1)TERMİK SANTRALİN 45 YOLCUSUNU TAŞIYAN OTOBÜS YANDI
ANKARA’da faaliyet gösteren Çayırhan Termik Santrali işçilerini taşıyan servis otobüsünde çıkan yangın sonrası içerisinde bulunan 45 yolcu tahliye edilerek son anda canlarını kurtardılar.Nallıhan ilçesi ve Çayırhan Mahallesi’nden Çayırhan Termik Santrali’ne 45 işçiyi taşıyan Bahri Yolcuoğlu yönetimindeki 06 NDG 97 plakalı işçi servis otobüsünün motor kısmı biranda alev aldı. Nallıhan- Çayırhan karayolu 10. kilometresinde sabah saat 07.00 sıralarında işçi personel otobüsünde meydana gelen ve nedeni henüz anlaşılmayan yangında otobüste bulunan 45 işçi hemen tahliye edildi. Can kaybının yaşanmadığı yangına Çayırhan Termik Santrali İtfaiye ekibi müdahale etti. Yangın sonrası hurda yığınına dönen otobüsten yara almadan kurtulan işçiler daha sonra başka bir servis aracıyla işyerlerine götürüldü.
Görüntü Dökümü
------------------------
-Yanın otobüsün söndürülürken görüntüsü
Hasan OLUM/NALLIHAN, (Ankara) (DHA)
===================================================
2)BEŞTÜŞŞEBAP\'TA 11 BÖLGE, \'ÖZEL GÜVENLİK BÖLGESİ\' İLAN EDİLDİ
ŞIRNAK Valiliği, Beytüşşebap ilçesinde 11 bölgenin 29 Ocak-12 Şubat tarihleri arasında 15 gün süreyle geçici özel güvenlik bölgesi ilan edildiğini açıkladı. Şırnak Valiliği\'nden yapılan yazılı açıklamada koordinatları verilen bölgelerde, milli güvenlik, kamu düzeni ve esenliğinin sağlanması, suç işlenmesinin önlenmesi ve başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması maksadıyla özel güvenlik bölgesi ilan edildiği belirtildi. Açıklamada şöyle denildi:
\"Beytüşşebap İlçesi; 1541 rakımlı tepenin kuzeydoğusu, Sivrisinek sırtı, Hinzurik Tepe, Zoraba mevkii, Dönmezler 500 metre kuzeybatısı, Beyaza tepenin 400 metre kuzeybatısı, 2341 rakımlı tepenin 1 kilometre güneybatısı, Sarıyer tepenin 500 metre batısı, Hezil Çayı\'nın 500 metre güneyi, 1749 rakımlı tepenin 300 metre kuzeydoğusu ve Taş Ağacı Deresi kırsal alanları arasında bulunan bölgelerde 29 Ocak 2018 – 12 Şubat 2018 tarihleri arasında 15 gün süreyle geçici özel güvenlik bölgesi ilan edilmiştir.\"
ŞIRNAK,(DHA)
======================================================
3)CİNSEL İSTİSMAR SANIĞI ÖĞRETMENE BERAAT GEREKÇESİ; ÖĞRENCİLER YANLIŞ ALGILAMIŞ OLABİLİR
DİYARBAKIR\'ın Lice ilçesinde, 2016 yılında, 13 yaşındaki 6 kız öğrenciye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla gözaltına alınıp adli kontrol şartıyla serbest bırakılan, hakkında 72 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan öğretmen F.Ö.\'nün beraatine karar veren mahkeme, gerekçeli kararını açıkladı. Kararda, sanık F.Ö.\'nün eylemlerinin öğrenciler tarafından yanlış algılanabilecek davranışlar ve fiziki temaslar olduğu, sanığın söz konusu eylemleri cinsel nedenle yaptığına dair delil bulunmadığı ifade edildi.
Lice\'de bir okulda Fen ve Teknoloji öğretmeni olan F.Ö. (37), 13 yaşındaki 6 kız öğrenciye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla 30 Mart 2016 günü gözaltına alındı. Öğrencilerin olayı rehber öğretmene anlatması üzerine gözaltına alınan F.Ö.. çıkarıldığı Sulh Ceza Hakimliği\'nce adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Öğrencilerden iftira attıkları gerekçesiyle şikayetçi olan ve başka bir ile tayin edilen F.Ö. hakkında, 6 kız öğrenciye karşı \'Çocuğun cinsel istismarı\' suçunu işlediği iddiasıyla 72 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Şüphelinin 2014-16 yıllarında ders sırasında \'cinsel arzularını tatmin etmek\' için birden fazla kez öğrencilere dokunduğu, elbiselerinin içine elini soktuğu ve sarıldığı belirtilen iddianamede, mağdurların cinsel istismarı doğruladıkları ifade edildi.
