1)TBMM BAŞKANVEKİLİ AYDIN, \'DEMİRTAŞ\'A KELEPÇE\' SORUSUNU YANITLADI
TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanvekili ve AK Parti Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın, duruşmaya götürülmesi sırasında kendisine kelepçe takılmak istenen tutuklu HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile ilgilili HDP Batman Milletvekili Saadet Becerikli\'nin soru önergesine yanıt verdi. Aydın, \"TBMM Başkanlığı olarak, soru önergenizde belirttiğiniz hususlarda, yasaların verdiği yetki ve imkânlar dâhilinde elimizden gelen gayreti ve hassasiyeti göstermekte olduğumuzu ve göstereceğimizi tekrar belirtiriz. Ayrıca, kelepçe uygulaması ile ilgili hususların Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığının ilgili birimlerine yönlendirilmesi daha doğru olacaktır\" dedi. HDP Batman Milletvekili Saadet Becerikli, Edirne Cezaevinde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş\'ın 7 Temmuz 2017\'de tarihinde Ankara\'ya görülen bir duruşmasına götürülmesi sırasında kendisine kelepçe takılmak istenmesi ve Demirtaş\'ın kabul etmemesi nedeniyle duruşmaya götürülmemesi ile ilgili TBMM Başkanı İsmail Kahraman\'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesine TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın yanıt verdi. TBMM Başkanvekili Aydın, Milletvekillerinin, Anayasa\'nın geçici 20\'nci maddesi kapsamındaki dosyalardan, hakkında açılmış ceza davalarında tutuklu yargılanması yargı erkine ait bir yetki olduğunu belirterek, \"Büyük Millet Meclisi Başkanlığı olarak beyanlarımızda; hukuk devletinin yanında, adaletin yanında, demokrasinin yanında olduğumuzu müteaddit defalar dile getirmekteyiz ve getirmeye devam edeceğiz. Anayasa\'daki kuvvetler ayrılığı ve hukukun üstünlüğü prensipleri karşısında, Başkanlığımızın yargının bu yetkisini kullanmasına karşı bir tasarrufta bulunamayacağı malumunuzdur\" denildi. TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın cevap yazısında, Anayasa\'nın 138\'inci maddesinin üçüncü fıkrasınin, \"Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz\"\' hükmünü içerdiğini de belirtirek, devamla şöyle dedi: \"Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü\'nün 96\'ncı maddesine göre soru; kısa, gerekçesiz ve kişisel görüş ileri sürülmeksizin; kişilik ve özel yaşama ilişkin konuları içermeyen bir önerge ile açık ve belli konular hakkında bilgi istemekten ibarettir. İçtüzük\'ün 97\'nci maddesi ise, istişare amaçlı konular içeren soruların Başkanlıkça kabul edilmeyeceğini hükme bağlamıştır. Söz konusu hükümler kapsamına giren soru önergenizdeki diğer sorularınıza cevap verilememektedir. Bununla birlikte, TBMM Başkanlığı olarak, soru önergenizde belirttiğiniz hususlarda, yasaların verdiği yetki ve imkânlar dâhilinde elimizden gelen gayreti ve hassasiyeti göstermekte olduğumuzu ve göstereceğimizi tekrar belirtiriz. Ayrıca, kelepçe uygulaması ile ilgili hususların Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığının ilgili birimlerine yönlendirilmesi daha doğru olacaktır.\"
HDP\'Lİ BECEREKLİ\'NİN YANITLAMASINI İSTEDİĞİ SORULAR
HDP Btaman Milletvekili Saaadet Becerikli, tutuklu HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş\'a Edirne\'den Ankara\'ya götürülmek isterken kelepçe takılması ve Demirtaş\'ın bunu reddetmesi ile ilgili TBMM Başkanı İsmail Kahraman\'dan yanıtlamasını istediği sorular şöyleydi:
* TBMM\'nin üyesi ve Türkiye\'nin üçüncü büyük partisinin Eş Genel Başkam\'na dayatılan kelepçe uygulamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
* Bu durum halkın iradesi olan TBMM\'nin itibarını zedelememiş midir?
