Gündem

DHA YURT BÜLTENİ-9

1 - Gaziantep’te, 7 liralık yemek parasını isteyen kebapçıyı öldürdüler GAZİANTEP’te, götürdüğü 7 liralık yemek siparişinin parasını ödemek istemeyen kişilerle kavga eden Osman Dal (22), bıçaklanarak öldürüldü

28 Haziran 2018 16:58

1 - Gaziantep’te, 7 liralık yemek parasını isteyen kebapçıyı öldürdüler

GAZİANTEP’te, götürdüğü 7 liralık yemek siparişinin parasını ödemek istemeyen kişilerle kavga eden Osman Dal (22), bıçaklanarak öldürüldü.
Olay, geçen cumartesi günü Mimar Sinan Mahallesi\'nde meydana geldi. Babası İbrahim Dal’a ait lokantada paket servisi yapan Osman Dal, aynı mahalleden gelen kebap siparişini istenilen adrese götürdü. Burada 7 liralık yemek parasını ödemek istemeyen A.K. ve arkadaşları ile tartışan Dal, vücudunun çeşitli yerlerinden bıçaklandı. Dal’ı bıçaklayan A.K. ve arkadaşları kaçtı. Yerde kanlar içinde bulunan Osman Dal, çağırılan ambulansla Şehitkamil Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak ameliyata alındı. Ameliyatın ardından yoğun bakım ünitesine alınan Osman Dal, önceki gün doktorların müdahalesine karşın kurtarılamadı.
Sözlü olduğu, Kurban Bayramı\'ndan sonra da nişan töreni yapacağı belirtilen Osman Dal’ın cenazesi, otopsinin ardından Yeşilkent Mezarlığı’nda toprağa verildi.
\'OĞLUMUN KATİLLERİ YAKALANSIN\'
Baba İbrahim Dal, oğlunun katillerinin bir an önce yakalanmasını istediklerini ifade ederek şunlardı dedi:
\"Mimar Sinan Mahallesi\'nde küçük bir işletmemiz var. Osman ile beraber çalışıyorduk. Saat 16.00 sıralarında yemek sipariş etmişler. Siparişi de tenha bir yere istemişler. Yemeğin parasını vermeyince oğlum bunlarla kavga etmiş ve kalbinden bıçaklamışlar. Böyle insanların, madde bağımlılarının, hırsızlıkla uğraşan insanların kurbanı değil bizim evlatlarımız. Bunların yakalanmasını istiyoruz. Devletimiz buna bir çözüm bulsun. Suç oranı son zamanlarda çok artmaya başladı. 5-6 gündür halen yakalanmaması bize endişe veriyor. Biz aile olarak çok kötü durumdayız. Sokaklarımız böyle insanlardan temizlensin. Buna bir çözüm bulunsun. Bizim canımız yandı, bir başkasının canı yanmasın.\"
Polis ekiplerinin A.K. ve arkadaşlarını yakalamak için başlattığı geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------------
- Osman Dal\'ın fotoğrafı
- Adli Tıp Kurumu
- Cenaze aracı
- Mehmet Dal Röp.
- Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mustafa KANLI-GAZİANTEP-DHA)
184  MB

=============

2 - Asılsız ihbar itfaiye ve polisi hareketlendirdi

Kadir ÇELİK/İSLAHİYE (Gaziantep), (DHA) - GAZİANTEP\'in İslahiye İlçesinde, apartman katındaki bir dairede koku ve çocuk sesi geldiği şeklindeki ihbar itfaiye ve polisi harekete geçirdi. Olay yerine gelen ekiplerin incelemesinde ihbarın asılsız olduğu anlaşıldı.
Olay, öğle saatlerinde Hacıali Öztürk Mahallesi Mezbaha Caddesi üzerindeki bir apartmanda meydana geldi. 6 katlı apartmanda oturan bir kişi, binanın ikinci katında kapısı kilitli dairede kötü koku ve çocuk sesi geldiğini söyleyerek ihbarda bulundu. İhbar üzerine bölgeye 3 itfaiye ekibi ile polisler sevk edildi. İtfaiye ve polis ekipleri, apartman sakinleriyle görüşmesinde ve incelemesinde söz konusu ikinci katta hiçbir koku ve çocuk sesine rastlamadı.
İhbarın asılsız olduğunun anlaşılmasının ardından ekipler normale döndü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------------------
- Olay yeri ve kalabalık
- İtfaiye ve polis ekipleri
- Apartman sakininin konuyu anlatması
- Polis ve itfaiyenin olay yerinde ayrılması
- Genel ve detay görüntüler

