1)BATUM\'DA TÜRK İŞ ADAMININ OTELİNDE PATLAMA: 12 ÖLÜ
GÜRCİSTAN\'ın Acara Özerk Cumhuriyeti’nin Batum kentinde, Türk işadamı Erol Avgören’e ait otelde dün gece yangın çıktı. Yangında ilk belirlemelere göre, aralarında Türklerin de bulunduğu 12 kişi öldü, çok sayıda kişi de yaralandı. Yangından kurtulan Türk vatandaşları itfaiyenin yetersiz müdahalesi nedeniyle 4 saat müşterilerin katlarda mahsur kaldığını anlattı.
Türkiye sınırına 17 kilometre uzaklıktaki Batum kentinde Türk işadamı Erol Avgören’e ait Leogrand Otel’de dün gece saat 21.00 sıralarında yangın çıktı. Kazan dairesinde meydana gelen patlama nedeniyle çıktığı belirtilen yangında,alevler kısa sürede üst katlara yayıldı. Altta iki katlı kumarhanenin bulunduğu otelde, yangın nedeniyle büyük panik yaşandı. Olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edilirken, görevlilerin de yardımıyla müşteriler tahliye edildi.
SAUNA\'DA ÖLDÜLER
Yangında, ilk belirlemelere göre aralarında Türklerin de bulunduğu 12 kişi öldü, çok sayıda kişi de yaralandı. Yaralılar, ambulansla kentteki hastanelere kaldırılarak tedaviye alındı. Otel yangınında hayatını kaybedenlerin sauna kısmında bulunalar olduğu öğrenildi. Yangında hayatını kaybeden ve yaralananlar arasında Gürcistan, Türkiye, İran ve İsrail vatandaşları olduğu belirtildi.Ölenlerin kimliklerine ilişkin henüz açıklama yapılmadı. 6 saatte sonra kontrol altına alınabilen yangında binadan 200\'den fazla kişinin tahliye edildi. 2015 yılının Temmuz ayında açılan otelin, Türk işadamına ait olduğu için, özellikle Türkler tarafından tercih edildiği belirtildi.
O ANLARI ANLATTI
Kocaeli\'nden Batum\'a gelen ve olayın olduğu sırada otelde bulunan Olcay Demiroğlu, yaşananları DHA\'ya anlattı. Lobide oturdukları sırada çok ağır bir koku geldiğini ifade eden Demiroğlu, \"Barut kokusu gibi bir koku geldi. Ne olduğunu anlayamadık. Birde buradaki arkadaşlara yardımcı olmaya çalıştık. 3\'üncü katta yukarı çıkılamıyordu. Çok ağır gaz kokusu vardı. İtfaiye çok geç müdahale etti. Vatandaşlar üst katlarda 4 saat mahsur kaldı. itfaiye geç geldi ve yeterli müdahalede bulunamadı\" dedi. Demiroğlu, ölenler arasında Türk vatandaşlarının da bulunduğunu ancak henüz net açıklama yapılmadığını söyledi.
OTEL ÇEVRESİNDE GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINDI
Yangının meydana geldiği otel ve çevresinde polis geniş güvenlik önlemi aldı. Otele girişlere izin verilmezken Gürcü yetkililer yangının çıktığı alanda incelemelerini sürdürüyor. Bu arada yangın sırasında bornoz ve terliklerle kendini otelin dışına atan ve geceyi başka otellerde geçiren vatandaşlar sabah saatlerinde geldikleri otele alınmadı. Valizleri katlardaki odalarda kalan müşterilerin oteldeki incelemelerin ardından eşyalarını alabilecekleri belirtildi.