* Meclisin itibarı açısından konuya dair herhangi bir açıklamanız olacak mıdır?
* 6 milyon kişinin iradesine karşı yapılan bu hakaret karşısında TBMM başkanı olarak sessiz kalmanız toplumun TBMM ye olan güvenini sarsmayacak mıdır?
* 6 milyonun iradesi ve temsilcisi olan HDP\'nin Eş Genel Başkanı Sayın Selahattin Demirtaş\'a Meclis Grup Toplantısında yapmış olduğu konuşmadan dolayı kelepçe takılmak istenmesi halkın iradesine saygısızlık, halkın onurunu rencide etmek değil midir?
Ferit ASLAN/DİYARBAKIR, (DHA)-
==============================================================
2)MUĞLA\'DA NARENCİYE ÜRETİCİSİ DERTLİ
MUĞLA\'nın narenciye üretiminde lokomotif kentleri Dalaman, Köyceğiz ve Ortaca\'da üreticiler, giderlerini karşılayamamaktan yakındı. Üreticiler buna rağmen pazar ve marketlerde ürünlerin yüksek fiyatla satıldığına dikkat çekti. Narenciye üreticileri portakal, mandalina ve limon fiyatlarının 10 yıldır artmadığını, ancak maliyetlerin katlanarak büyüdüğünü söyleyerek dert yandı. Dalında mandalinanın kilo fiyatının 25 kuruşa düştüğünü söyleyen üreticiler, buna rağmen alıcı bulamadıklarını ifade etti. Üreticinin yaşandığı sıkıntıları, Muğla\'nın narenciye üretiminde lokomotif ilçelerinden Dalaman ve Ortaca\'nın ziraat odaları başkanları anlattı.
EN ÇOK ZARAR GÖREN ÜRETİCİ VE TÜKETİCİ
Çiftçinin çok fazla dayanma gücünün kalmadığını vurgulayan Dalaman Ziraat Odası Başkanı Tevfik Tayfun Tuncay, \"Son zamanlarda narenciye fiyatların pazarlarda çok pahalı olduğu haberleri yapılmakta. Bunlarla ilgili biz üreticiler çok üzgünüz. Çiftçilerimiz bu ürünleri tüketiciye sunmak için canla başla, çok zor şartlarda çalışarak yetiştiriyor ve tüketiciye sunuyor. Bu pahalılık kesinlikle üreticinin yapmış olduğu bir şey değil. Günümüzde bir sigara 13-14 lira olduğu, bir ayakkabının 100 ila 300 lira olduğu bir yerde, çiftçi binbir emekle, çiçekten hasat zamanına kadar gelmesinde çok yüksek girdi maliyetiyle ürettiği ürünlerini satıyor. Pazarda portakal ve mandalinanın kilosunun 3 ila 5 lira olması çiftçinin suçu değil. Çiftçilerimiz de bundan dolayı mağdur oluyor. Bugün çiftçimize başta hükümet olmak üzere herkesin sahip çıkması gerekmektedir. Burada en çok zarar gören kesim üreticiler ile tüketiciler oluyor. Üretici ağaç başına 5 kilo gübre veriyor. Dönümüne 300 lira su parası harcıyoruz. Gübre, su ve zirai ilaca güç yetmiyor. Yetiştirdiğiniz ürün ise para etmiyor. Fiyatlarımız sürekli düşüyor, girdilerimiz sürekli artıyor. 4-5 sene sonra bu ürünleri yiyemeyiz. Üreticilerin çoğu bankalara borçlu. Çiftçi kredi taksitlerini ödemek için çalışıyor. Birçok üreticinin arazileri bankalara ipotekli\" dedi.
