1)YOĞUN BAKIMDA SAĞLIK ÇALIŞANLARINA ŞİDDETİN GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI
ANTALYA Eğitim Araştırma Hastanesi\'nde tedavi gören İsmail Ç.\'nin yaşamını yitirmesinin ardından yoğun bakım servisine giren kızları H.Y., S.Ü. ve S.Ç.\'nin sağlık çalışanlarına uyguladığı şiddet, güvenlik kameralarına anbean yansıdı. H.Y., sağlık çalışanlarına şiddet uygulayan kişinin kendisi olduğunu belirterek, olay anına dair hiçbir şey hatırlamadığını öne sürdü. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi\'nin yoğun bakım ünitesinde tedavi gören İsmail Ç., 21 Aralık 2018 gecesi fenalaştı. Yoğun bakımda görevli Dr. Fahri Dorukhan Celepoğlu\'nun müdahalesine karşın İsmail Ç., saat 05.30 sıralarında, yaşamını yitirdi. Dr. Celepoğlu, yoğun bakım uzmanı Dr. Özlem Çakın\'ı arayarak, durum hakkında bilgi verdi.
ŞİFRELİ KAPIYI ZORLAYARAK AÇTILAR
Olayı haber alan hastanın 3 kızı H.Y., S.Ü. ve S.Ç., içeri girmek istediklerini belirterek, yoğun bakım ünitesinin kapısını yumrukladı. Şifreyle açılan sürgülü kapıyı zorlayarak, açtıktan sonra içeri giren kadınlardan biri, iddiaya göre, \'Ne yaptınız babama?\' diye bağırarak, hasta odasına yöneldi. İsmail Ç.\'nin yaşamını yitirdiğini gören hasta yakını, \'Babamı siz öldürdünüz\' diyerek, yoğun bakımdaki Dr. Fahri Dorukhan Celepoğlu ve diğer sağlık çalışanlarına saldırdı. Dr. Celepoğlu\'na tokat attığı öne sürülen hasta yakınları, iddiaya göre, yoğun bakım odasındaki hemşire E.Ö.\'ye \'Babamı bu ellerle mi öldürdün?\' diye bağırarak, defalarca tokat attı ve parmaklarını büktü.
BAŞINI YERE VURARAK BAYILTTILAR
Bu sırada beyaz kod vermek isteyen klinik destek personeli B.B.V.\'ye \'Kimi arıyorsun sen?\' diye bağıran saldırganlar, çalışanın saçını çekip, başını beton zemine vurdu. B.B.V. aldığı darbeler nedeniyle bayıldı. Yoğun bakım ünitesindeki malzemeleri sağlık personeline fırlatan saldırganlar, kendilerini sakinleştirmeye çalışan hemşire E.Ö.\'ye de saldırıp, kolunu ısırdı. Bir süre sonra olay yerine gelen hastane güvenliği, 3 kadını güçlükle dışarı çıkardı. Olaydan sonra darp raporu alan Dr. Celepoğlu ve hemşireler, hasta yakınları hakkında şikayetçi oldu.
