AYLIK BEBEK PALETLİ AMBULANSLA KURTARILDI
Yoğun kar yağışının hüküm sürdüğü Bingöl\'de 2 aylık bebek paletli ambulansla kurtarıldı. Bingöl İl Sağlık Müdürü Mehmet Emin Gündoğdu, 262 ekiple 24 saat hazır bir şekilde çalıştıklarını söyledi.
Bingöl\'de kar yağışı nedeniyle çok sayıda köy yolu ulaşıma kapanırken, İl Sağlık Müdürlüğü bünyesindeki Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) ve paletli ambulanslar acil durumlar için hazır bekletiliyor. Karlıova ilçesindeki Karlıca köyünde 2 aylık bir bebeğin hastalandığı ihbarı üzerine paletli ambulansla UMKE ekibi bölgeye sevk edildi. 3 saatlik uğraşın ardından Karlıca köyündeki hasta bebeği alan ekipler, tedavisi için Karlıova İlçe Devlet Hastanesi\'ne getirdi
Bingöl İl Sağlık Müdürü Uzman Doktor Mehmet Emin Gündoğdu, UMKE ekibinin son 2 günde 5 hastaya ulaştıklarını dile getirerek, \"Adaklı ilçesinde solunum sorunu yaşayan bir hasta 6 saatlik çalışma sonucu kurtarılarak hastaneye getirildi\" dedi. 264 personel ile 24 saat hazır bir şekilde görev yaptıklarını anlatan Gündoğdu, \"İl Sağlık Müdürlüğümüz Acil 112 ve UMKE ekiplerimiz, 1 tam paletli, 5 yarım paletli, 1 çekici, 2 UMKE kurtarma aracı, 7 adet 4x4, 25 adet 4x2 araç ve toplam 264 personelle 24 saat görev başında olup, her şartta hizmet vermektedir. Kar kış, gece gündüz demeden vatandaşlarımıza hizmet vermeye çalışan personelimize teşekkür ediyor, İl Sağlık Müdürlüğü olarak her koşulda vatandaşlarımıza sağlıklı hayat geçirmeleri hususunda daima hizmet edeceğimizi tekrar ediyoruz\" dedi.
HASTAYA ULAŞABİLMEK İÇİN 1 SAAT KARDA YÜRÜDÜLER
Solhan ilçesi Kırık köyü Otluca mezrasında ikamet eden ve hipertansiyon ön tanısı konan bir hasta için ekipler seferber oldu. Yoğun kar ve tipi dolayısı ile 1 saatlik yürüme ile hastaya ulaşan ekipler, ilk müdahalenin ardından hastayı Solhan Devlet Hastanesi\'ne ulaştırdı.
Görüntü Dökümü
-------------------------
- UMKE ekiplerinin paletli ambulansla vakaya ulaşmaları
- Ambulansın dıştan görüntüsü
- Ambulansın karlı yolda ilerlemesi
- Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 117 MB
Haber-Kamera: Mesut BUDRAÇ/BİNGÖL, (DHA) -
=====================
KIZINA CİNSEL İSTİSMARLA SUÇLANAN BABAYA BERAAT
Bodrum\'da, şu an 9 yaşında olan kızına 3,5 yaşındayken, cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla 15 yıla kadar hapis istemiyle tutuksuz yargılanan H.K.\'nin (43), istinaf yolu açık olmak üzere beraatine karar verildi. Bodrum Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Figan Erozan, kararı kabul etmediklerini belirterek, \"Davayı istinafa götüreceğiz. Bu süreci takip etmeye devam edeceğiz\" dedi.
Çocuk gelişimi uzmanı ve butik işletmecisi, 2 çocuk annesi N.P. (35), kafeterya işleten eski eşi H.K. (44) hakkında, 2013 yılında, 3,5 yaşındaki kızına cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla polis ve savcılığa suç duyurusunda bulundu. N.P., ardından açtığı boşanma davasıyla H.K.\'den boşandı. H.K. hakkında, öz kızına cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla ilgili Bodrum 1\'inci Ağır Ceza Mahkemesi\'nde, 3 yıl sonra dava açıldı. H.K.\'nin 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın 7\'nci duruşması dün yapıldı. Duruşmaya, tutuksuz sanık H.K., avukatları Mehmet Güner, Esma Irmak Başol ile H.K.\'nin eski eşi N.P., onun avukatları Tuğba Özden Tosun ve Özge Günay, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili avukat Arda Ersoy ile Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM) vekili avutkat Meltem Anayaroğlu katıldı. Duruşmayı sanık H.K. ve eski eşi N.P.\'nin yakınları ile Bodrum Kadın Dayanışma Derneği ve Yanındayım Derneği üyeleri izledi.