(KJ: Haber-Kamera: Kadir ÇELİK-GAZİANTEP-DHA)
114 MB

======

3 - Eskişehir\'de Uluslararası Kentleşme ve Çevre Sorunları Sempozyumu

Kemal ATLAN-Hakan TÜRKTAN/ESKİŞEHİR, (DHA) - ESKİŞEHİR\'de, \'Uluslararası Kentleşme ve Çevre Sorunları Sempozyumu\' başladı.
Anadolu Üniversitesi Öğrenci Merkezi\'nde 28- 30 Haziran günlerinde gerçekleştirilecek sempozyumun açılış törenine Eskişehir Valisi Özdemir Çakacak, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan, Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, Mimarlar Odası Balıkesir Şube Başkanı ve Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği MD118-K Federasyonu Başkanı Ali Özerk ile çok sayıda kişi katıldı.
Sempozyumun, Lions projesi olduğunu kaydeden Ali Özerk, yaptığı konuşmada şunları söyledi:
\"Hiçbir dönemde kentleşme bu kadar kötü olmamıştı. Hiçbir dönemde kentlere bu derece ihanet edilmemişti. Hiçbir dönemde rant uğruna doğal sit alanları böylesine yok edilmemişti. Dünyada az rastlanır, Kaz Dağları gibi endemik bitki örtüsünün olduğu alanda termik santraller yapmak, Alpu gibi verimli, birinci sınıf tarımsal alanda termik santral yapmak hangi mantığın tezahürüdür. Bizler bütün bunlara karşı pozitif olmak zorundayız. Doğaya zarar vermeyen yeni enerji kaynakları ile yaşanabilir kentleri bilimsel verilerin ışığında dönüştürmenin yollarını tartışıp, bıkmadan, usanmadan anlatmak zorundayız. Bu anlamda üniversitelerde Ar-Ge\'lerin kurulması için destek olmak ve çalışma yapmak zorundayız. Geçmişteki dönemsel özgünlüklerimizi yok etmeden, dönem mimari eserlerimizi yıkmadan, çağdaş restorasyon yöntemleri ile gelecek nesillere aktarmalıyız. Kimseye yaptıkları hatalardan dolayı kin tutmuyoruz, kimseyi ötekileştirmiyoruz; ama diyoruz ki \'Bize kulak verin\'. Artık dünya S.O.S. veriyor.\" 
\'ÇEVREYE ZARAR VERİYOR, DİYE OTOMOBİL KULLANMAYACAK MIYIZ?\'
Eskişehir Valisi Özdemir Çakacak ise konuşmasında hızlı sanayileşme, plansız kentleşme ile hızlı nüfus artışının beraberinde önemli çevre sorunlarını getirdiğini belirterek, şunları kaydetti:
\"Çevre bütün insanlığın ortak hayatıdır diyoruz. Çevrenin de aynı zamanda verdiği bütün nimetler, imkanlar, zenginlikler yine çevrede yaşayan insanlar içindir. Çevreden kendimizi soyutlayamayız. Çevrenin korunması, muhafazası aynı zamanda yaşadığımız hayatla birlikte paralel yürümelidir. Biz teknolojik gelişmeler aynı zamanda sanayileşmenin, teknolojik gelişmeler çevre sorunlarına neden oluyor diye bu gelişmelerden uzak olabilir miyiz? Biz enerjiye sahip olacağız ama aynı zamanda da çevreyi de korumak, kollamak durumunda olacağız. Biz teknolojik gelişmelerin verdiği nimetlerinden faydalanacağız. Ama onların çevreye verdiği zararları asgariye indireceğiz. Termik santralin etrafa verdiği zararlar ortaya konurken trafik probleminin, yoğun trafiğin egzoz gazları salınımından verdiği çevreye zararları da ortaya konması lazım. Açık yüreklilikle söylüyorum. Biz, egzoz gazları çevreye zarar veriyor, diye otomobil kullanmayacak mıyız? Hayır kullanacağız. Ama zaman içerisinde geliştireceğiz. O salınımı, çevreye verdiği zararı en aza indirilmesi noktasında. Dizelden, benzine, benzinden daha az zarar verene benzinden elektriğe bunlar zamanla olacak; ama hepsinin bir zamanı ve süresi var. Hepsinin ortaya konması gerekir, diye düşünüyorum.\" 
Açılış konuşmalarının ardından sempozyumda oturumlara geçildi. Sempozyum, 30 Haziran\'da sona erecek.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Sempozyuma katılanların, 
-Ali Özerk\'in konuşması,
-Vali Özdemir Çakacak\'ın konuşmasından görüntüler 