\'HER ŞEYİ YAPAN BENİM AMA HATIRLAMIYORUM\'
Şüphelilerden işletmeci H.Y. (49), savcılıkta verdiği ifadede, hakkındaki iddiaları kabul ettiğini belirterek, olay anına dair hiçbir şey hatırlamadığını ileri sürdü. Olay tarihinde babasının, hastanenin yoğun bakım servisinde tedavi gördüğünü anlatan H.Y., kendisinin de bu sırada rahatsızlık geçirdiğini, acil serviste iğne olduğunu belirtti. Sağlık görevlilerinin kendilerini sabaha karşı yoğun bakım servisine çağırdığını söyleyen H.Y., ifadesinde şunları kaydetti: \"Oradan geçen bir sağlık görevlisi, bize, \'Babanızı hazırlayıp vereceğiz\' dedi. Ne olduğunu anlamak için ben ve kız kardeşlerim S.Ü. ile S.Ç. içeri girdik. Babamın olduğu tarafa geçtiğimizde kendisini kan içinde görünce büyük şok geçirdik. Ondan sonrasını hatırlamıyorum. Bana izletilen olaya ilişkin güvenlik kamerası görüntülerinde, siyah uzun saçlı sağlık çalışanına mukavemet gösteren, esmer erkek şahsa tokat atan, siyah kazaklı uzun boylu erkeğin parmaklarını kıvıran, açık renk kazağı bulunan kadını saçlarından tutup yere fırlatan, saçları toplu kadına tokat, ellerini tutup itekleyen, siyah uzun saçlı kadını itekleyen, iki kadın görevliyi itekleyen yine siyah kıyafetli erkeğe vuran benim. Ancak söz konusu eylemlerin hiçbirisini hatırlamıyorum. Sağlık çalışanlarını darbettiğimi, hakaret ettiğimi ve tehdit ettiğimi; hastanede bulunan malzemeleri etrafa savurup sağlık çalışanlarının üzerine atıp atmadığımı hatırlamıyorum. Bu olaydan önce günlerce uykusuz kaldım. Aldığım ilaçların etkisiyle uyurgezer bir haldeydim. Psikolojik destek de alıyordum. Bu eylemler nedeniyle pişmanım. Taraflardan özür dilemeye hazırım.\"
\'SAĞLIK ÇALIŞANLARINI DARBEDEN KIZ KARDEŞİM\'
Şüphelilerden turizmci S.Ç. (45) de ifadesinde, yoğun bakıma girdiklerinde babalarını görünce şok geçirdiklerini söyledi. Sağlık çalışanlarına mukavemet gösterip, göstermediğini hatırlamadığını kaydeden S.Ç., \"Kesinlikle kimseye vurmadım. Bana izletilen güvenlik kamerası kaydında, hemşire ile konuşan üzerinde koyu renk hırkalı kişi, babamın olduğu bölmeden hemşirenin çıkarmaya çalıştığı, siyah uzun saçlı hemşirenin önünde duran da benim. Görüntülerde, sağlık çalışanlarına darp eyleminde bulunan kırmızı kazaklı kişi kardeşim H.Y.\'dir. Uzun kırmızı kıyafetli de diğer kardeşim S.Ü.\'dür. Müştekilere küfür, hakaret ve tehditte bulunduğumuz iddialarını kabul etmiyorum\" dedi.
S.Ü. ise olayın şokuyla ne yaptığını hatırlamadığını söyledi.
GÖRÜNTÜLER ORTAYA ÇIKTI
Öte yandan saldırı anları, hastanenin güvenlik kamerasınca saniye saniye kaydedildi. Görüntülerde; hasta yakını 3 kadının, koridordan yoğun bakım servisinin kapısına geldiği, şifreyle açılan kapıyı elle zorlayarak, açtığı anlar yer aldı. Yoğun bakım servisinde çalışanlarla tartışan hasta yakınlarından kırmızı montlu kadının, Dr. Fahri Dorukhan Celepoğlu\'na önce tokat attığı ardından yumrukla saldırdığı görüldü. Dr. Celepoğlu\'nun sakinleştirmeye çalıştığı hasta yakını kadının, araya girenler tarafından uzaklaştırıldığı anların da yer aldığı görüntülerde, yoğun bakım servisinde makinelere tekme atan kadının, hemşire B.B.V.\'yi fark edip, saldırdığı da görüldü. Hemşirenin saçlarından tutup, yere vuran hasta yakını kırmızı montlu kadın ve diğerleri, hastanenin özel güvenlik görevlilerince güçlükle yoğun bakım servisinden çıkarıldı. Koridorda özel güvenlik görevlileriyle tartışan hasta yakınları, söylenerek, kameranın görüş açısından çıktı.