\'BANA İFTİRA ATILDI\'
Duruşmaya, sanık H.K.\'nin avukatlarının esas hakkındaki savunmasını içeren dilekçenin okunup, dosyaya konulmasıyla başlandı. Sanık H.K.\'nin, savcının mütalaasına karşı diyecekleri soruldu. Bunun üzerine H.K.\'nin avukatı Mehmet Güner, yazılı savunmalarını tekrar ettiklerini belirtip, müvekkilinin beraatini istedi. Son sözü sorulan sanık H.K. ise \"O çocuklar benim çocuklarımdır. Doğduğu günden beri seviyorum. Çocuğumu görmeye gittiğimde, bana 15 kişi saldırdı. Yüzümde halen izi durmaktadır. Bana iftira atılmıştır. Beraatime karar verilmesini talep ediyorum\" diye konuştu.
Tarafların son sözlerinin dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti, kararını açıklayıp, sanık H.K.\'nin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi\'ne istinaf yolu açık olmak üzere beraatine karar verdi.
\'ADALET YERİNİ BULDU\'
Adliye çıkışı açıklama yapan H.K., \"Bana en başından beri iftira atılmıştı. Hak yerini buldu\" dedi. H.K.\'nin yakınları da adaletin yerini bulduğunu savundu.
Sanık avukatı Mehmet Güner ise \"Öncelikle sanık olarak 1 yılı aşkın süredir her türlü yargısız infaz ve her türlü saldırıya karşı dimdik duran müvekkilim H.K.\'yi tebrik etmek ve \'Geçmiş olsun\' demek gerekiyor. Hukukçu olarak gücümüz yettiğince kendisinin haklarını savunmaya çalıştık. Ancak davanın ağırlığı, kamuoyunun baskısı, üstüne üstlük davada birtakım hukuk dışı davranışlar nedeniyle bazı zorluklar yaşadık. Ancak inancımız odur ki hukukun konuşması her zaman susmasından daha iyidir. Biz, şimdiye kadar hiçbir açıklama yapmadık. Dedik ki önce mahkeme konuşsun. Önce hukuk konuşsun sonra biz konuşalım. Hakkaniyete uygun bir karar çıktı. Biz bu kararın itiraz ve istinaf süreçlerinde de aynı şekilde değişmeyeceğine inanıyoruz. Bu anlamda yargısız infaz yapılması hukuksal anlamda bir cinayettir. Bu davada her ne kadar beraat kararı almış olsak da sanığın fazlasıyla mağdur edildiğini ve zarar gördüğünü düşünüyoruz. Lütfen, bu konuda medya ve kamuoyu oluşturan diğer dernekler daha titiz davransınlar. Yargısız infazlardan lütfen uzak duralım. Hukuk bugün Halil için var, yarın hepimiz için var\" diye konuştu.
\'İDDİAYI ORTAYA ATAN TEYZEDE KRONİK HEZEYAN TEŞHİSİ VAR\'
Cinsel taciz iddiasını teyze S.P.\'nin ortaya attığını kaydeden avukat Güner, kadında kronik hezeyan olduğunu mahkemeye delil olarak sunduklarını söyledi. Güner, \"Bu davanın asıl senaryosunu oluşturan kronik hezeyan rahatsızlığı teşhisi bulunan ve bununla ilgili delili mahkemeye sunduğumuz S.P.\'nin anlatımları üzerine kuruludur. Dolayısıyla bu rahatsızlığın belirlenmesiyle bu anlatılanlar mahkeme tarafından samimi ve inandırıcı bulunmadı. Başka iddialarının da aynı rahatsızlığının etkisiyle olumsuz şekilde sonuçlandığının belgelerini de sunduk. Dolayısıyla biz sağlıklı olmayan bir beyan ve belgeler üzerine açılan davanın bu şekilde adil sonuçlandığı kanaatindeyiz\" dedi.