Öte yandan yangın olayına yayınlarında geniş yer ayıran Gürcü medyası da otel önünde bekleyişini sürdürüyor. Gürcü görevlilerden açıklama almaya çalışan basın mensupları otel önünde izdihama neden oluyor.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Otel ve çevresinden detaylar
Gürcü medyasından detaylar
Muhabir anonsu
Olayı anlatan vatandaşlar
Detaylar
Haber: Muhammet KAÇAR Kamera: Selçuk BAŞAR GÜRCİSTAN-DHA
========================================================
2)KAR NEDENİYLE KÖYDEN ÇIKAMAYANLARIN YARDIMINA AFAD EKİPLERİ YETİŞTİ
MUŞ\'ta kar yağışından dolayı köyden çıkamayan 3\'ü engelli 7 kişiyi, İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürlüğü ekipleri kent merkezine ulaştırdı.Kentte önceki gün etkili olan kar yağışı kırsal kesimde yaşamı olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor. Kar yağışından dolayı yolu ulaşıma kapalı olan merkeze bağlı Derecik köyünün Cuma mezrasında tedavi ve eğitim için il merkezine gelmesi gereken 3\'ü engelli 7 vatandaş, kendi imkanlarıyla gelemeyince AFAD Müdürlüğü\'nü arayıp yardım istedi. Yapılan ihbarın ardından arazi tipli araçlarla bölgeye giden AFAD ekipleri, Muş ve Malatya\'daki hastanelerde tedavi olmaları gereken 4 vatandaş ile rehabilitasyon merkezinde eğitim görmesi gereken 3 engelli çocuğa ulaştı ve onları evlerinden alarak kent merkezine getirdi.
AFAD ekiplerine teşekkür eden Yakup Ağra, \"Kar yağışından dolayı yollarımız kapandı ve engelli çocuklarımız okula gidemiyordu. Biz de AFAD\'ı aradık. Sağ olsunlar hemen imdadımıza yetiştiler. Allah devletimize zeval vermesin, Allah devletimizi başımızdan eksik etmesin\" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-AFAD aracı
-Çocukların araca getirilmesi
-Çocukların araca bindirilmesi
-Araç içindeki çocuklar
-Yakup Ağra konuşma
Haber-Kamera: MUŞ, (DHA)
=============================================
3)KARS’TA DONDORUCU SOĞUKLARDA ARAÇLARA BATTANİYELİ KORUMA
KARS’ta hava sıcaklığının sıfırın altına düşmesiyle sürücüler araçlarını battaniye, kilim ve brandalarla korumaya çalışıyor.
Doğu Anadolu Bölgesi\'nde karyağışı ardından dondurucu soğuklar etkili oldu. Gece sıfırın altında 10 dereceye kadar düşen sıcaklıklar nedeniyle araç sahipleri farklı önlemler alıyor. Bazıları araçlarının üzerine halı, kilim ve battaniye sererken, bazıları da brandalarla her tarafını kapatarak dizel araçlarının motorunu donmaktan korumaya çalışıyor.
Görüntü Dökümü
-----------------------------
Araçlara çekilen örtüler
Konuşma
Brandayla kapatılan araba
(Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK / KARS, (DHA)
159 MB – 2 DK 33 SN -
=============================================
4)CİZRE’DE 5 DİLDE SÖYLENEN TÜRKÜLERLE ÖRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI
ŞIRNAK’ın Cizre ilçesinde öğretmenler günü dolayısıyla dün akşam düzenlenen etkinlikte Antakya Medeniyetler Korusu, Türkçe, Kürtçe, Arapça, Azerice ve Ermenice olmak üzere 5 dilde şarkılar seslendirdi. Programının sonunda salonda bulunan öğretmenler koroyu ayakta alkışladı.
Cizre Kaymakamlığı tarafından bir otelde düzenlenen etkinliğe, Kaymakam Faik Arıcan, Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Erkan, kanaat önderleri ve öğretmenler katıldı. 2007 yılında kurulan 3 semavi dinin ve 6 mezhep üyelerinin oluşturduğu Antakya Medeniyetler Korosu\'nca Türkçe, Kürtçe, Arapça, Azerice ve Ermenice olmak üzere 5 dilde şarkılar seslendirildi. Antakya Medeniyetler Korosu Derneği Başkanı Yılmaz Özfırat’ın her türkü öncesi anlattıkları kısa öyküler, salondakiler tarafından büyük alkışlar aldı. Zaman zaman salondakileri düşündüren, güldüren Özfırat, katılımcılar ile şakalaşmayı da ihmal etmedi. Etkinlikte Sarı Gelin Türküsü’nü koro Türkçe, Azerice ve Ermenice seslendirdi. Daha sonra Kürtçe şarkılar ve Arapça şarkıların ardından program sona erdi. Katılımcılar programın sonunda koroyu ayakta alkışladı. Cizre Kaymakamı Faik Arıcan’nın koro ile fotoğraf çektirmesinin ardından katılımcılar da fotoğraf çektirmek için kuyruk oluşturdu.