TABİP ODASI\'NDAN KINAMA
Antalya Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Nursel Şahin, hasta yakınlarının yoğun bakımda doktor ve diğer sağlık çalışanlarına saldırdığını, şiddet uyguladığını belirterek, olayı kınadı. Dr. Fahri Dorukhan Celepoğlu\'nun avukatı Onur Bilge Özdemir da olayın yoğun bakım ünitesinde meydana geldiğini, aktif saldırının 5 dakika sürdüğünü, olay sırasında yoğun bakım servisinde 9 hastanın daha tedavi gördüğünü belirtti.
Görüntü Dökümü
-------------
- Hasta yakını 3 kadının koridordan gelişi
- Yoğun bakım servisinin kapısını elle zorlayarak açmaları
- Serviste çalışanlarla tartışmaları
- Kırmızı montlu kadının Dr. Fahri Dorukhan Celepoğlu\'na saldırması
- Kırmızı montlu kadının hemşire B.B.V.\'ye saldırması
- Özel güvenlik görevlilerinin gelmesi
- Hasta yakınlarının dışarı çıkarılması
824 MB /// 07.26\"
HABER- KAMERA: Mithat ABAKAN/ANTALYA, (DHA)
================================================
2)KAR, ANTALYA- KONYA KARAYOLUNDA ULAŞIMI AKSATIYOR
ANTALYA\'nın Akseki ilçesindeki Alacabel mevkisinde devam eden kar yağışı Antalya- Konya karayolunda ulaşımda aksamalara neden oluyor. Antalya\'nın Akseki ilçesindeki 1825 rakımlı Alacabel mevkisinde dün akşam saatlerinde başlayan kar yağışı ulaşımda aksamalara neden oldu. Bölgede kar kalınlığı yarım metreyi bulurken, Antalya- Konya karayolunda görüş mesafesi de düştü.Karayolları ekiplerinin iş makineleriyle aralıksız yol açma ve kar küreme çalışmalarını sürdürdüğü bölgede ulaşım kontrollü sağlanıyor. Polis ve jandarma ekiplerinin zincirsiz araçların geçişine izin vermediği bölgede kar yağışının sürdüğü belirtildi.
Görüntü Dökümü
--------------
- Karayolunda ilerleyen araçlar
HABER- KAMERA: Adem ÇETİN/AKSEKİ (Antalya), (DHA)
===============================================
3)ELAZIĞ’DA KERPİÇ EV ÇÖKTÜ, 4 BÜYÜKBAŞ TELEF OLDU
ELAZIĞ\'ın Mollakendi Beldesi Karşıbağ köyünde alt katı ahır olarak kullanılan iki katlı kerpiç evde çökme meydana geldi. Evde oturanlar şans eseri kurtulurken, ahırda bulunan 4 büyükbaş telef oldu. Olay, dün gece Elazığ merkeze bağlı Karşıbağlar köyünde meydana geldi. İzzet Köçer\'a ait 2 katlı kerpiç evde çökme meydana geldi. Evde bulunanlar kısa bir sürede kendilerini dışarıya atarken, ahır olarak kullanılan alt katta bulunan 4 büyükbaş kerpiç evin çökmesiyle telef oldu.Olayın yaşanması üzerine bölgeye sevk edilen ekiplerin hasar tespit çalışmaları sürüyor.