Haber-Kamer: Kemal ATLAN-Hakan TÜRKTAN / ESKİŞEHİR/DHA

==========

4 - Sanattan spora yaz kampı

TÜRK Halk Müziği sanatçısı Sümer Ezgü\'nün yaklaşık iki yıl önce açtığı Sanat Akademisi\'nde okulların kapanmasıyla birlikte yaz okulu başladı. Akademide çocuklara bağlamadan piyanoya, yüzmeden yogaya birçok alanda sanatsal ve sportif kurs veriliyor. 
Sümer Ezgü\'nün 2016 yılında Lara semtinde Çağlayan Mahallesi\'nde hizmete giren Sümer Ezgü Sanat Akademisi, okulların kapanmasının ardından, çocukların yaz döneminde hem sanatsal hem de sportif öğretiler kazanması için birçok alanda kurs veriyor. \'Sanat, Spor ve Eğlence Kampı\' adı altında yaz boyunca devam edecek yaz okulunda 5-12 yaş grubu çocuklara hitap ediliyor. Çocuklar yaz boyunca tüm müzik aletlerini tanıyor, drama ile özgüven kazanıyor. Çocuklar jimnastik, yüzme ritim, ebru ve seramik gibi kursların yanı sıra, birliktelik ve paylaşmak gibi değerler eğitimi de alıyor. 

HEM GELENEKSEL HEM BATI MÜZİĞİ
Akdeminin kurucusu Sümer Ezgü, hem geleneksel hem de batı müziği anlamında bağlama, kabak kemane, sipsi, cura, piyano, keman, gitar, yan flüt, saksafon, bateri, ritim sazlar ile drama, tiyatro ve diksiyon gibi sanatın birçok alanında etkinlik gösterdiklerini söyledi. Akdeminin Milli Eğitim Bakanlığı\'na bağlı ve London College of Music\'in temsilcisi olduklarını kaydeden Ezgü, yaz okulunun içeriğinde sanat, spor ve eğlence bulunduğunu dile getirdi.

DAHA ÇOK SANAT
Çocukların son derece sıcak bir ortama sahip olduğunu belirten Sümer Ezgü, “Apartman arasına sıkışmış bir dershane havasında olsun istemiyoruz, sanat ve huzur olsun, çocuklar kendini iyi hissetsin istiyoruz. Biz ülkede sanatın yaşamasını istiyoruz. Çünkü bir ülkenin kültür ve sanatı olursa insanların rengi olur ve daha mutlu ve dost hissederler kendilerini. Dünyaya bakarsanız savaş coğrafyaları sanatın daha düşük olduğu ortamlardır. O açıdan biz ülkemizin daha çok sanatla iç içe olmasını istiyoruz\" dedi.