DAVAYI DERNEK TEMSİLCİLERİ DE İZLEDİ
Davayı izleyen Yanındayım Derneği Başkanı Buse Tekgül Gümüş ise mahkemeden adil karar çıktığını düşündüklerini ve bu süreçte en büyük mağduriyeti çocuğun yaşadığını savunarak, şunları söyledi:
\"Yaşanan süreçte bizim ilgilendiğimiz tek şey, çocuk cinsel istismara uğradıysa bunun cezalandırılması veya bu bir iftiraysa çocuğun dava surecinde uğradığı psikolojik istismarın sonlandırılmasıydı. Yaşanan süreçte ne annenin ne de babanın tarafını tuttuk. Bunlar çok bıçaksırtı konular. Bizler sadece adaletli bir karar çıkmasını isteyebiliriz. Bugün verilen kararı da adil buluyoruz. Fakat kimsenin inkar edemeyeceği bir gerçek var ki bu süreçte bir çocuk mağdur oldu. 4 sene süren davada büyük bir psikolojik şiddet yaşandı aslında. Bundan sonra çocuğun sağlıklı bir ortamda büyümesi için de gereken tedbirlerin alınacağına inanıyoruz ve bu konunun takipçisi olacağız.\"
\'İSTİNAFA GÖTÜRECEĞİZ\'
Bodrum Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Figan Erozan da \"Savcının ceza verilmesi yönündeki mütalaasına rağmen hakimin kararı beraat yönünde oldu. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bu yargılamadan çıkan sonuçlar erkek adalet üzerine oluyor. Ancak biz erkek adalet değil gerçek adalet arıyoruz. Biz bu davayı istinafa götüreceğiz. Biz bu süreci takip etmeye devam edeceğiz\" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------
-Beraat eden H.K.\'nin duruşma çıkışında açıklama yapmasından görüntü
-H.K.\'nin avukatı Mehmet Güner\'in açıklaması
-Bodrum Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Figan Erozan\'ın genel ve detay görüntüler
-Genel ve detay görüntüler
Haber - Kamera: Mehmet Can MERAL / BODRUM (Muğla), (DHA)
===================
İÇİŞLERİ BAKAN YARDIMCISI ERSOY\'DAN TERÖRLE MÜCADELE VURGUSU
Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi (JSGA) sözleşmeli sivil kaynaklı Astsubay öğrencileri İzmir Foça’da düzenlenen törenle mezun oldu. Törene katılan İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy, terörle mücadelenin sonuna kadar süreceğini belirterek, \"Cumhurbaşkanımız önderliğinde devletimiz hiçbir fedakarlıktan kaçınmamaktadır. Bütün olumsuzluklara rağmen azim ve kararlılıkla ülkemiz dimdik yoluna devam etmektedir\" dedi.
İzmir Foça’da bulunan Jandarma Komando Teröristle Mücadele Harekatı Okul Komutanlığı’nda, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi (JSGA) sözleşmeli sivil kaynaklı Astsubay öğrencileri için mezuniyet töreni düzenlendi. Mezuniyet törenine İçişleri Bakanı Yardımcısı Mehmet Ersoy, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanı Tümgeneral Hüseyin Kurtoğlu, Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Musa Çitil, İzmir Valisi Erol Ayyıldız ve öğrencilerin aileleri katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Açılış konuşmasını yapan Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanı Tümgeneral Hüseyin Kurtoğlu, eğitimlerini tamamlayan bin 468’i erkek, 168’i kadın astsubayın akademinin ve ülkenin gururu olduğunu belirtti. Astsubayların millete ve devlete aşkla hizmet edeceklerini vurgulayan Kurtoğlu, \"Bugün astsubaylarımızın mezun olmalarının haklı gururunu yaşıyoruz. Öğrencilerimiz, hainlikte ve alçaklıkta sınır tanımayan ihanet çetelerine ve şer odaklarına karşı icabında vatan ve cumhuriyet uğruna seve seve hayatlarını vermekten çekinmeyecek, her türlü tehdidi yok edeceklerdir\" dedi. Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Musa Çitil ise, öğrencilere başarı dileğinde bulunarak, \"1636 astsubayımız birazdan görev yerlerine uğurlayarak görevlerine başlayacaklardır. Astsubaylarımız her türlü arazi şartlarında son terörist etkisiz hale gelinceye kadar görev kanları canları pahasına görev yapacaklardır. Sevgili aileler, bugün fedakarlıkla yetiştirip, bizlere emanet ettiğiniz evlatlarınızın mezuniyet gururunu yaşıyorsunuz. Sevgili öğrenciler sizlerde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kanun ordusu dediği jandarmanın bünyesinde görev yapacaksınız\" diye konuştu.