Görüntü Dökümü:
---------------------------------
- Çöken evden görüntü
- Büyükbaş hayvanlardan görüntü
- Ekiplerin çalışması
- Genel ve detay görüntüler
Haber: Erkan BAY-Kamera: ELAZIĞ-DHA
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 132 MB
==================================================
4)ÇİLEKTE \'ERKEK FİDE\' KRİZİ
ANTALYA\'nın Serik ilçesinde, çilekte bu yıl ilk defa ortaya çıkan ve meyve vermediği için \'erkek fide\' olarak adlandırılan fideler, rekolteyi düşürürken, ürün fiyatını da 2\'ye katladı. Geçen yıl kilogramı 6 TL olan çilek, bu yıl 11 TL\'den alıcı buluyor.Türkiye\'nin turizmde olduğu kadar örtü altı üretimde de lider kenti olan Antalya\'da, çilek üreticisi, bu yıl farklı mağduriyet yaşıyor. Çilek üreticilerinin yüzde 90\'lık kısmını barındıran Serik ilçesine bağlı Kadriye Mahallesi\'nde, bu sezon \'erkek\' olarak nitelendirilen çilek fidesi, üretimi büyük oranda etkiledi. Çiçeklenmeyen, çiçeklense de meyve vermeyen \'erkek fide\'ler hem rekolteyi düşürdü hem de çilek fiyatını 2\'ye katladı. Geçen yıl bu aylarda kilogramı serada 5 ile 6 TL arasında alıcı bulan çileğin toptancı halindeki fiyatı 11 TL\'ye kadar çıktı. Kadriye Mahallesi\'nde 12 dönümlük alanda çilek üreten Şaban Aksoy, kendisi dahil bu yıl çilek fidesi alanların ciddi mağduriyet yaşadığını söyledi. Rekoltenin fiyata ciddi oranda etki ettiğini belirten Aksoy, \"Serik Toptancı Hali\'nde dahi çileğin fiyatı 12- 13 TL. Bu ürün fiyatı İstanbul\'a gidince daha da artacaktır. Rekoltenin düşmesine en büyük etken ise fidelerin karışımından kaynaklı \'erkek fide\' dediğimiz fide türünün ortaya çıkması. Bitkiye bakınca yeşil ama meyve vermiyor. Çiftçilerin yüzde 80\'i bu durumdan mağdur\" dedi.
Olumsuz hava şartlarının da etki ettiğini; ancak çiftçinin bu duruma karşı önlem alacak nitelikte olduğunu belirten Şaban Aksoy, ilaç fiyatlarının da çileğin fiyatına etki eden diğer etken olduğunu söyledi. Geçen senenin aynı döneminde fiyatların daha düşük olduğunu kaydeden Aksoy, \"Geçen sene tam bu dönemlerde çileğin kilogram fiyatı 6 TL\'ydi. Bugün bakılınca 11 TL\'yi buldu. Tam olarak 2 katına çıktı\" diye konuştu.
\'SAVCILIĞA BAŞVURMALARI LAZIM\'
Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp ise konuyla ilgili kendilerine ulaşan şikayet olmadığını söyledi. Mersin, Anamur ve Antalya\'da çilek fidesi üretim çiftlikleri bulunduğunu, çiftçilerin de buradan satın aldıkları fidelerde yaşadıkları sorun varsa hemen şikayet edip, dava açma hakları olduğunu kaydeden Alp, \"Çiftçi bu durumu ispatlayıp savcılığa başvurması lazım. Çiftçiler zarar ettiyse hemen önlemi alınmalıdır. Bazen domateste de oluyor bu durum. Vatandaş çiftlikte kendi yetiştiriyor. Üretirken hata mı yapıyorlar, karıştırıyorlar mı; bilinmiyor. Böyle sorunlarla zaman zaman karşılaşıyoruz\" dedi.