BUTİK BİR ANNEANNE EVİ
Yaz okulunun koordinatörlüğünü ise tiyatro ve konservatuar hazırlığı dersleri veren sanatçı eşi Gülay Ezgü yürütüyor. Yaz okulunun kendi çocuklarının ihtiyaçları doğrultusunda geçen yıl başladığını belirten Gülay Ezgü, “Sanat ve sporu birlikte çocuklara anlattığımız bir sistem bu. Daha çok değerler eğitiminin olduğu, aslında butik bir anneanne evi de diyebiliriz buraya. Sabah kahvaltılarımızı çocuklarla birlikte hazırlıyoruz. Herkes sofrayı kuruyor, kaldırıyor. Ama \'sadece ben kendi tabağımı götürürüm\' gibi bir cümle kullanılmıyor. Herkes herkese yardımcı oluyor. Sonra spor saatlerimiz başlıyor. Spor saatlerinde çocuk yogası, pilates ve jimnastik yapılıyor. Çocuklar kendi kas ve bedenlerini tanıyor. Spor branşını sanatı tanıttığımız gibi tanıtıyoruz. Yüzme derslerimizde, nasıl ki mahallelerde komşular küçük bebekleri bize teslim ederlerdi, böyle bir dayanışma olması için tek bir sınıfımız var ve bireysel, herkesin ihtiyacı neyse onu öğrendiği bir sistem. Ama kim daha uzağa, daha hızlı, en iyi gibi cümleler ve yarış yok\" diye konuştu.

YETENEKLİ ÇOCUKLAR KEŞFEDİLİYOR
Öğle yemeklerinin yine akademide piştiğini ve birlikte hazırladıklarını kaydeden Ezgü, “Ardından dinlenme ve sanat saatleri başlıyor. Dramada biz zaten eğitmen yetiştiren bir akademideyiz. Drama dersleri, ritim dersleri var. Matematiksel oyunlar var. Bütün müzik aletlerini öğreniyorlar ve yaz boyunca her hafta bir enstrümanın tarihçesi ve çalması öğretiliyor. İçinde müzikal yeteneği olan çocukları da böyle keşfediyoruz. Görsel sanatlarda ebrudan seramiğe bütün dalları öğreniyorlar uygulamalı olarak. Atık malzemelerden ürünler yapıyorlar. Yüz boyama yapılıyor. Bazen kek pişirmek istiyor içlerinden ikisi ve kek pişiriyorlar. Yani böyle çok karma, hiçbir şeye mecbur olmadıkları, test çözmedikleri, bir eğlence ortamı sunuyoruz aslında. Güvenilir bir anneanne ortamı burası. Kış programında da müzik dışında ben konservatuar ve tiyatro hazırlık öğretmeniyim. Hatta ilk öğrencimizi de Yeditepe Üniversitesi\'ne burslu gönderdik. Yaklaşık 250 öğrenci var\" dedi. 

RUS ÖĞRENCİYE BAĞLAMA KURSU
Sanat Akademisi\'nde en dikkat çeken öğrencilerden biri de baba Türk anne Rus olan Alex, bağlama dersi alıyor. Sümer Ezgü, Aleksey Özgelen\'in kendisiyle sosyal medya üzerinden bağlantı kurarak bağlama dersi talep ettiğini ve bağlamayı çok sevdiğini anlattı. Yaklaşık 1.5 yıldır kurs alan Alex, bağlama çalmayı çok sevdiğini söyledi. Alexsey\'in bağlama hocalarından Soner Mızrak ise “İlk geldiğinde kendisinin çok büyük bir Aşık Veysel hayranı olduğunu söyledi. Bizim burada sanatı yaşatmak gibi bir yükümlülüğümüz var. Sınıflarımıza müzisyenlerimizin adını verdik. Bizim sınıfın adı da Aşık Veysel. Aleksey ile Aşık Veysel\'le başladık, Pir Sultan Abdal\'la gidiyoruz. İleride çok iyi olacağını düşünüyorum\" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------
Sanat merkezi dış plan görüntü
Havuzda yüzme dersi alan çocuklardan görüntü
Bağlama dersi alan öğrencinin görüntüsü
RÖP 1: Alexsey Özgelen
RÖP 2: Sümer Ezgü
Alexsey bağlama çalarken görüntüsü
RÖP: Soner Mızrak  ( Bağlama Hocası )
Çocuklara müzik eğitimi verilirken görüntü
RÖP 4: Gülay Ezgü

Haber: Mehmet ÇINAR- Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA, (DHA) 
554 mb -- 05.02 // HD

=====================