Ortaca Ziraat Odası Başkanı Salim Çöllü ise, \"Geçen yıllara göre tüketiciler pazarlarda yaş sebze ve meyvenin daha pahalı olduğunu söylüyor ama bu üreticin cebine yansımıyor. Rekoltenin düşük olması nedeniyle üretici bu yıl, daha az ürün aldı. Geçen yıla göre üretici daha az para kazandı. Çünkü girdiler çok fazla\" diye konuştu.
Tüketici ve üreticinin en çok zarar gördüğü, narenciye satışından ise aracının kar ettiği belirtildi. Dalaman\'da portakal, nar, limon ve domates üreticisi Mehmet Orhan, bu yıl limonu kilosu 1 lira, \'Washington portakalı\' ise 50-60 kuruştan sattığını belirterek, yüzde 5 fireyi de göz önünde bulundurduklarında portakalın kilosundan 20 kuruş kazandıklarını dile getirdi. Gübre, ilaçlama, mazot ve diğer masrafları karşılayamadıklarını söyleyen Orhan, \"10 dönümlük yere 3 bin liralık gübre harcadık. Hastalıklara karşı ilaçlama yapıyoruz. Bunların masrafı belli. Kısacası elimize hiçbir şey kalmıyor. Parayı aracı götürüyor. İhracat yapılıyor ama üreticinin eline geçen para çok düşük. İstanbul\'da pazarda portakal en düşük 3 liradan, marketlerde ise iki katı fiyata satılıyor. Neden çiftçiye sahip çıkılmıyor\" diye konuştu.
Mazot ve gübre giderlerinin sürekli arttığını, ürün fiyatlarının ise aynı kaldığını vurgulayan Orhan, \"15 dönüm portakal ve mandalina dikili arazim var. Şu ana kadar 10 bin lira para harcadım. Sattığım ürünümden de 10 bin lira aldım. 10 yıl önce işçinin yevmiyesi 10 lira, mazot 40 kuruştu. Şimdi yevmiye 50 lira, mazot 5 lira. Çiftçinin bunun altında kalkması artık mümkün değil. Para kazanmayı çoktan unuttuk, elimizdekini muhafaza etmenin derdindeyiz\" dedi.
Görüntü Dökümü
-------------------------
- Arazilerden görüntü
- Paketleme tesislerinden görüntü
- Ziraat odası başkanları ile röp.
- Genel ve Detay görüntü
Haber- Kamera: Cihan KAYA / DALAMAN (Muğla), (DHA)
=====================================================
(ÖZEL)
3)VAN\'IN İLK TANDIRDA BALIK LOKANTASINI AÇTI
VAN\'da yaşayan, 3 çocuk annesi Şükran Cansever (45), Van Gölü\'nün endemik türü olan inci kefali balığını tandırda pişirerek müşterilerine ikram ediyor. Çocuklarına daha iyi bir gelecek sunmak için Van\'ın ilk tandırda balık lokantasını hizmete açan Cansever\'in hayat hikâyesi örnek olabilecek nitelikte. Evlendiğinde ilkokul mezunu olan Şükran Cansever, ortaokul ve liseyi dışarıdan bitirdikten sonra girdiği Bitlis Eren Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Bölümü\'nden mezunu oldu.
Van\'a 70 kilometre uzaklıkta bulunan Saray ilçesinden 26 yıl önce ayrılarak kent merkezine yerleşen Şükran Cansever, burada büyüttüğü çocuklarından bir oğlunu liseye, kızı ve oğlunu da üniversiteye gönderdikten sonra yarım kalmış hayellerinin peşinden koşmaya karar verdi. İlkokul mezunu olan Cansever, önce ortaokulu, ardından da liseyi dışarıdan bitirdi. Şükran Cansever, azmi ve kararlılığı sayesinde kazandığı Bitlis Eren Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Bölümü\'nden de mezunu oldu. Çocuklarına daha iyi bir gelecek sunmak isteyen Cansever, daha sonra Van\'ın ilk tandırda balık lokantasını açtı.