\'AYNI KARARLILIKLA DEVAM EDECEĞİZ\'
İçişleri Bakanı Yardımcısı Mehmet Ersoy, törene katılamayan İçişleri bakanı Süleyman Soylu’nun selamlarını ileterek konuşmasına başladı. Konuşmasının büyük bölümünde terörle mücadele vurgusu yapan Ersoy, şöyle dedi:
\"Yedi düvelin gözünün üzerinde olduğu, içeride ve dışarıda fitnenin her türlüsü, şeytanın aklına gelmeyecek her türlü entrikanın çevrilmeye çalışıldığı bu vatanda, huzur ve güven içinde yaşayabilmek için iyi yetişmek, iyi yetiştirilmek işimizi çok iyi yapmak durumdayız. Bu milletin huzurunu, emniyetini, canını, malını, namusunu, cumhuriyetin bekasını, bu vatanın bölünmez bütünlüğünü emanet etiğimiz gençler elbette iyi yetişeceklerdir. Görevlerini namusları bilip, hiçbir fedakarlıktan kaçınmadan ima edeceklerdir. Kapsamlı ve zorlu eğitimden sonra hedeflerimize ulaşmış olmak gurur vericidir. Ülkesini yürekten seven değerlerine bağlı, disiplinli, fedakar gençler yetiştirmek bundan sonrada en önemli vazifemiz olacaktır. Jandarma Genel Komutanlığımız, teknoloji alanında üstün görev yapma imkanına kavuşmuştur. Önümüzdeki yıllarda bu imkan ve kabiliyet daha da artacaktır. İleri teknoloji imkanlarıyla desteklenen iyi eğitim almış vatanına bağlı güvenlik birimlerimize sahip olmak bir devletin en önemli taşlarından birini oluşturmaktadır. Güvenlik güçlerimizin jandarmasıyla polisiyle, özel harekatıyla, sahil güvenliğiyle, bekçisiyle, korucusuyla, Mehmetçiğiyle görevlerini en iyi şekilde yerine getirmek için, uyum içinde çalışmak için Cumhurbaşkanımız önderliğinde devletimiz hiçbir fedakarlıktan kaçınmamaktadır. Bütün olumsuzluklara rağmen azim ve kararlılıkla ülkemiz dimdik yoluna devam etmektedir.\"
\'DEVLETİMİZ HİÇBİR FEDAKARLIKTAN KAÇINMAMAKTADIR\'
Türkiye’nin şanlı bir geçmişi olduğunu ve bu geçmişin ülke geleceğine de ışık tutacağını dile getiren Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
\"Yıllardır milletimizin bölge halkımızın canına kast eden malına kast eden küçük yaşlardaki çocukları dağlara kaçırıp istismar eden bölücü terör örgütü asla eylem yapamaz, Güvenlik güçlerimizin karşısına çıkamaz hale gelmiştir. Ülkemizin her noktasına kahraman güvenlik güçlerimiz hakimdir. Yaylalarıyla ovalarıyla dağlarıyla bağlarıyla bütün coğrafyamız insanlarımızın hizmetindedir. Diğer terör örgütleri ile mücadelemiz de aynı kararlılıkla devam etmektedir. Devletimiz hiçbir fedakarlıktan kaçınmamakta teknolojinin bütün imkanları evlatlarımızın emrine amade etmektedir. Dünyanın en güçlü her türlü ihanet ve şer odaklarına karşı gücünü kanun ve komutanlarından alarak sağlam iradeyle görev yapacağınızdan hiç şüphemiz yoktur. Güçlü bir devletin, mazisi şanlı zaferler dolu büyük bir milletin mensubu olduğunuzu asla unutmayın. Mücadeleniz size görev verilen her alanda ortaya koyduğumuz başarı aziz milletinize ve devletimize karşı borcunuzu ödediğinizin nişanesi olacaktır.\"
Konuşmaların ardından dönem birincisi Jandarma Astsubay Çavuş Çağrı Kart, tarafından yaş kütüğüne plaket çakıldı. Ardından akademiyi dereceyle bitiren öğrencilere diplomalarını İçişleri Bakanı Yardımcısı Mehmet Ersoy verdi. Diğer öğrencilere de diplomalarının verilmesinin ardından, astsubaylar tören alanında hazırladıkları gösterileri sundu. Ankara’da 10 ay, İzmir’de de 2 aylık eğitimi başarıyla tamamlayan öğrencileri aileleri de gösterileri heyecanla izledi. Gösterilerin ardından tören sona erdi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------
- Törene katılan ailelerden görüntü
- Konuşmalardan görüntü
- Diplomaların verilmesinden görüntü
- Genel ve detay görüntüler
Haber: Mehmet CANDAN – Kamera: Tekin GÜRBULAK / İZMİR, (DHA)
==================
SAHTE KİMLİKLE YAKALANDI
Muğla\'nın Bodrum ilçesinde, son 2 yıl içinde 11 ayrı hırsızlık ve 1 konut dokunulmazlığı olayına karıştığı ve 14 ayrı suçtan da hakkında yakalama bulunduğu belirlenen 1 kişi, polis tarafından sahte kimlikle yakalandı. Adliyeye sevk edilen şüpheli tutuklandı.