SAVCI CEZALANDIRILMASINI, BAKANLIK TUTUKLANMASINI İSTEDİ
İddianamenin kabulünün ardından F.Ö.\'nün yargılanması Diyarbakır 6\'ncı Ağır Ceza Mahkemesi\'nde yapıldı. Duruşmaya Adana\'dan SEGBİS sistemi ile katılan sanık F.Ö., suçlamaları reddederek, kendisinin mağdur olduğunu söyledi. Mağdur çocukların olayı ilk anlattıkları kadın öğretmen F.K. ise, duruşmada tanık olarak verdiği ifadede, F.Ö.\'nün daha önce birkaç kez kendisine de dokunduğunu belirtti.4 Ekim 2016 günü yapılan duruşmada ara kararı açıklayan mahkeme, sanık hakkında uygulanan adli kontrol tedbirinin de kaldırılmasına hükmetti. Bunun üzerine harekete geçen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, müdahil olduğu davada sanık F.Ö.\'nün tutuklanmasını istedi. 2017 yılının Şubat ayında esas hakkında görüşünü açıklayan savcı, mağdurların yargılama sırasında istikrarlı beyanlarda bulunduğunu ve tanık olarak dinlenen öğretmenlerin ifadelerinin dikkate alınması gerektiğini belirterek, sanık F.Ö.\'nün 6 öğrenciye karşı \'çocuğun cinsel istismarı\' suçundan 27 yıldan 72 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.
BERAAT KARARI
Kararını açıklayan mahkeme, sanık F.Ö.\'nün suçu işlediğini gösterir somut delil bulunmaması nedeniyle beraatine hükmetti. Gözaltında kaldığı süre nedeniyle maddi ve manevi zararını devletten isteyebileceğini sanığa bildiren mahkeme, 3 bin 960 lira avukatlık ücretinin de hazineden alınarak F.Ö.\'ye verilmesine karar verdi.
YANLIŞ ALGILANABİLECEK DAVRANIŞLAR VE FİZİKİ TEMASLAR
Gerekçeli kararını açıklayan mahkeme, ceza muhakemesinin temel prensiplerinden birinin \'şüpheden sanık yararlanır\' ilkesi olduğunu belirterek, mağdur beyanlarında geçen eylemlerin öğrenciler tarafından yanlış algılanabilecek davranışlar ve fiziki temaslar olduğunu kaydetti. Sanığın belirtilen eylemleri cinsel amaçla yaptığına dair somut maddi delil bulunmadığı kaydedilen kararda, bu iddiaları doğrulayacak nitelikte yeterli bilgi, belge ve kanıt olmadığı ifade edildi. Tanık olarak ifade veren bir öğrencinin, mağdurların öğretmene iftira attığını söylediği belirtilen kararda, bazı tanık ifadelerinin sanığın lehine olduğu kaydedildi. Mağdur öğrencilerin aynı sınıf öğrencisi olup, grup halinde hareket ettikleri belirtilen kararda, \"Daha önce de sınıf düzeni ve dersler ile ilgili sorunlar yaşadıklarının diğer tanık öğretmen beyanları ile de sabit olduğu, mağdur beyanları dışında atılı suçları ispatlayacak somut delil olmadığı, mağdur beyanlarında belirtilen davranışların da belirtildiği gibi yanlış algılanabilecek ve cinsel amaçlı olduğu ispat edilemeyen eylemler olduğu göz önüne alınarak beraat kararı verilmiştir\" denildi.Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, sanık F.Ö.\'nün beraat ettirilmesinin yasaya aykırı olduğunu belirterek, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi\'ne istinaf başvurusu yaptı.
Felat BOZARSLAN/DİYARBAKIR, (DHA)-
==================================================
4)FETÖ İTİRAFÇISI DOÇENT: YÖNETİCİLER \'PATATES\' HAT KULLANIYORDU
ERZURUM Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı\'nda görev yaparken FETÖ soruşturması kapsamında görevinden ihraç edilen Doç. Dr. T.Z. itirafçı oldu. D.Ç., \"17-25 Aralık sürecinden sonra örgüt içerisinde herkesin akıllı telefonu oldu. Uygulama yüklenip haberleşileceği şeklinde talimat verildi. Ben böyle bir program kurmadım. Örgüt içerisinde yönetici pozisyonunda olan birçok kişi, patates hat (yasa dışı başkaları adına çıkarılan) yahut başkasına kayıtlı hatlar üzerinden ByLock kullandılar\" dedi.