Van Gölü\'nün endemik türü olan ve kentte yaşayanların sevrek tükettiği inci kefalini farklı bir şekilde sunmayı arzulayan Şükran Cansever\'in açtığı lokanta, kısa sürede adını duyurdu. Tavada, yağda, mangalda pişirilen balığı, annesinden gördüğü ve çok sevdiği usulle müşterilerine sunmak isteyen Cansever, İpekyolu ilçesi Şerefiye Mahallesi İnkılap 1\'inci Sokak\'taki lokantasına tandır yaparak balıkları burada pişirmeye başladı. Bu farklı sunum ve tat, hem Vanlılardan hem de kente gelen misafirlerden tam not aldı.
Eski bir kültürü kent merkezinde yeniden yaşattıklarını belirten Şükran Cansever, \"Van’a özgü olan inci kefalini Van\'a özgü bir sunumla tandırda pişiriyoruz. Bir diğer özelliğimiz de balığı müşteriye yöresel çorba olan ve süt ürünü olan ayran aşı ile sunuyoruz. Maalesef köylerimizde tandır geleneği giderek yok oluyor. Biz bu kültürü yaşatmak için bu işyerini açtık. İşletmemiz, her kesime hitap ediyor. Balık sevenlere tandırda pişirilen Van balığını yeme imkânı sunuyoruz\" dedi.
Cansever, lokantanın yabancı turistlerin de büyük ilgisini çektiğini söyledi. Şükran Cansever, kadınların iş hayatına atılma ve kendi ayakları üzerinde durma çabalarının giderek arttığını, artık sadece ev değil, iş hayatında da kendilerini göstermeye başladığını anlattı.
\'BAZEN ALAY KONUSU OLDUM\'
Kız çocuklarının okula gönderilmesinin hoş karşılanmadığı bir ortamda büyüdüğünü de belirten Cansever şöyle konuştu:
\"Çok istememe rağmen ailemin o zamanki imkânları ve çevrenin baskısı yüzünden okutulmadım. Ev kızı olarak kaldım. 20 yaşında severek evlendim. Okuma hayalemi evlilikten sonra gerçekleştirdim. Eşim özellikle okumamı çok istedi. Çocuklarımı büyüttüm. Üniversiteye başladıklarında ben açıköğretimde ortaokula kayıt yaptırdım. Ortaokulu başarıyla bitirdim. Sonra liseye başladım. Lisedeyken yüz yüze eğitimlerde benden yaşça küçük ve çocuklarımın yaşında kızlarla eğitimime devam ettim. Bazen alay konusu bile oldum. \'Bu yaşta okuyup da ne yapacaksın?\' gibi tepkilerle de karşılaştım ama üzülmedim, yılmadım. Çok başarılıydım. O zaman 37 yaşındaydım. Sınıfın en başarılı öğrencisi olarak liseyi bitiridim. Tabii ki çocuklarımın ve eşimin katkılarıyla bu oldu. Onlardan güç ve destek alarak yoluma devam ettim. Üniversite sınavına da girdim. Bitlis Eren Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü\'nü bitirdim. 45 yaşında üniversiteden mezun oldum. Benimle alay eden öğrencilerin çoğu halen liseyi bitirmedi. Şimdi de sınavlara hazırlanıyorum. Hedefim 4 yıllık bir fakülteyi kazanmak.\"
Lokantaya gelen müşteriler ise tandırda balık lezzetinin bir başka olduğunu belirterek, Şükran Cansever\'i tebrik etti.