Bodrum İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri, bir süredir peşinde oldukları hırsızlık şüphelisi 40 yaşındaki O.E.\'yi, geçen 26 Aralık\'ta saat 22.00 sıralarında, Torba Mahallesi\'nde durdurmak istedi. O.E., \'Dur\' ihtarına uymayarak kaçmaya başladı. Bunun üzeine kovalamaca başladı. Polis O.E.\'nin otomobilini yaklaşık yarım saat süren kovalamacanın ardından Kızılağaç Kavşağı\'nda yole keserek durdurdu.
Bodrum\'da son 2 yılda 11 hırsızlık ve 1 konut dokunulmazlığı olayına karıştığı belirlenen ve 14 ayrı suçtan da hakkında yakalama bulunan O.E., polis tarafından yakalandı. O.E.\'nin üzerinden başka biri adına düzenlenmiş ancak kendisinin fotoğrafının yer aldığı sahte kimlik çıktı. Polisteki işlemlerinin ardından dün (Perşembe) adliyeye sevk edilen O.E., tutuklandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------
-Şüphelinin adliyeye sevk edilmesinden görüntü
Haber: BODRUM (Muğla), (DHA)
==================
BAKAN YARDIMCISI ÇATAKLI, İZDES TOPLANTISI İÇİN KİLİS\'E GELDİ
İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, İzleme-Değerlendirme Sistemi (İZDES) Projesi kapsamında yapılacak toplantı için Kilis\'e geldi.
Kilis Valiliği görevinde de bulunan İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı ve beraberindekiler ilk olarak Valiliği ziyaret etti. Vali Recep Soytürk tarafından karşılanan Çataklı, İçişleri Bakanlığı\'nın geniş bir görev sahası olduğunu belirterek, \"Bildiğiniz gibi Bakanlık olarak vatandaşa doğrudan dokunan, vatandaşın günlük hayatını doğrudan etkileyen, başta emniyet, asayiş olmak üzere bu kapsamda terörle mücadele, nüfus, vatandaşlık hizmetleri, yasa dışı göç, afet ve acil durum yönetimi, sivil toplumla ilişkiler başta olmak üzere önemli bir görev sahamız var. Bakanımız Süleyman Soylu\'nun talimatları doğrultusunda bakan yardımcıları olarak heyet halinde illerimizi ziyaret ediyoruz. Gerek Bakanlığımızın yaklaşımlarının illerimize aktarılması, gerekse illerimizdeki vatandaşlarımızın düşüncelerinin alınması ve yine gerekse ülke safında uygulama birliği sağlamak, güzel şeylerin yayılmasını örneklerin tespit edilerek başka yerlere yayılmasını temin maksadıyla bir çalışma yürütüyoruz\" dedi.