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı\'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında FETÖ/PDY\'nin mahrem imam yapılanmasında yer aldığı tespit edilen Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. T.Z. meslekten ihraç edildi. Polislere imamlık yaptığı belirlenen Doç. Dr. T.Z., 29 Mart 2017\'de gözaltına alındı. Etkin pişmanlıktan yararlanan T.Z., mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ankara\'da yürütülen soruşturma kapsamında ele geçirilen dijital materyallerin çözümünde T.Z.\'nin \'Ediz\' kod adını kullandığı, Erzurum büyük bölge yapılanmasına bağlı olan Erzurum küçük bölge içerisinde lise biriminde polis memurları sorumlusu olduğu yer aldı. 2003 yılında örgüte katıldığı belirlenen T.Z.\'nin C vasfında müdür yardımcısı/zümre başkanı konumu ve görevi ile mahrem yapılanma yöneticisi olduğu, 400 lira himmet verdiği tespit edildi.
\'GELEN TALİMATLAR SORGULANMADAN YERİNE GETİRİLİR\'
Etkin pişmanlık kapsamında itiraflarda bulunan T.Z., örgüt içerisinde bulunan emniyet personelleri ve örgüt yöneticileri hakkında bilgiler verdi. T.Z. şunları anlattı:\"17-25 Aralık sürecinden sonra örgüt içerisinde herkesin akıllı telefonu oldu. Uygulama yüklenip haberleşileceği şeklinde talimat verildi. Ben böyle bir program kurmadım. Örgüt içerisinde yönetici pozisyonunda olan birçok kişi, patates hat, yahut başkasına kayıtlı hatlar üzerinden ByLock kullandılar. Örgütün mahrem imamları ile irtibatım oldu. Değişik illerde, örgütün emniyet yapılanmasında bulunan kişilere sohbet abiliği yaptım. Bu kişilerden himmet topladım. Sohbetle ilgili çetele tutuyordum. Bu örgütün gerçek yüzünü 15 Temmuz\'dan sonra gördüm. Örgüt MİT, emniyet, adliye ve askeri kurumlardan sorumlu mahrem imam olarak adlandırılan örgüt yöneticilerine ayrı bir önem verirdi. Örgüt, mahrem hizmetlerini, mahrem imamlar tarafından yürütüyordu. Mahrem hizmet, devletin en kritik ve operasyonel birimlerine sızarak örgüt hesabına yürütülen hizmetleri ifade eder. Mahrem hizmette bulunanlar, örgüt adına kadrolaşır, örgüt abisi veya imamının emirlerine göre organize hareket eder ve örgüt amacına yönelik verilen emirleri yerine getirir. Mahrem hizmetlerde örgüt lideri Fethullah Gülen veya örgütün üst yönetiminden gelen talimatlar, doğruluğunu veya akla uygunluğunu, dini, hukuki, ahlaki boyutunu sorgulamadan yerine getirilir. Mutlak itaat ve teslimiyet gösteren özel seçilmiş örgüt yöneticileri kullanıldı. Mahrem hizmetleri yerine getirenler, hücre tipi yapılanma içerisinde bulundu. Haftada bir veya iki kez bağlı oldukları mahrem abiler ile toplantı yaparak örgüt üyeleri hakkında bilgi verirdi. Çalıştıkları kurum hakkındaki elde ettikleri bilgileri üst abilere iletilirdi.\"
\'KEŞKE ZAMANINDA BAĞIMI KOPARSAYDIM\'
T.Z. hakkında \'silahlı terör örgütü yöneticiliği\' suçundan Erzurum 4\'üncü Ağır Ceza Mahkemesi\'nde 15 yıldan 22.5 yıla kadar hapis cezası istendi. Hazırlanan iddianamede T.Z.\'nin etkin pişmanlık yasası gereği verilen cezasında indirim yapılması talep edildi. İlk kez hakim karşısına çıkan T.Z., Mahkeme Başkanı Yakup Taşlıova\'nın sorularını yanıtladı. Başkan Taşlıova\'nın örgüt içerisindeki yerini sorduğu T.Z., kendisini \'mağdur\' olarak gördüğünü söyledi. Dini duygularının istismar edildiğini savunan T.Z., \"Polislere sohbet verdim. Kuran okuyup, sohbet ediyorduk. Fakir öğrencilere burs verme adına 400-500 lira veriyordum. Ancak bizi dolandırmış, istismar etmişler. Onların gizlilik önemini bir türlü anlayamadım. Bana çok saçma geldiği için \'Ediz\' kod adını hiçbir zaman kullanmadım. Tek amaç, benim için Allah rızasıydı, ama şu an görüyoruz ki masum insanları silah olarak kullanmakmış. Geriye baktığımda en büyük pişmanlığım, keşke zamanında görüp bağımı koparıp ayrılsaymışım\" diye konuştu.Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.