Görüntü Dökümü
---------------------------
-Şükran Cansever tandırdaç pişirmek için balıkları hazırlarken
-Hazırlanan balıklardan detay görüntü
-Balıkları nasıl tandırma pişirdiğini anlatan Cansever
-Lokantada balık yiyen bazı müşteriler
-Genel ve detaylar
-Bir müşteri ile röportaj
-Tandırı hazırlayan cansever
-Tandıra balık atarken
-Tandırdaki közde pişen balıklar
-Balıkları çıkartan Şükran Cansever
-Cansever ile röportaj
-Detaylar
BOYUT:471 MB
SÜRE:7 DK 44 SN
Behçet DALMAZ/VAN, (DHA)
=============================================================
4)NURTEN ÖĞRETMEN, DÜNYANIN EN İYİ 50 ÖĞRETMENİ ARASINA GİRDİ
SAMSUN\'un Ayvacık İlçesindeki Ayvacık Anaokulu Müdürü Nurten Akkuş (33) uluslararası bir vakıf tarafından \'dünyadaki en iyi 50 öğretmen\' arasına seçildi. En iyi 50 öğretmen arasında yer almayı başaran ikinci Türk öğretmen olan Akkuş, çok mutlu olduğunu söyledi. Akkuş, başlattığı \'Baba bana bir masal anlat\' projesi, Türkiye geneline yayılıp 8 yıl sonunda 45 ilde uygulanır hale gelmişti. Ayrıca Akkuş, \'Oyuncak Kumbarası\' projesi ile köylerdeki anaokulları için oyuncak toplama çalışması yapmış bu proje ile de birçok ödül kazanmıştı. Samsun 22 bin nüfuslu Ayvacık ilçesinde bulunan Ayvacık Anaokulu Müdürü olan 11 yıllık öğretmen Nurten Akkuş, yaptığı projeler ve çalışmalar ile Türkiye\'de çeşitli sivil toplum kuruluşlarından çeşitli ödüller kazanırken, son olarak yaptığı başvuru sonucunda uluslararası bir başarı elde etti. Akkuş, Hint asıllı işadamı Sunny Varkey’in eğitim alanında projeler geliştirmek amacıyla kurduğu ve onursal başkanlığını ABD eski Başkanı Bill Clinton’ın üstlendiği Varkey Gems Vakfı (Varkey GEMS Foundation) tarafından düzenlenen \'Küresel Öğretmen Ödülü Komitesi\'nin (The Global Teacher Prize) 2018 yılı için seçtiği \'En iyi 50 öğretmen\' arasında yer aldı. İlk 50 öğretmen arasında yer almayı başaran ikinci Türk öğretmen olan Akkuş, vakfın internet üzerinden yaptığı duyuruda ismini görünce çok mutlu olduğunu söyledi. Haberi bu gün öğrendiğini belirten Akkuş, \"Dünyanın en iyi 50 öğretmeni arasına seçilerek Türk Bayrağını yurtdışında da dalgalandıran bir öğretmen olmaktan gurur duydum. Türkiye\'de babaları eğitime katmamla, ilçenin tanıtımı ve sosyal faaliyetlerde yer alma, kadınlara yönelik çalışmalar, yaşlılarla çocuklar arasında kuşaklar arası bağları kuvvetlendirme, okulu sıfırdan kurup kısıtlı imkanlara rağmen başarılarıyla adından söz edilen bir okul haline getirmek, projelerimin yaygınlaşması ve eğitim fikirleri bu ödüle aday gösterilmeye katkı sağladı. Bir Türk öğretmen olarak ülkemi temsil etmekten ve dünya çapındaki bu ödüle aday gösterilmekten gurur duyuyorum. Ülkeme bu gururu yaşatmak bana kısmet oldu. çok mutluyum ve gururluyum\" dedi.
SON ANDA BAŞVURU YAPTI
İnternet üzerinden yapılan son başvuru tarihinin 8 Ekim olduğunu kendisinin de bu çalışmaya katılmaya son anda karar verdiğini dile getiren Akkuş, \"Daha önce hiç başvuruda bulunmamıştım. Çevremdeki arkadaşlarım bana başvurmamı hep söylüyorlardı. Ben de 7 Ekim\'de çalışmalarımın bir kısmını yazarak internet üzerinden başvuruda bulundum. Böyle bir başarı elde ettiğim için bu gün çok heyecanlıyım\" diye konuştu.