Valilik ziyaretinin ardından güvenlik değerlendirme toplantısı yapacaklarını dile getiren Çataklı, şunları söyledi:
\"Sivil toplum kuruluşlarımızın temsilcileri, muhtarlarımızın temsilcileri ve benzeri bir heyetle hem bizim yaklaşımlarımızı anlatmaya imkan olacak hem de yürüttüğümüz faaliyetler hakkında onların görüş ve düşüncelerini alacağız. Daha sonrada doğrudan hizmet alan vatandaşlarımızı, heyetimiz evlerinde ziyaret ederek, onların yürüttüğümüz faaliyetlerle ilgili düşüncelerine ve görüşlerine başvuracak. Kilis\'e gelmişken kamplardaki durumu, gümrük kapılarımızdaki durumu görmek, güvenlik birimlerimizi ziyaret edip onlarla görüş alış verişinde bulunmak, üniversitemizi, belediyemizi ve bazı sivil toplum kuruluşlarımızı ziyaret edeceğiz. Sayın Valimiz görevine yeni başladı, onu tebrik ediyorum ve biliyorsunuz ki Kilis benim için ayrı bir yer, ilk vali olarak görev yaptığım yer. Burada bulunduğum süre içerisinde gerek 15 Temmuz öncesi ve sonrası, arkasından roketler, Fırat Kalkanı derken oldukça yoğun bir dönem geçirdik. Ama benim nazarımda Kilis\'in çok farklı bir yeri olduğunu söylemek isterim. Bakan yardımcılığında yaklaşık 30 ile ziyarette bulundum ama buraya ayrı bir keyifle geldiğimi ifade etmek istiyorum.\"
İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, konuşmasının ardından İZDES toplantısına katıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------
- İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı’nın karşılanışı
- İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı’nın açıklaması
- Valilik ziyareti
- Toplantıya İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı’nın başkanlık etmesi
- Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU:348MB
Haber-Kamera: Reşit ÇELEBİOĞLU-KİLİS-DHA)
=================
MERMER OCAKLARI TELESKOPLARIN ÖMRÜNÜ KISALTTI
Antalya\'da Saklıkent Kayak Merkezi\'nin de bulunduğu alandaki mermer ocaklarının yaydığı toz nedeniyle ABD, Rusya, Japonya gibi ülkelerle ortak uzay gözlemlerinin yapıldığı TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi\'ndeki milyonlarca dolar değerindeki teleskopların aynalarını yıkama süresinin, 5 yıldan 2 yıla indiği açıklandı.
Saklıkent Koordinasyon Toplantısı\'nın 2\'ncisi, Saklıkent Kayak Merkezi\'nde yapıldı. Vali Münir Karaloğlu başkanlığındaki toplantıya kamu kurum ve kuruluşlarının il müdürleri katıldı. Toplantıda kayak merkezi bölgesinde faaliyet gösteren mermer ocaklarının kayak turizmi, bölgenin doğal yapısı ve iklimi, TÜBİTAK Gözlemevi\'nin gökyüzü gözlemleri ve teleskoplarına, bölge halkının sağlığına ciddi etkileri konuşuldu. Geçen yılki toplantıda gündeme gelen mermer ocaklarıyla ilgili oluşturulan koordinasyon kurulunun yaptığı incelemelerde ise tamamının da ruhsat alanlarının dışına izinsiz çıktığı tespit edildi. Saklıkent\'e geçen yıl 37 bin olan ziyaretçi sayısının ise bu yıl 197 bine yükseldiği açıklandı.
50 KİLOMETREDE HEM DENİZ HEM KAYAK
Antalya\'nın 12 ay sürdürülebilirlik turizm kapsamında Saklıkent\'in hem kayak hem de yayla turizmiyle çok değerli olduğunu belirten Vali Münir Karaloğlu, Saklıkent\'in sorunlarıyla ilgili toplantıda alınan kararların ardından ilgili kurum ve kuruluşların üzerine düşeni yapması gerektiğini vurguladı. Antalya merkezde çok güzel bir hava olduğunu, yurt dışından gelen misafirlerin denize girebildiğine dikkat çeken Vali Karaloğlu, \"Ama biz 2 bin 200 rakımda eksi 3 derecede bir kayak merkezindeyiz ve burası Antalya\'ya 50 kilometre uzaklıkta. Bu büyük bir nimet. Biz bu nimetin kıymetini bilemezsek Allah bunun hesabını bizden sorar\" dedi.
MERMER OCAKLARI DAĞI YOK EDİYOR
Saklıkent Yapı Kooperatifi Başkanı Emin Altıner, geçen seneye kadar izinleri olmamasına rağmen gece boyunca da çalışan mermer ocaklarının bu yıl gece çalışmalarının durduğunu ama gündüz çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Ocaklardan düşen kayaların evler ve yoldan geçen araçlar için can ve mal güvenliği açısından büyük tehdit oluşturduğunu belirten Emin Altıner, bölgedeki asırlık ardıç ağaçlarının tozdan yok olmak üzere olduğunu söyledi. Mermer ocaklarının Saklıkent\'in arkasındaki dağı hızla yok ettiğini belirten Altıner, \"Bu durumda kayak merkezinde karın kalma süresi de azalacağından ileride kayak turizmini de olumsuz etkileyecektir\" diye konuştu.