Görüntü Dökümü
----------------------
- Çileklerden detay
- Seralardan detay
- Çiçeklenen fidelerden detay
- Çilek üreticisi Şaban Aksoy röp
- DHA muhabiri Aslı Duran anonsu
- Çilek seralarından drone görüntüsü
429 MB /// 03.53
HABER- KAMERA: Alparslan ÇINAR/ANTALYA, (DHA)
===================================================
5)GÖZLERİNDE KATARAKTLA DOĞAN MUHAMMET, YURT DIŞINDAN İLACINI BEKLİYOR
AFYONKARAHİSAR\'da, anne karnında kaptığı enfeksiyon nedeniyle gözlerinde kataraktla doğan 8 aylık Muhammet Basri Efe Akçeşme, ameliyatla görme yetisini kazandıktan sonra ilaç tedavisine başlandı. Ailesi, Muhammet\'in görme yetisini ve vücut fonksiyonlarını yitirmemesi için kullanması gereken ilacın bittiğini ve 10 gündür veremediklerini belirterek, yurt dışından getirilmesi için yardım istedi.Afyonkarahisar\'ın İscehisar ilçesine bağlı Konarı köyünde oturan Hasan (35) ve Gülbeyaz (36) Akçeşme çiftinin bebekleri Muhammet Basri Efe, 8 ay önce dünyaya geldi. Anne ve babanın 2 aylıkken kontrol için götürdüğü özel hastanede doktor, bebeğin gözlerinin tepki vermemesinden şüphelenerek, aileyi Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi (AFSÜ) Hastanesi\'ne yönlendirdi. Üniversite hastanesinde yapılan muayenede bebeğin gözlerinde katarakt olduğu için göremediği belirlendi.
2 AYLIKKEN ANKARA\'YA SEVK EDİLDİ
Doktorların Minik Muhammet\'in tedavisinin Gazi Üniversitesi Hastanesi\'nde daha sağlıklı yapılabileceğini söylemesi üzerine aile, bebekleriyle Ankara\'ya gitti. Buradaki hastanede yapılan tetkiklerde, katarakta neyin neden olduğuyla ilgili araştırma yapıldı. Araştırmanın ardından Gülbeyaz Akçeşme\'nin, hamilelik döneminde hayvanlardan insana bulaşabilen \'toksoplazma\' adlı parazit yüzünden enfeksiyon kaptığı belirlendi. Minik Muhammet\'in de bu enfeksiyon nedeniyle gözlerinde katarakt oluştuğu ve göremediği tespit edildi. Her iki gözündeki katarakt ameliyatla alınan ve görme yetisini kazanan Muhammet\'e, gözlerinin ışıktan korunması için lens kullandırıldı. Minik Muhammet\'in vücudundaki enfeksiyonun atılması için de 1 yıl ilaç tedavisi yapılması gerektiği belirtildi. Bunun için Almanya\'dan geçen yılın Eylül ayında parasının yarısını devlet, yarısını ailenin karşıladığı ve 3 ay kullanılabilecek kadar 3 ilaç getirildi.
10 GÜNDÜR İLAÇ KULLANAMIYOR
Aile, 4 çocuğundan en küçüğü olan Muhammet\'in görme yetisini ve vücut fonksiyonlarını yitirmemesi için ilaç tedavisini sürdürürken, baba Hasan Akçeşme, aralık ayında yeniden ilaç getirtilmesi için Türkiye Eczacılar Birliği\'nin yurt dışından ilaç temin birimine başvurdu. İlaç, Almanya\'daki firmadan kaynaklanan sorun nedeniyle getirilemedi. İlaç temininde yaşanan sıkıntılar yüzünden Muhammet\'in 10 gündür ilaç kullanamadığını söyleyen ailesi, sorunun çözülmesi için yetkililerden yardım istedi.
\'ENFEKSİYONUN BENDE OLDUĞU ÖĞRENİLDİ\'
Oğlunun başından bir an ayrılmayan Gülbeyaz Akçeşme, Muhammet\'e enfeksiyonun kendisinden hamile olduğu süreçte bulaştığını belirterek, Ankara Gazi Üniversitesi Hastanesi\'nde bebeğe \'toksoplazma\' tanısı konduğunu anlattı. Akçeşme, \"Çocuğumun hastalığı hayvandan bulaşan bir enfeksiyon olmuş. Anne karnındayken almış enfeksiyonu. Ben almışım Muhammet\'e hamileyken enfeksiyonu, bilmiyordum sonra doğum yaptım ve çocuk rahatsızlanarak kabız oldu. Biz de özel bir hastaneye götürdük. Muhammet\'i muayene eden doktor bebeğin çevreye duyarsız olduğu söyledi. Sonra Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hastanesi\'ne gittik. 3 gün bu hastanede tedavi gördük ve hastalığa teşhis koyamadılar. Daha sonra çocuğun gözünde katarakt olduğunu söylediler. Yapılan tahliller sonrası bizi Gazi Üniversitesi Hastanesi\'ne sevk ettiler. Orada bizi metabolizmaya yolladılar. Araştırdılar ama yine bizim hastalığı bulamadılar. Hastanedeki muayenenin ardından köyümüze geldik. Bizi hastaneden arayarak \'Annenin kanını getirin, tahlil edeceğiz\' dediler. Sonuçlar çıkınca da enfeksiyonun bende olduğu öğrenildi\" dedi.