Programın açılış konuşmasını yapan Cizre Kaymakamı Faik Arıcan, eğitimin en pahalı yatırım ancak vazgeçilmez olduğunu belirterek, \"Eğitime yapılan yatırım beklide yatırımların en pahalısı ama en vazgeçilmezidir. Eğitim alanında geçen senelerin göstermiş olduğu eksikler vardır. Geçmişten ders alarak ve devletimizin, hükümetimizin imkanlarını eğitim alanında daha fazla kullanacağız. Bizler devlet adamı olarak devletimizin, hükümetimizin kaynaklarını sizler için, çocuklarımız için, gençliğimiz için kullanıyoruz. Ama sizlerden de isteğimiz bu bilinçle, bu duygu ile bu vatana bağlı, bu bayrağa bağlı nesiller yetiştirmenizdir\" dedi.
Antakya Medeniyetler Korosu Derneği Başkanı Yılmaz Özfırat da, koro hakkında bilgi vererek, \"Antakya medeniyetler korosu 2007 yılından itibaren faaliyetlerine devam eden bir topluluktur. Hatay’da yaşayan 3 farklı semavi dinden insanlardan oluşmaktadır. Hıristiyanlar, Yahudiler ve Müslümanlar. Tamamı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır. Bu akşam burada Cizre’de ilk defa bir ilçede konser verdik. Bunun heyecanını yaşadık. Öğretmenler günü olması nedeniyle bizim için ayrıca bir anlam ifade etmektedir. Bizler bu coğrafyaya gelmekle büyük bir onur duyduk. Bugün Cizre’yi gezdik. Çok mutlu ve güzel bir şehir olduğunu gördük. Bütün Türkiye’deki vatandaşlarımızı buraya davet etmek istiyoruz. Gelin bu güzellikleri görün. Mem U Zin\'in hikâyesini burada görsünler, Kırmızı Medreseyi görsünler. Cizre yeniden yapılıyor. Cizre’nin yeniden yapılması da çok sevgili kaymakamımız Faik beyin sayesinde oluyor. Kendisi buraya gerçekten yüreğini koymuş. Bir şeyleri düzeltmeye çalışıyor. Halkla devleti kucaklaştırmanın verdiği bir huzuru yaşıyor. Bizlerde medeniyetler korusu olarak bir nebze olsun polis asker öğretmen sivil vatandaş hep birlikte biz birlikteyiz Türkiye dedik. O yüzden de çok gururluyuz\" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
---------------------
-Katılımcılar
-Cizre Kaymakamı Faik Arıcan’nın konuşması
-Antakya Medeniyetler Korosu Derneği Başkanı Yılmaz Özfırat’ın konuşması
- Medeniyetler Korosu’nun Sarı Gelin Türküsü seslendirmesi
-Korunun Kürtçe ve Arapça parça seslendirmesi
-Salondan detaylar
-Öğretmenlerin ayakta alkışlaması
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mehmet Selim YALÇIN/CİZRE (ŞIRNAK), DHA)
=============================================
5)ERUH\'TA PATENTİ ALINAN ŞAL-ŞEPİK KUMAŞI KADINLARIN GEÇİM KAYNAĞI OLDU
SİİRT\'in Eruh ilçesinde üretilen ve Mezopotamya\'nın ilk giysilerinden biri olan Şal-Şepik kumaşı olarak da bilinin ve keçi tiftiğinden yapılan kumaşın patentini kaymakamlık alırken, tiftikten yapılan kumaşın metresi ise 25 liraya satılıyor. Yazın serin, kışın da sıcak tutma özelliği bulunan kumaş, kaymakamlık tarafından kurulan atölye ile kadınların da geçim kaynağı oldu. Şal-Şepik\'in yöre insanları için çok önemli olduğunu belirten Eruh Kaymakamı Murtaza Dayanç, \"Kuzey Irak\'ta bunu yapıyorlardı ve ülkemize bir şekilde ihraç ediyorlardı. Irak\'tan gelen 1 ceketlik kumaşın fiyatı 1000-bin 500 dolar arasındayken, biz bunu yerli imkanlarla ürettiğimizde ise, fiyatı 2 bin 500 ila 3 bin liraya düşürdük. Bu kumaşın özelliği ise, yazın serin, kışın ise sıcak tutmasıdır\" dedi.