BÖLGEDE KANSER VAKALARI ARTTI
Mermer ocaklarının TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi\'nin gökyüzü araştırmalarına zarar verdiğine de dikkat çeken Emin Altıner, \"Bölgedeki kanser vakalarının arttığı, bölgedeki su kaynaklarına zarar verdiği de raporlarla belirlendi. Bölgedeki bir su kaynağı 5 km çevresi koruma altında olmasına rağmen bu ocaklar işlevlerine maalesef devam etmekteler. Bu sorun sadece Saklıkent\'in değil Antalya\'nın sorunudur. Doğa ve insan sağlığına zarar veren ocaklarla mücadeleyi hep beraber yapmamız gerekiyor. Bir köylü kadınımız mermer tozundan kanser oldu\" dedi.
OCAKLAR İZİN SAHASI DIŞINA ÇIKMIŞ
Koordinasyon Kurulu\'nun yaptığı incelemelerle ilgili sunumda ise bölgedeki toplam 5 mermer ocağının tamamının ruhsat sahaları dışına çıkarak çalışmalar yaptığının tespit edildiği belirtildi. Çalışma izin sahalarından çıkarak sınırı aşan mermer ocaklarının bu alanları daha çok posa ve mermer atıklarını atmak amaçlı kullandığı kaydedildi. Bu duruma tepki gösteren Vali Karaloğlu, orman ve tarım alanlarına yapılan bu aşımlar konusunda ilgili kurumların yöneticilerini gereğinin yapılması konusunda uyardı. Sunuma göre 5 ocağın ruhsat tarihlerinin birinin 2019\'da, birinin 2020\'de, ikisinin 2022\'de, birinin de 2035\'de sona ereceği kaydedildi.
TELESKOPLARIN ÖMRÜNÜ DE KISALTIYOR
TUBİTAK Ulusal Gözlemevi\'nin gökyüzü gözlemleri ve ABD, Rusya, Japonya gibi ülkelerle ortak uluslararası uzay gözlemlerin yapıldığı milyonlarca değerindeki büyük teleskoplara verdiği zararlar hakkında da TUG Müdürü Prof. Dr. Sacit Özdemir bilgi verdi. Teleskopların aynalarının normalde 5 yılda bir yıkandığını belirten Prof. Dr. Özdemir, mermer ocakları nedeniyle bu sürenin önce 3 yıla, bu yıl da 2 yıla kadar indiğini dile getirdi. Prof. Dr. Özdemir, \"2 yıl içinde aynalarımızın yansıtıcılığı düştü yani. Bunun en önemli nedeni mermer tozu. Temizlik sonucunda çıkan tozları analiz ettiriyoruz ve gördük ki en baskın ikinci bileşen kalsiyum. kalsiyumda mermer ana maddesi. Birinci bileşen silisyum onun nedenleri başka ama kalsiyumun, mermer tozunun katkısının yüksek olduğunu görüyoruz. Her ne kadar gece çalışmalarını durdurmuş olsalar da teleskop aynalarımızın üzerinde etkisini hala görüyoruz. Ne kadar çok yıkarsak yüzeyindeki kaplaması da o kadar büyük tahrip görüyor, erken tükeniyor yani. Sık yıkamak teleskopların ömrünü kısaltıyor\" diye konuştu.
KAR TUTMA MEVSİMİ DE KISALACAK
Kooperatif Başkanı Emin Altıner, Koordinasyon Kurulu ve TUG Müdürü Prof. Dr. Sacit Özdemir\'in sunumlarının ardından konuşan Vali Münir Karaloğlu, bir mermer ocağının aştığı sınırın evlere en yakın, tepeyi yok ettiği alan olduğuna dikkat çekti. İlgili kurumların bu taşma olaylarına niye müdahale etmediğini de sorgulayan ve tepki gösteren Vali Karaloğlu, \"Tabi ki ülkemizde madencilik faaliyetleri önemli ve yapılmasın demiyoruz ama Türkiye\'ye şu kadar döviz kazandırıyor bahanesiyle de bölgenin, tabiatın, doğal varlığımız yok edilemez. Burada bir tepe yok ediliyor. Belki o yok edilen tepe dolayısıyla orada iklim değişecek ve kayak merkezindeki kar tutma mevsimi kısalacak. Onun için madenciliğe tamam, evet ama kirletici, yok edici, çevreyi tahrip edici madenciliğe izin vermememiz lazım\" dedi.