\'10 GÜNDÜR İLAÇ KULLANMIYOR VE KORKUYORUM\'
Bebeğinin tedavisine başlandığını ve ilaç verildiğini aktaran Gülbeyaz Akçeşme, \"3 ilaç uygulandı çocuğa. O ilaçları kullanmaya başladıkça düzeliyordu; ama 10 gündür ilaç kullanmıyor ve korkuyorum. Enfeksiyonu devam ediyor. 1 yıl ilaç alması için verilen rapor var. Türkiye Eczacılar Birliği yurt dışından ilaç temin birimine 3 Aralık 2018 tarihinde başvurduk; fakat ilaçlar gelmedi. 10 gündür çocuk mağdur\" diye konuştu.
\'İYİ YAŞAM SÜRMESİNİ İSTİYORUZ\'
Kadiriye Akçeşme (16) ise kardeşinin kullandığı ilacın yurt dışından getirilmesini istedi. Kardeşinin daha iyi yaşam sürmesini istediğini dile getiren Akçeşme, \"10 gündür ilaçlarını kullanamıyor. 1 ay önce ilaçlar için başvurduk. Kardeşimin ilaçlarının gelmesini istiyoruz\" dedi. Samet Akçeşme (13) de kardeşinin iyileşmesini istediğini kaydederek, ilacın getirilmesi için yardım beklediklerini söyledi.
\'İLAÇ KULLANAMADIĞI İÇİN HAREKETSİZ KALDI\'
Dede Basri Akçeşme (60), Muhammet\'in babası Hasan Akçeşme\'nin Burdur\'da mermer ocağında çalıştığını söyledi. İl dışında çalıştığı için çocukla fazla ilgilenemediğini belirten Akçeşme, \"Torunumun iyi olmasını istiyorum. İlaç için resmi başvuruyu 1 ay önce yaptık. İlacın yarısını biz, yarısını devlet karşılıyor. İlaç maalesef gelmedi. Mağdur olduk. Çocuk da ilaç kullanamadığı için hareketsiz kaldı. İlacını kullansa hareketlenecek\" diye konuştu.
\'ÇOCUĞUMUN İLACI BİTTİ\'
Mermer ocağında işçi olarak çalışan baba Hasan Akçeşme de minik Muhammet\'in hastaneye ilk yattığında ilaçlarını Türkiye Eczacılar Birliği\'nden aldıklarını aktardı. Akçeşme, \"İlaç bitmeden önce 3 Aralık 2018 tarihinde Türkiye Eczacılar Birliği\'ne ilacı almak için dilekçe gönderdim. Hemen hemen her gün arıyorum, ilacın gelip gelmediğini soruyorum. Sürekli ilacın gelmediğini söylüyorlar. 25 Aralık 2018\'de çocuğumun ilacı bitti. 10 gündür çocuğum ilaç kullanmıyor. Çocuğumun bütün hareketleri zayıfladı. Sağlık Bakanı\'mızdan ricamız ilaçlarımız yurt dışında ve gelmesini istiyoruz\" dedi.