Daha önce Irak\'ın kuzeyi ve Türkiye\'nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi\'nde kullanılan Şal-Şepik kıyafetinin yapıldığı kumaş, şimdi başta siyasiler olmak üzere bütün modacılar ve terzilerin dikkatini çekmeye başladı. Türkiye\'de sadece Siirt\'in Eruh ilçesinde üretimi yapılan kumaşın patenti, Eruh Kaymakamlığı tarafından alındı. Kaymakamlık bünyesinde 2008 yılından kurulan atölyede tiftik yününden elde edilen kumaşlarla dikimi yapılan Şal Şepik kıyafeti ise yöre insanı tarafından büyük ilgi görüyor.
Şal-Şepik (Yöresel bez dokuma) kumaşı projesinin kurucularından olan usta öğreticisi Nezahat İnan, \"2008 yılında beri bu işle uğraşmaktayım ve Eruh\'taki projenin ilk kurucularındanım. Şuan bünyemizde 5\'i erkek, 12\'si kadın ve 2 usta öğretici olmak üzere toplam 19 kişi çalışmaktadır. Şal Şepik atölyesinde çalışan elemanların maaşlarının kaymakamlık desteği ve sunduğumuz projeler ile sağlamaktayız\" dedi.
\"MEZOPOTAMYA\'DA ÜRETİLEN İLK KUMAŞLARDANDIR\"
Şal Şepik yapımında kullanılan kumaşın uzun yıllardan beri Eruh\'ta üretildiğini ifade eden usta öğretici İnan, \"Fabrikaların olmadığı dönemlerde el tezgahlarında dokunan bu kumaşımızın kesin üretim tarihi bilinmemektedir. Tarihte ise dokunan ilk kumaşlardan biri olduğu sürekli anlatılıyor. Mezopotamya bölgesinde dokunduğu ve bu kültüre ait olduğunu biliyoruz. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Mezopotamya bölgesinde yaşayan azınlıktaki Ermeni vatandaşlar tarafından dokunan bu kumaş, günümüze kadar gelmiştir. Kumaşın özellikleri ise yazın serin, kışın sıcak tutar, doğal ve organiktir. Ham maddesi tiftiktir. Kimyasal madde içermez, denizlere ve toprağa hiçbir olumsuz etkisi yoktur. Hayvancılığın gelişmesine destek vermektedir. Uzun ömürlüdür, kolay kolay deforme olmaz. Amacımız unutulmaya yüz tutmuş kültürümüzü tekrar yaşatmak, bizden sonraki nesillere aktarmak, çarpık kentleşme ve sosyal yabancılaşma, kısaca göç olayını bir nebze de olsa engellemektedir\" diye konuştu.
BİR METRESİ 25 LİRA
Eruh İlçesinde tiftik keçisinin yününden üretilen kumaşın bir metresini 25 liraya sattıklarını anlatan usta öğretici Nezahat İnan, \"Yıllar önce bu işi Eruh ilçemizde yapan kadınlar vardı. Kadınlarımız tiftik yününü kırman (Taşi) dediğimiz yöntemler ile ip haline getiriyorlardı. Bu yöntem şuan teknoloji ile ilçemizde yok olmak üzere ve bunu yapacak kadınlarımız azalmaya başladı. Elimizde olan imkanlar doğrultusunda bizler bunu geliştirmeye çalışıyoruz. Kaymakamlığın bize verdiği destek ile şuan atölyemizde üretim yapıyoruz. Şuan bizler sipariş üzerine il ve ilçelerden gelen talep üzerine çalışıyoruz. Özellikle bize folklor ekiplerinden ciddi talep geliyor. Onlara Şal-Şepik elbisesi dikiyoruz. Diğer taraftan ise, bu iplikten ürettiğimiz kumaşı terziler veya vatandaşlar bizlerden satın alıyor. Satın aldıkları kumaşı birçok terzi dikemiyor ancak, diken terziler ise 3 bin, 4 bin, 5 bin lira arasında dikiyor. Atölyemizde bulunan kumaş dikim yerlerinde bir haftada 12 metrelik kumaş dikiliyor ve bu 12 metrenin 1 metresi 25 liradan satılıyor. Kursiyerlerimiz ise yaptığımız projelerin haricinde diktikleri Şal-Şepik kıyafeti için metre başına ücret alıyor\" şeklinde konuştu.