Hümeyra PARDELİ/ERZURUM, (DHA)-
=====================================================
(ÖZEL)
5)25 YILDIR YOKSULLARI DOYURAN AŞEVİ
ŞANLIURFA’da, 25 yıldır hayırseverlerin zekatlarıyla faaliyet gösteren \'Gönüllü Kuruluşlar Aşevi\'nde, her gün 1000 aileye, 2 çeşit sıcak yemek dağıtılıyor. Haşimiye Mahallesi\'nde, 1993 yılında, gönüllü hayırseverler tarafından kurulan aşevinde kazanlar, yoksullar için kaynatılmaya devam ediliyor. 15 kazanın 2 çeşit yemek için kaynatıldığı aşevinde, öğlen yemek almaya gelen ve çoğu kadın ile çocuklardan oluşan yoksullar, kendilerine verilen kartları yetkililere imzalatıp, sıcak yemek ve ekmek alıyor. Aşevinden 10 yıldır yemek aldığını anlatan 4 çocuk annesi Şükran Atçılar, “Benim eşim yok ve 4 çocuğuma bakmak zorundayım. 10 yıldır buradan yemek alıyorum. Yemeğin yanı sıra çocuklarımın ihtiyacını da buradan gideriyorum. 10 yıldır düzenli olarak buradan yardımlarımı alıyorum. Herkesin aşevine destek vermesini istiyorum. Burada bize yemek veriyorlar. Durumlarına göre ailelere elbise ve kışlık yardımı da yapılıyor. Bize yardım eden herkese teşekkür ediyorum ve yardımlarının devamını diliyorumö dedi.
Aşevinde, her gün 1000 aileye dağıtılmak üzere 10 bin tabak sıcak yemek dağıttıklarını kaydeden Gönüllü Kuruluşlar Aşevi Sorumlusu Emin Demirkol ise şunları söyledi:
“Burası 25 yıldır hayırsever vatandaşlarımızın vermiş olduğu zekatlarla yoksullarımızı doyurmaya çalışıyoruz. 20 personelle günlük bin aileye dağıtılmak üzere 2 çeşit sıcak yemek hazırlanıyor. Daha sonra bizlerin tespit ettiği fakir yardıma muhtaç aileler kendilerine verilen tanıtım kartıyla birlikte burada sıraya girerek, yemek ve ekmeklerini alıyorlar. Biz, burada bir köprü vazifesi görüyoruz. Yardım dağıtmak isteyen vatandaşların yardımlarını biz burada fakir ve yardıma muhtaç ailelere dağıtıyoruz. Gönüllü Kuruluşlar Aşevimiz, 25 yıldır faaliyette ve hayırsever vatandaşlarımızın zekatları sayesinde her zaman kazanlarımız kaynadı. Günde 2 çeşit yemek yapıyoruz. Özenle yapılan bu yemekler buradan bin aileye yani yaklaşık 10 bin kişiye ulaşıyor. Yemeğin yanı sıra vatandaşlarımızın getirdikleri yardımları da biz burada ailelere eşit bir şekilde dağıtıyoruz; ancak son günlerde ekmek ve et sıkıntısını yaşıyoruz. Bunun için belediyelerden ve hayırsever vatandaşlarımızdan yardım bekliyoruz.\"
Dev kazanlarda pişirilen sıcak yemek ve ekmeklerini sefer tasları, bakraç ve plastik kovalara dolduran yoksullar, yiyecekleri evlerine götürüp, ailece yemek ihtiyaçlarını gideriyor.
Görüntü Dökümü
------------------------------------
- Yemek almaya gelenler
- Aşevinde kuyrukta bekleyenler
- Ekmek dağıtımı yapılması
- Yemek dağıtımı yapılması
- Aşevi sorumlusu açıklamada bulunması
- Genel ve detay görüntüler
( Haber-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA - DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 344MB