\'GEREĞİNİ YAPIN BUNLARIN\'
Her kurumun kendine düşen görevle ilgili durumdan vazife çıkarmasını isteyen Vali Karaloğlu, \"Hiç kimsenin Allah\'ın taşını kesip \'para kazanıyorum\' diye bizi hasta etmeye, çevreyi yok etmeye hakkı yok. Buna izin vermeyeceğiz. Özellikle hassas bölgelerde hiç vermeyeceğiz. Burada bir kayak merkezi var, zaten verilirken hata yapılmış ve doğal bir tepeyi göz göre göre yok etmesine göz yummayız. Özel mülk de olsa maden ocağı oradan çıkaracağı posaları istediği gibi dökemez. Ben kiraladım gidip oraya dökerim öyle bir şey yok. Gereğini yapın bunların. Teleskop deyip de geçmeyin, gözlemevinde yaklaşık 75 milyon TL bütçeli yeni bir teleskop projemiz var. ASAT\'ın su kaynaklarıyla ilgili ciddi itirazları var bölgedeki su kaynaklarının kirlendiğiyle ilgili raporları var\" dedi.
DAHA ÇEVRECİ MADENCİLİK UYARISI
Madenciliğin olacağını ve \'hiç olmasın\' demediklerini ifade eden Karaloğlu, \"Ama lütfen artık madencilerimizin de toplumun hassasiyetlerini dikkate alarak faaliyetlerini sürdürmesi lazım. Bu konuda kamunun da, özel sektörün de, toplumun da hassasiyetleri var ve her geçen gün bu hassasiyet artıyor. Bu hassasiyetlere uygun hem kamu hem özel sektör dikkate almak durumunda. Yoksa nihayetinde kamu ve yasadan gelen gücümüzü kullanmak durumundayız ve kullanacağız. Artık daha çevreci ve çevre dostu madenciliği öğrenmemiz, uygulamamız gerekiyor. Özellikle Antalya gibi doğasından, güzelliğinden para kazanan bir şehirde herkesin doğayı koruma görevi vardır. Başka şehirlerde doğayı tahrip edelim demiyorum ama biz Antalya\'da bir kat daha dikkatli olalım\" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------
Kayak merkezinden görüntü
Kızakla kayanların görüntüsü
Saklıkent evlerden görüntü
Vali Münır Karaloğlu\'nun salona girişi
Salondan görüntü
Vali Münır Karaloğlu\'nun konuşması
Katılımcılardan konuşanlar
Mermer ocağının görüntüsü
592 MB -- 05.21 /// HD
Haber: Mehmet ÇINAR-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,(DHA)
================
ÖĞRENCİLER BEZ TORBA DAĞITTI
Kocaeli\'nin Darıca ilçesinde, Mustafa Kemal İlkokulu öğrencileri \'Plastik poşete hayır, bez torbaya evet\' sloganıyla başlatılan kampanya çerçevesinde bin adet bez torba dağıttı.
Darıca Mustafa Kemal İlkokulu öğrencileri, plastik poşetlerden kaynaklanan çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla plastik poşet yerine bez torba kullanılması için sokağa çıkarak vatandaşlara, plastik torbanın çevreye verdiği zararlarını anlatan broşür ve bez torba dağıttı. Darıca Belediyesi ve sponsor firmalar aracılığıyla hazırlanan bez torbaları alan öğrenciler, sokakta, iş yerlerinde ve alışveriş yapanlara bez torbalar dağıttı. Bez torbaları alan vatandaşlar, satın aldıkları ürünleri torbaya koydu.
Okul müdürü Suat Yapıcı, plastik poşet yerine bez torba kullanımını özendirmeyi hedeflediklerini belirterek, \"1 Ocak 2019 tarihinde poşet kullanımları artık ücretli hale geliyor. Biz de okul olarak mahallemizdeki vatandaşlara, esnafa, halka ve velilerimize bez torbaları dağıtmaya çalıştık. Amacımız bez torbalarının artık hayatlarında yer almasını sağlamak.\" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------
Sokağa çıkan öğrencilerin vatandaşa broşür ve bez torba dağıtımı
Öğrencilerin vatandaşları konu hakkında bilgi vermesi
Vatandaşların görüşleri
İş yeri ve marketlere girerek bez torba dağıtmaları
Okul müdürü Suat Yapıcı\'nın konuşması
Öğrencilerin hep bir ağızdan \'Plastik poşete hayır, bez torbaya evet\' şeklinde slogan atması
HABER-KAMERA: Erol POLAT/DARICA(Kocaeli), (DHA)