\"YAZIN SERİN, KIŞIN SICAK TUTUYOR\"
Eruh Kaymakamı Murtaza Dayanç, Şal-Şepik kumaşının, Türkiye\'de bir tek Eruh\'ta üretildiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
\"Mezopotamya\'da ilk üretilen Şal-Şepik kumaşı, Eruh ilçemiz ile özdeşleşmiş durumda. Şuan bir tek Eruh ilçesinde üretiliyor ve ciddi manada bu işe kafa yoruluyor, emek serf ediliyor. Bu anlamda kaymakamlığımız tarafından başlatılan proje çalışmaları, belediyemiz tarafından da desteklenmektedir. İyi bir noktaya geldik, gerek çalışanımız ve gerekse usta öğreticimiz sayısında istenile seviyeye ulaştık. Bundan sonraki aşamalara Eruhlu bayanların evlerine vereceğimiz tezgahları olacak ve aile ekonomisine katkıda bulunacaklar. İleriki dönemlerde Eruh adına son derce önemli bir sektör haline gelecektir. Çünkü sadece ülkemizde burada var, dünyanın en kaliteli keçi tiftiğinden üretilen kumaşı Eruh\'ta üretiyoruz. Biz bunun patentini de almış durumdayız. Bundan sonra Şal Şepik kıyafeti sadece Eruh ilçemiz ile alınacak, resmi olarak bu patent Eruh ilçesine ait olacaktır. Kuzey Irak\'ta bunu yapıyorlardı ve ülkemize bir şekilde ihraç ediyorlardı. Irak\'tan gelen 1 ceketlik kumaşın fiyatı 1000 ila bin 500 dolar arasındayken, biz bunu yerli imkanlar ile ürettiğimizde ise fiyatı 2 bin 500 ila 3 bin liraya düşürdük.\"
Görüntü Dökümü:
---------------------
-Eruh İlçe girişinden görüntüler
-Şal-Şepik atölyesinden görüntüler
-Atölyede çalışanların kadın-erkeklerin görüntüsü
-Atölyede çalışanlar ile röportaj
-Üretilen kumaş ile dikilen 5 bin TL\'lik ceketin görüntüsü
-Tiftik keçisini dokuyan Eruhlu bayanların görüntüsü
-Şal-Şepik Ustası Nezahat İnan\'ın açıklaması
-Dikilen Şal-Şepik kumaşlar ve ceketin görüntüsü
-Atölyede dikilen kumaşın Kaymakam tarafından gösterilmesi
-Atölyede Kaymakam Murtaza Dayanç ile röportaj
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mehmet Yücel DURAK/SİİRT,(DHA)-
=================================================
6)KAYMAKAM YETGİN, DAR GELİRLİ AİLEYE YENİ EV YAPTIRDI
BİNGÖL\'ün Karlıova ilçesine bağlı Tuzluca Köyü\'nü ziyarete giden Kaymakam Levent Yetgin, evi kullanılmaz halde olan Dilber ve Metin Yılmaz çiftine yeni bir ev yaptırdı. Yeni evlerine taşınan Yılmaz Çifti\'ni ziyaret eden Kaymakam Yetgin\'e Dilber Yılmaz da el örmesi bir çorap hediye etti.
Karlıova İlçesi\'ne bağlı Tuzluca Köyü\'nde yaşayan 4 kişilik Yılmaz ailesi için kaymakamlık tarafından yaptırılan ev, tamamlanarak aileye teslim edildi. Kaymakam Levent Yetgin\'in geçtiğimiz İlkbahar\'da Tuzluca Köyü\'nü ziyaret ettiği sırada yanına gelen Dilber Yılmaz\'ın davetini kırmayarak evine gitti. Kaymakam Yetgin, burada yaptığı incelemede evlerinin kullanılmaz halde olduğunu görünce yeni bir ev yapılması için talimat verdi. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından yaptırılan ev geçtiğimiz gün Yılmaz ailesine teslim edildi.
Kaymakam Yetgin, Tuzluca Köyü\'nde ziyaret ettiği evde, Yılmaz ailesi fertleri ile bir süre sohbet etti. Dilber Yılmaz, kendisine evine ziyarete gelen Kaymakam Yetgin\'e eliyle ördüğü bir yün çorap hediye ederek, teşekkür etti.
Görüntü Dökümü
------------------------
-Kaymakam Yetgin\'in eve gelişi
-Kaymakamın evde inceleme yapması
-Aile fertleriyle kaymakamın diyaloğu
-Genel ve detay görüntüler