\'BABALARA MASAL ANLATTIRDI\'
Ayvacık Anaokulu Müdürü Nurten Akkuş, 2009\'da okulda \'Baba bana bir masal anlat\' projesi başlattı. Şu an 81 öğrenci ve 4 öğretmenin görev yaptığı anaokulunun öğrencilerinin babaları haftanın belirli günlerinde okula gelerek çocuklarının bulunduğu sınıflarda masal anlatmaya başladı. Proje hem öğrenciler hem de veliler tarafından büyük beğeni topladı. Çocuk ile baba arasındaki iletişimin güçlendirilmesini de sağlayan uygulama kısa sürede ilgi gördü. Akkuş, hazırladığı proje ile Sabancı Vakfı\'nın toplumsal gelişmeye katkıda bulunan \'Sıra dışı kişilerin olağanüstü öykülerini\' anlattığı \'Fark Yaratanlar\' programının yedinci sezonunda fark yaratanlar arasında gösterildi. Ayrıca proje bazı üniversitelerde araştırma konusu olarak işlendi. Zaman içerisinde proje Türkiye genelindeki diğer anaokulu öğretmenlerine de örnek oldu. 8 yıl sonunda bugün \'Baba bana bir masal anlat\' projesi Türkiye\'deki 45 ilde uygulanmaya başlandı.
OYUNCAK KUMBARASI ILE KÖY COCUKLARI ICIN OYUNCAK TOPLADI
Akkuş, ayrıca 2014 yılında \'Oyuncak kumbarası\' projesi başlattı. Proje kapsamında kumbaralarda toplanan oyuncaklar ihtiyacı olan köylerdeki anaokullarına gönderildi. Yaklaşık 40 anaokuluna oyuncak ve kırtasiye desteği verildi. Proje kapsamında yaklaşık 5 bin oyuncak toplandı. Projeye Samsun\'dan ve Türkiye genelinden bir çok kişi ve kurum destek verdi. Veli ve öğrenci iletişimini sağlamak amacıyla, öğretmenler ve eğitim kurumlarının kullanımına ücretsiz olarak sunulan bir sosyal iletişim platformu Classloom, tarafından verilen Eğitimde En İyiler Ödülleri\'nde Samsun Ayvacık Anaokulu tarafından uygulanan \'Oyuncak Kumbarası\' projesi en iyi ikinci sosyal sorumluluk projesi seçildi. Öğrencilerini ilk kez müzikal ile tanıştıran, helikopteri yakından görmelerini asğlayan Akkuş, yapıtğı projelerle çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından yılın en iyi öğretmeni, yılın en sıra dışı yöneticisi gibi ödüller de kazandı.
İLK TÜRK ÖĞRETMEN DE SAMSUN\'DAN SEÇİLMİŞTİ
Samsun\'un Çarşamba ilçesine 15 kilometre uzaklıktaki Kumköy İlkokulu\'nun \'müdür yetkili\' sınıf öğretmeni Dilek Livaneli, aynı vakıf tarafından 2014 yılında dünyanın en iyi 50 öğretmeni arasında gösterilerek bu başarıyı elde eden ilk Türk öğretmen olmuştu.