Görüntü Dökümü
----------------------
- Muhammet ve annesinden detay
- Muhammet\'ten detay
- Aile bireylerinden detay
- Kardeşleri minik Muhammet ile ilgilenirken detay
- Anne Gülbeyaz Akçeşme ile röp
- Muhammet\'in ablası ve ağabeyi ile röp
- Dedesi Basri Akçeşme ile röp
- Dede ve Muhammet\'ten detay
- Ablası Muhammet\'i öperken
- Annesi Muhammet ile ilgilenirken
- Muhammet\'ten genel detaylar
- Baba Akçeşme\'nin konuşması (Babanın görüntüsü cep telefonu ile çekildi)
- Baba Akçeşme\'den detaylar
HABER- KAMERA: Satılmış AKKAŞ/AFYONKARAHİSAR, (DHA)
====================================================
6)YANGINDA DUMANDAN ETKİLENEN ENGELLİ GENÇ, HAYATINI KAYBETTİ
BURSA\'da doğalgaz sobasının tül perdeyi tutuşturması sonucu çıkan yangında, zihinsel ve bedensel engelli Semih Yelbeyi (27) yoğun dumandan etkilendi. Yangın sırasında evde tek başına olduğu belirlenen Yelbeyi, kaldırıldığı hastanede tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olay, dün gece merkez Osmangazi İlçesi Yeşilova Mahallesi, 6. Aksu Sokak\'ta Serpil Öncü\'ye ait evde meydana geldi. İddiaya göre, aşırı ısınan doğalgaz sobası, tül perdenin tutuşmasına neden oldu. Alevler diğer eşyalara da sıçradı. Bu sırada misafirlikte olduğu öğrenilen Serpil Öncü\'nün zihinsel ve bedensel engelli kardeşi Semih Yelbeyi içeride mahsur kaldı. Yangını fark eden komşuların ihbarı üzerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri ola yerine sevk edildi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını kısa sürede söndürürken, engelli genci de içerden çıkardı. Yoğun dumandan etkilenen Semih Yelbeyi, sağlık ekibince yapılan ilk müdahalenin ardından Muradiye Devlet Hastanesi\'ne kaldırıldı. Yelbeyi, burada yapılan tüm müdahaleye rağmen hayatını kaybetti. Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı.
Görüntü Dökümü:
------------------------------------------
-Yanan evden gündüz görüntüleri
-Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması
-Detaylar
Süre: 0.50 Boyut: 94 MB
Haber-Kamera: Mehmet İNAN/BURSA,(DHA)
=======================================================
7)ŞIRNAK\'TA \'ŞEHİTLER ÖLMEZ, VATAN BÖLÜNMEZ\' SLOGANIYLA SARIKAMIŞ ŞEHİTLERİ ANILDI
ŞIRNAK Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü tarafından Sarıkamış şehitlerini anmak için düzenlenen yürüyüşte, öğrenciler \'Şehitler ölmez, vatan bölünmez\' sloganı atarak, 104 metre uzunluğunda Türk bayrağı taşıdı.
Sarıkamış Harekatı\'nın 104\'üncü yıl dönümü nedeniyle Gençlik ve Spor Bakanlığı öncülüğünde Türkiye\'nin 81 ilinde eş zamanlı olarak başlatılan Sarıkamış şehitleri için anma yürüyüşü, Şırnak\'ta Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü\'nden start aldı. Stadyuma kadar düzenlenen anma yürüyüşünde öğrenciler tarafından \'Şehitler ölmez, vatan bölünmez\' sloganı atıldı. Öğrenciler, Sarıkamış Harekatı\'nın 104\'üncü yıl dönümü için 104 metre uzunluğunda Türk bayrağı taşıyarak, şehitleri andı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------
-Toplanan kalabalık
- Yürüyüş ve sloganlar
- Özlem Ekmiş konuşması,
- Genel ve Detay görüntüler
Haber-Kamera:Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK-DHA-
GÖÜNTÜ BOYUTU:284