Görüntü Dökümü:
-------------------------
-Nurten Akkuş\'un öğrencileriyle detay arşiv görüntüleri
-Okul dışından arşiv detay
(SÜRE:4.15 Dk) (BOYUT:476.61 MB)
Haber-Kamera:Yaprak KOÇER/SAMSUN, (DHA)
=======================================================
5)YÜKSEKOVA\'DA BUZ TUTAN DERE KAYAK PİSTİNE DÖNÜŞTÜ
HAKKARİ\'nin Yüksekova ilçesinde etkili olan soğuk hava hayatı olumsuz yönde etkilerken, aşırı soğuk nedeniyle Büyükçay Deresi buz tuttu. Bunu fırsat bilen bazı öğrenciler de üzerinde kayarak eğlendi.Yüksekova’da geçen hafta etkili olan kar yağışı, yerini soğuk havaya bıraktı. En düşük hava sıcaklığının gece sıfırın altında 24 dereceye kadar düştüğü ilçedeki Büyükçay Deresi buz tuttu. Buz tutan derede arkadaşlarıyla kayan Furkan Tatlı, buzda kaymanın çok keyifli ve heyacanlı olduğunu belirterek, \"Okul çıkışlarında arkadaşlarımızla birlikte gelip buradan buz üstünde kaymaya çalışıyoruz. Buz pistimiz olsaydı orda kayardık. Buzda kaymak çok heyecanlı oluyor.Yüksekova\'ya bir buz pisti yapılmasını istiyoruz. Tehlikeli de olsa buzda kaymayı çok seviyorum\" dedi.
Görüntü Dökümü
------------------------
-Buz tutan dere
-Derede kayan çocuklar
-Genel ve detaylar
-Çocuklarla röportaj
BOYUT:138 MB
Yaşar KAPLAN/YÜKSEKOVA (Hakkari), (DHA)-
======================================================
6)OYUN OYNAYAN ÇOCUĞU AZ DAHA ÖLDÜRÜYORDU
DİYARBAKIR\'ın merkez Sur ilçesinde bir düğünde ortaya çıkıp oyun oynayan küçükm bir çocuğa aklı dengesi yerinde olmadığı belirtilen bir kişi tarafından tekme atılarak yere yığılması cep telefonu ile saniye saniye kayıt edildi. Görüntülerde, sırtından aldığı darbe ile yere yığılan çocuk kalkarken, akli dengesi bozuk gencin salondan çıkarıldığı görüldü. Merkez Sur ilçesinde bir düğünde cep telefonu ile kayıt edilen ve sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, ortaya çıkarak oynayan bir çocuk, salondakilerin alkışları eşliğinde oyununa devam ederken, yanına gittiği bir gence sırtını döndüğü sırada gencin sırtına attığı tekmi ile yere yığıldı. Aklyi dengesi bozuk olduğu belirtilen genç tarafından sırtından tekma ile yere yığılan çocuk kalkıp sandelleyerek yakınlarının yanına giderken, akli dengesi olduğu belirtilen gencin salondan çıkarıldığı görüldü.
Görüntü Dökümü:
------------------------
-Çocuğun oynaması
-Salondakilerin izlemesi
-Çocuğa tekme atılması
-Genel ve detay
Haber-Kamera: Burak EMEK/DİYARBAKIR,(DHA)
========================================================
7)HAFİF TİCARİ ARACIN ZULASINDAN 50 KİLO EROİN ÇIKTI
VAN\'ın Başkale ilçesinde, polisin bir hafif ticari araçta yaptığı aramada 50 kilo 240 gram eroin ele geçirildi, 2 kişi gözaltına alındı. Başkale İlçe Emniyet Müdürlüğü\'ne bağlı Narkotik Suçlarla Mücadele Grup Amirliği ekipleri, Hakkari- Van karayolunda oluşturulan uygulama noktasında şüphelendikleri bir aracı durdurdu. Ekipler tarafından, araçta yapılan aramada, arka koltuklar ile bagaj kısmında gizlenmiş vaziyette, 100 paket halinde toplam 50 kilo 240 gram eroin ele geçirildi. Eroin ile ilgili araçtaki V.B. ve S.B. gözaltına alınırken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Yakalanan eroin paketlerinden görüntü
-Ticareti araçta arama yapan polis ekipleri
-Ekipler aracın bagaj kısmında eroin paketlerini çıkartırken
-Genel ve detay
Orhan AŞAN/VAN, (DHA)-
===============================================================